Bu seçimlerin en “trendy” konusu, hepimizin bildiği üzere, bir çok insandaki HDP – CHP kararsızlığı. Bu konuyla ilgili onlarca yazı yazıldı, tercihlerle ilgili sosyolojik ve siyasal nedenler sıralandı, meclis aritmetiği simülasyonları yapıldı, hatta Türkiye tarihinde belki ilk defa seçmen tercihi için marjinal fayda matematiksel modellemeleri bile geliştirildi. Nerdeyse hepsinin ulaştığı sonuç şuydu: “eğer HDP’ye oy verip barajı geçmesini sağlarsanız AKP çok ciddi bir vekil kaybına uğruyor ve bu da AKP’nin başkanlık projesini tamamen olanaksız kılıp AKP’nin tek başına iktidar olabilmesini de engelleyebiliyor”
Bu yazının konusu CHP’nin açık ara geride kaldığı, hiç milletvekili çıkaramadığı ve de bu seçimlerde çıkartma ihtimalinin de neredeyse hiç olmadığı 18 ilde yaşayan CHP seçmenlerinin oy tercihlerinin ne olması gerektiği. Bu insanlar yıllardır CHP’ye oy veriyorlar ama verdikleri oylar mecliste hemen hemen hiç karşılık bulamıyor, çünkü CHP vekil çıkaramıyor.. Sadece seçim günü hatırlanacak yüzdelere belki yüzde 1 etki yapabiliyorlar. Bunun dışında aslında boş oy atmaları veya sandığa gitmemeleri bile CHP için meclis aritmetiği açısından bir fark yaratmıyor. Onlar CHP’ye oy verseler de vermeseler de seçim sistemi yüzünden aslında değişen hiç bir şey olmuyor, sistem onların oylarını seçim gecesi sayıyor ama mecliste partilerinin hanelerine sıfır vekil yazıyor. Bu insanlar yaşadıkları ülkenin yönetimine pozitif veya negatif hiçbir etkide bulunamıyorlar.
Toplam 425,152 kişi bu insanlar. Kütahya, Kastamonu, Rize, Osmaniye, Kırşehir, Yozgat, Nevşehir, Karabük, Düzce, Karaman, Kırıkkale, Aksaray, Şanlıurfa, Erzurum, Kilis, Çankırı, Gümüşhane ve Bayburt’ta yaşan CHP seçmenleri onlar. Türkiye’deki toplam seçmenin %1’ine yakınını oluşturuyorlar. Ama CHP’ye verdikleri oyları hiçbir şekilde CHP’nin güçlenmesine yaramıyor. Peki, acaba bu seçim onlar için bu ülkede bir şeyler değiştirebilme, fark yaratabilme ve ülkenin kaderini etkileyebilme şansı olabilir mi?
Bakın, bu tablo 2011 genel seçimlerinde bu bahsettiğimiz 18 ilin durumunu gösteriyor.
Özetlersek: Bu 18 ilde toplam 3.9 Milyon oy kullanılmış ve 62 milletvekili Ankara’ya gönderilmiş. CHP hanesine ise 425,152 oy yazılmasına rağmen hiç milletvekili düşememiş. Bu oy sayısı Türkiye toplam geçerli oy sayısının yaklaşık yüzde 1’lik bir kısmına denk geliyor.
**2011 Seçimleri yukarda listelenen 18 ildeki toplam oy oranı ve milletvekili sayısının partilere göre dağılımı
Bu yüzde adeta “boşa giderken”, şu an yüzde 1 oy alıp Başkanlık sistemini engellemek için aylardır seferber olmuş başka bir parti var, HDP. HDP, ülkenin nefes alıp bu dikta rejiminden bir nebze kurtulma umudu yakalaması açısından kilit bir parti, aynı zamanda HDP’nin barajı geçmesi CHP’nin, AKP karşısında güç kazanmasına da sebep olacak.
TIKLAYIN - BU SEFER TAVİZ SIRASI CHP'DE; OYLARI BÖLMEYİN
Bu illerde yaşayan CHP’lilerin verdikleri her oy ne yazık ki CHP milletvekili sayısına etkisi açısından tamamen boşa gidecek. Yıllardır bu insanlar için değişmeyen bir gerçek bu. Ancak, kaderin garip cilvesine bakın ki seçim sisteminin yok saydığı bu insanlar yine aynı seçim sisteminin bir parçası olan antidemokratik seçim barajı uygulaması nedeniyle belki de herkesten daha fazla bu ülkenin kaderini değiştirme şansını yakaladılar. Evet, CHP’nin milletvekili sayısına yine etkileri olmayacak belki ama HDP’ye oy verip barajı geçmesini sağlarlarsa AKP’yi en az 60 milletvekilinden edecekler. Erdoğan’ın başkanlık hayalini tuzla buz edip, AKP’nin tek başına iktidar olmasını zora sokacaklar.
Şimdi söz onlarda: Sistemin kendilerine ve bu ülkede baraj sorunu yaşayan diğer insanlarına yaptığı adaletsizliği bir çırpıda yok edebilme şansı avuçlarının arasında. Onlar, CHP’ye oy verirlerse CHP’nin vekil sayısında bir değişikliğe sebep olmayacaklar, ama oylarını HDP’ye atıp başkanlık sistemini durdurabilirler. (ME/HK)
