Cahit Karakaş:
Kanım odur ki, Anayasa'nın geçici 15. maddesi 2356 sayılı kanunla yasama yetkisini kullanan Milli Güvenlik Konseyi'nin hiçbir üyesine ve o dönemin bakanlar kurulu üyelerine kendi şahsi eylem ve tasarruflarından dolayı, cezai, mali ve hukuki sorumluluktan kaçma hakkı tanınmamaktadır. Anayasanın bu maddesine lüzum kalmaksızın o dönemde haksız kazanaç temin edenler ve şahsi tasarrufları ile devleti zarara uğratanlar hakkında her türlü hukuki işlem çalışabilir. Ayrıca, TBMM'de bu gibi konular rahatlıkla araştırma konusu yapılabilir. 1980 ihtilalinden sonra, TBMM'nin görevini üstlenen MGK 1983 seçimleri sonucunda oluşan TBMM toplandıktan sonra, Cumhurbaşkanlığı Konseyi haline dönüşmüş ve üyeleri de aynen TBMM üyelerinin özlük ve dokunulmazlık haklarına sahip olmuşlardır. Kanım odur ki, bu denli mühim kamu hizmeti üstlenen ve bir fazilet rejimi olan demokrasinin yaşamasından ve gelişmesinden sorumlu olan kişilerin yazılı kuralları ve kaideleri araştırmaksızın demokrasilerin gelişmesinde en önemli unsur olan moral değerler ve kurallar gereği, haklarında çıkan sözleri ve iddiaları net bir şekilde açıklığa kavuşturmaları şarttır. Bu konuda verilmiş önergelerin şekli, yazılış biçimi, verildiği makamın ötesinde esas olan, bu kabil iddiaların karanlıkta kalmamasıdır. Aksi takdirde böyle hadiselerin açacağı yara toplumu, kişileri ve sistemi derinden deler. Yönteme gelince, Meclis buru araştırma önergesine dönüştürerek araştırma yapabilir.
İhsan Sabri Çağlayangil:
İddialar yoğunlaşmıştır. Gerçek belli olmuyor. Bizzat Sayın Şahinkaya'nın durumun aydınlatılmasına ihtiyacı vardır. Herkes ne biliyorsa söylemeli, inceleme ve araştırma yapılmalıdır. Hukuki açıdan Meclis'te inceleme yapılmasına bir mani görmüyorum. Nasıl bir prosedür izleneceğini Meclis bilir.
Tekin Arıburun:
Biz Meclis'e girerken mal beyanı verdik. Yazılı bir kural hatırlamıyorum ama, gelenek olarak verirdik. Şimdi Meclis içtüzüğünün yeni hükümlerini falan bilmiyorum. Meclis Başkanlığı açıklığa kavuşturacaktır. (BB)