Ağrı Dağı’nın gölgesinde: İhsan Nuri ve Yaşar Hanım’ın hikayesi

Bu hikâyede İhsan Nuri milleti için, Yaşar Hanım da aşkı için sürüklenir. Aynı zamanda serüvenleri, döneme ışık tutan bir belge görevi görür.
Hikâyemiz Türk kurtuluş savaşının sonlarında Kürt hareketine karşı tutumun değiştiği, 1921 anayasasındaki demokratik hakların yerini zora ve inkara bıraktığı bir zamanda geçer. Mezopotamya halkının alınyazısı olan sürgün, gözyaşı ve umut onların kaderine de ilmek ilmek işlenir.
1909 yılı, İstanbul
İstanbul 31 Mart Ayaklanması ve II. Abdülhamid’in tahttan indirilmesiyle çalkalanırken, İhsan Nuri şehre ilk kez adım atar. Eğitimine devam etmek için gelir.
Bitlisli olan İhsan, Erzincan’daki askeri rüştiyenin ardından İstanbul Harp Okuluna geçiş yapar. Mezun olduktan sonra Osmanlı ordusunda, Balkanlar’dan Arap Yarımadası’na kadar birçok cephede görev yapacaktır.
Babası Çerkes bir cerrah, annesi ise Erzurumlu bir Kürt olan Yaşar Hanım, 1909’da henüz küçük bir kız çocuğudur. Anılarına göre Bayburt’ta doğmuş, ailesi, o 3 yaşındayken İstanbul’a taşınmıştır. Modern bir ailede büyüyen Yaşar Hanım, çocukluğunu Üsküdar’da geçirir. İhsan’la tanışmasına vesile olacak ağabeyi Dr. Ali Haydar Bey ise Osmanlı ordusunda askeri tabip olarak görev yapar.
Bir kaderin başlangıcı
Babası vefat edince Ali Haydar Bey ailesinden, görevli olduğu Iğdır’a gelmesini ister. Yaşar Hanım, annesi ve kardeşi artık işgal altında olan İstanbul’dan Iğdır’a doğru yola çıkar.
Yaşar Hanım, hayatını bütünüyle değiştirecek iki unsur ile Iğdır yolunda ilk kez karşılaşır: Ağrı Dağı ve İhsan Nuri...
Iğdır’da zamanını doğayla ve kitaplarla geçiren Yaşar Hanım’a bir gün bir haber gelir. Adını toplantılardan duyduğu ama yalnızca birkaç kez gördüğü İhsan Nuri’den sürpriz bir evlenme teklifi alır. İçi içine sığmamaya başlar.
Ağabeyi Ali Haydar’ın da onayıyla 1922’de Iğdır’da görkemli bir düğünle evlenirler. Ancak bu evlilik, sıradan bir yuva değil, sürgünlerle, hasretle ve mücadeleyle yoğrulmuş bir kaderin başlangıcı olacaktır.
İhsan Nuri, bir Kürt örgütü olan Azadî ve örgütün lideri Cibranlı Halid Bey ile ilişkiler kurar. İsyan hazırlığında olan örgütle temasları sırasında yazdığı Tolhildan kitabı yüzünden orduda damgalanır. Azadî’nin isyan planı anlaşmazlıklar yüzünden erkenden başarısız olunca İhsan Nuri Suriye’ye kaçmak zorunda kalır. Bu süreçte Yaşar Hanım, eşinin isteği üzerine Erzurum’a, ağabeyinin yanına döner ancak her yerde kötü gözlerle karşılanır.
O ise tüm bu olanlara karşı İhsan Nuri’ye duyduğu aşkla ayakta kalır, udunun tellerine hüzünle dokunur, mektuplar bekler, gözyaşlarını içine akıtır.
Birbirinden uzak geçen yıllar ve Ağrı Cumhuriyeti
İhsan Nuri sürgündeyken, Xoybun Cemiyeti (Suriye merkezli Kürt partisi) ile ilişkiler kurarak bölgedeki gelişmeleri yakından takip eder.
1926’da, Biroyê Heskî Têlî önderliğindeki aşiret liderleri, Ağrı Dağı’nda ikinci bir isyan başlatır. Xoybun Cemiyeti bölgeye komutan olarak İhsan Nuri’yi gönderme kararı alır. İhsan Nuri, İran yoluyla Ağrı Dağı’na ulaşır ve komutayı devralır. 1927’de, Xoybun Merkez Komitesi Ağrı Cumhuriyeti’ni ilan eder.
Bu sırada Türkiye Cumhuriyeti ile Ağrı Cumhuriyeti arasında barış görüşmeleri başlar. Görüşmede, İhsan Nuri’nin talebi ile Yaşar Hanım’ın Ağrı Dağı’na gönderilmesi kabul edilir.
Karardan önce Türkiye Cumhuriyeti, Yaşar Hanım’ı İhsan Nuri’den uzaklaştırmak için ağabeyi Ali Haydar’ı Denizli’ye tayin etmiştir. İhsan’ın yanına gitme umudu Yaşar için bir can simidi olur. Polis tarafından uzatılan onay kağıdını tereddüt etmeden imzalar. Annesi İffet Hanım ile birlikte Ağrı Dağı’na ulaşmak için zorlu bir yolculuğa çıkar. Denizli’den İzmir’e, ardından deniz yoluyla Mersin’e varırlar. Sonraki durakları ise Halep olur. Yaşar Hanım, Suriye’de Kürt hareketinin önemli isimleriyle görüşür. Celadet Ali Bedirxan, Memduh Selim Bey ve Mehmet Şükrü Sekban ile tanışma fırsatı bulur.
Anne ve kızı binbir zorluğun ardından nihayet Tebriz’e gelir. Türkiye sınırında kendilerini İhsan Nuri beklemektedir. Aşk, bu sefer de kendilerini savaşta olan bir halkın ortasına götürür. Sürgün ve özlemin yerini bombardıman uçakları ve silah sesleri alır.
Ağrı Dağı’nda iki aşık
Ilya Nikolaevich Zankovsky: View of Mt. Ararat
Kürt milisleriyle birleşen İhsan Nuri, Yaşar ve İffet Hanım Ağrı Dağı’na gelirler. Ağrı Dağı eteklerinde konuşlanan Kürt güçlerinin sığınakları da yeraltındadır.
Kocası için Orta Doğu’yu arşınlayan Yaşar Hanım şimdi de bu sığınakları evi belleyecektir. Ağrı Dağı’nın sert koşullarında aşkına tutunarak hayatta kalmaya çalışır.
Türkiye ise Ağrı’ya yönelik iki başarısız harekâtın ardından yeni bir harekâta hazırlanır. Kürt güçlerini dört bir yandan kuşatmak ister. İran sınırları içinde olan Küçük Ağrı Dağı toprakları için İran ile müzakerelerde bulunur.
Olumlu geçen görüşmeler sonrası 66-100 bin kişilik bir ordu ile Ağrı Dağı’nı kuşatır. Karşılarında yaklaşık 5 bin kişilik bir Kürt gücü vardır.
İhsan Nuri ve beraberindekiler başarısız olacaklarını anlar. Kuşatmanın bir kısmını yararak İran topraklarına geçerler. Yaşar Hanım ve İhsan Nuri geri kalan ömürlerini İran’da siyasi mülteci olarak geçirir.
İhsan Nuri 1976’da bir trafik kazasında, Yaşar Hanım ise 1984’te hayatını kaybeder. İkisi de yurdundan uzakta, İran topraklarında hayata gözlerini yumar. Çünkü kaderlerini yazan aşk böyle ister.
Kaynakça:
Ağrı İsyanı’nda İstanbullu Bir Kadın - Yaşar Hanım'ın Anıları / Sedat Ulugana – Kumru Toktamış
İhsan Nuri Paşa’nın Anıları - Ağrı İsyanı Raporları / Sedat Ulugana
(NK/HA)
Görmezden gelinen sahte içki vakaları: Bir buçuk ayda 133 can kaybı

YENİ ARAŞTIRMA
Türkiye’de gençler: Mutsuz, yoksul, yalnız

Nourtani davasında karara doğru: Savcı cinayeti kaza olarak tanımlıyor

Migros direnişçisi Gülhan Esen’in öldürülmesine ilişkin karar bir kez daha ertelendi

Temel Conta işçileri sendikal hakları için grevde
