1 Mayıs’ların değişmez bir ritüeli vardır; 1 Mayıs 1977’deki katliamda yaşamını yitirenler Kazancı Yokuşu’na bırakılan karanfillerle anılır. “Faili belli” her karanlık sayfada olduğu gibi “Kanlı 1 Mayıs”ın yıllarca sürüncemede kalan yargı sürecinden adalet çıkmadı. Yine faili belli onlarca karanlık sayfada olduğu gibi “Kanlı 1 Mayıs”la da yüzleşmedi devlet.
TIKLAYIN / bianet arşiv - Beyza Kural / 1 Mayıs 1977'de Hayatını Kaybeden 41 Kişi
Her yıl olduğu gibi bu yıl da üstelik salgına rağmen aynı yerde ellerde karanfil, üzerinde siyah beyaz fotoğrafların olduğu pankartlarla anıldı 1 Mayıs 77’nin kayıpları. bianet olarak bu yıl 1 Mayıs’a bir çağrıyla başladık: 1977’de hayatlarını kaybedenler birer sayı olarak kalmasın, hikâyelerini herkes öğrensin diye yaşamını yitiren 41 kişinin ailelerinden bize ulaşmalarını istiyoruz. Her kaybın hikayesine ulaştıkça sayfamızdan duyuracağız. Toplumsal hafızayı canlı tutmak için böyle bir yüzleşmeye ihtiyaç var.
bianet'e ulaşmak [email protected] adresine yazabilirsiniz.
Sadece çağrı yapmakla kalmadık gazeteci arkadaşımız Tuğçe Yılmaz’ın ulaştığı ilk hikayeyi de aktardık. Yılmaz, sineması emekçisi Rasim Elmas’ın kızı Birsen Kement’le konuştu. Kement, babasını, anılarını ve Kanlı 1 Mayıs gününü aktardı.
TIKLAYIN / Rasim Elmas: Dayanışmacı, Yardımsever Bir Sinema Emekçisi
3 Mayıs
1 Mayıs’tan iki gün sonra Dünya Basın Özgürlüğü günüydü. bianet’in imzalarından biri olan “Medya Gözlem Raporu”nu 2 Mayıs’ta yayımladık. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi ve bianet raportörü Erol Önderoğlu ile avukat İdil Aydınoğlu ve araştırmacı Sinem Aydınlı’nın hazırladığı Ocak – Şubat – Mart raporu tam da gününde Türkiye’deki durumun fotoğrafının ortaya koydu: Üç aylık dönemde en az 121 gazeteci yargılandı, 33 gazeteci gözaltına alındı, 232 haber sansürlendi. Ayrıca meslektaşlarımız yine hukuksuz şekilde işinden edildi.
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü: Eleştirel Basın Tehdit Altında
Düzenlemeler, Tepkiler, Dayanışma, İşsizlik
Gün Gün Üç Aylık Medya/İfade Özgürlüğü İhlalleri - Tam Metin
Raporlara ek olarak Önderoğlu, Aydınoğlu ve Aydınlı, Türkiye’nin ilk koronavirüs vakasının açıklandığı 11 Mart’tan bugüne medyada yaşananları da ayrı bir yazıda kamuoyuna aktardı: “Bu 12 yerel gazeteci gözaltına alınırken, üç gazeteci ifade vermeye davet edildi.”
Dünya ve koronavirüs
Meslektaşımız Murat Utku’nun geçen hafta başlattığı “Karantina Atlası” dizisi devam ediyor. Murat, geçen hafta Avustralya, İsrail, İsveç, Kolombiya ve İrlanda’da olan biteni bizzat oralarda yaşayanlarla konuştu. Murat’ın video ve podcast olarak da hazırladığı söyleşi dizisinde yoksulluk ve asayiş sorunlarıyla boğuşan Kolombiya’nın koronavirüs mücadelesini ve İsveç’te toplum bağışıklığı sisteminin nasıl sonuç verdiğini dinlemenizi ve izlemenizi öneririm.
Normalleşebilecek miyiz?
Ve değişmeyen gündemimiz koronavirüs. Dünyanın birçok ülkesi karantina önlemlerini gevşetirken Türkiye’nin de yakın zamanda böyle bir adım atması bekleniyor. Kimi gazeteler uzun uzun normalleşme planlarını yazıyor. Normalleşme adımlarında en önemlilerinden biri 65 yaş üstü bireylere kısıtlı da olsa sokağa çıkma izni verilecek olması. Ayşegül Özbek, 65 yaş üstüne beklentilerini sordu. Kimi kilometrelerce yürümeyi özlediğini söyledi, kimi evde yürümenin ne kadar zor olduğunu anlattı.
Evrim Kepenek ise korona mücadelesini kazanan sanat yönetmeni İnci Batuk-Kürkçügil ve yazar Masis Kürkçügil’le konuştu.
Umarız kısa süre içinde normalleşme gerçekleşir ve çok daha fazla iyileşenler haberleri yapabiliriz.
İyi haftalar (DB)