2007'yi bile devirdik!
14 yaşındayım. Yani kişilik oturtmaya çalıştığım dönemde… Yeni yeni şeyler öğrendim, gördüm, duydum, yaşadım, ama çok da hoş şeyler değildi bunlar.
Haklarımız olduğunu ve bunların hiç önemsenmediği, insanların çıkar uğruna birbirlerini sattığı, bir serserinin iki dakikalık zevk uğrana daha hiçbir şey bilmeyen nice minik bedenleri kirlettiği, koltuk uğruna halkını satanların barındığı, vatan sevmek ve uğruna savaşmak adı altına beyni yıkanan nice arkadaşlarımın cinayet işlediği, iyilerin öldüğü bir dünyada yaşadığımı öğrendim ve içimden "keşke büyümeseydim" dedim.
Çünkü; biliyorum böylesi bir dünyada geliştireceğim kişilik değersiz olacak.
Çocuklar kimsenin aklına gelmiyor
İnsanlar çok garip; iyiyi kötüyü ayırt edemiyor. Onlar için hak, hukuk, özgürlük önemsiz. Alışagelmişler bu düzene, bizler için bir şeyler yapmak akıllarının ucundan geçmiyor. Aslında "Yarınlarımız çocuklarımızın" demelerini beklemek yanlış çünkü onlar kendi bugünlerini yaşayamıyorlar. Bizim yarınımızı nasıl düşünsünler?
Gerçi bu düzene isyan edenler "vatan haini" oluyor. Herkes susturuluyor ama kocaman bir gürültü var görünüşte… 2007 öylesine göz yaşartıcıydı ki korkuttu beni ve 2008'e cesaretle bakamıyorum. Benim gibi bakamayan arkadaşlarım da o kadar çok ki.
2007'de okulda öğretmenimi eleştirdiğim için azarlandım. 2008'de bu olsun istemem.
Çocuklar okullarda aşağılanmasın
Öğretmenim herkese hakaret ederek konuşuyordu; bana da hakaret edince "Lütfen hakaret etmeyin" dedim. "Ederim var mı?" dedi; belki cevap vermemeliydim ama ben de diğer "susturulmaya alıştırılmaya" çalışan arkadaşlarımdan olmak istemedim ve "Olan size olur, bence problem yok, kişiliğiniz zedelenir" dedim ve bana bağırıp "Terbiyesiz" dedi. Tüm sınıf gibi ben de şaşırdım.
Okul müdürümüz bayrak töreni öncesi konuşma yapıyordu; öğrenciler dinlemeyince birini çıkarıp bağırdı, aşağıladı. Koskoca, 700 kişilik okul önünde, hem de topluma kazandırılacak yeni bir tohumu aşağıladı. Belki öğrenci haksızdı fakat terbiyesizliğe cevap terbiyesizlikle olunca bu zincire bir halka daha eklendi.
2007'de eğitim-öğretim bu muydu? O zaman 2008'den beklentim bu dirlik düzenlik değişmeli, öğrencilerin düşünceleri dinlenmeli. Belki suç o öğretmenlerde de değildi. Belki de onlar da aynı şekilde bastırılarak bu güne gelmişlerdi...
Çocukların düşünceleri dinlensin
Öğrenciye eleştiri ve konuşma ortamı yaratılmalı. Her şey Öğrenci Seçme Sınavı'yla (ÖSS) sınırlanmamalı. Eğitim de verilmeli, topluma kazandırılmalı; çünkü nice okumuşlar toplum cahilleri arasında…
2008'de daha bir duyarlı olunsun ki sıra çocukların haklarını korumaya "bile" gelsin. Mesela öyle bir duyarlı olunsun ki insanlara mevkileriyle değil kişilikleriyle ilgi gösterilsin. İnsancıklar artık insan haline gelsinler. 2008'de beni içine isteyen bir dünyaya sahip olayım...
2008'de Kürt, Alevi, Roman arkadaşıma başka türlü davranılmasın, haklarımız eşit olsun, özgür olalım, konuşabilelim. 2008'de açlıktan ölen kardeşlerim olmasın, Irak'ta, Filistin'de silah tutan kardeşlerim olmasın, küçük vücutlarımıza sahip olmak isteyen serseriler olmasın...
Benim 2008'den beklentilerim bunlar. Yani birilerinin bizi de düşündüğünü hissedebileyim, "Yaşadım" diyebileyim bugün de, yarın da... (SP/GG)