Ekonomi çok kritik bir noktada. IMF programı çerçevesinde yeni bir krizden çekiniliyor. Bu, üçüncü bir şok anlamına gelir ki, bunu da nasıl aşacaklarını bilmiyorlar.
Ara rejim tartışmalarına, 3. şoku önlemek için MHP üzerinde baskı kurma tartışması da denebilir.
Teknokrat hükümeti, dolayısıyla ara rejim tartışmalarında ara rejimi farklı gerekçelerle savunan iki grup görülüyor:
* IMF politikalarının uygulanması gerektiğini savunan ama, bu hükümetin bunu yapamayacağını düşünenlerle,
* IMF politikalarının uygulanmasına karşı çıkan , ancak bunun bu hükümetle başarılamayacağını savunanlar, ara rejim formülünde buluşuyor.
Bu ikiliden IMF politikalarının uygulanmasını savunanlar, MHP üzerinde baskı kurulmasından yana ki... Bir yanıyla 3. ekonomik şoku önlemek için MHP üzerinde baskı kurma tartışması da demek de mümkün bu tartışmaya.
Öte yandan, IMF-MHP gerginliği olarak yansıtılan durum da gerçek değil. O kadar değil ki, bu koalisyon hükümeti IMF'nin tüm isteklerini harfiyen yerine getirdi, getiriyor. MHP'nin sıkıntısı uygulamanın MHP'ye oy veren zemini fena halde yaralamış olmasından kaynaklanıyor, MHP geleneksel tabanına yeniden sıkışma durumuyla karşı karşıya. Hükümetten ayrılması ise "kriz sorumlusu" ilan edilme riski taşıyor ki, bu da kolay bir durum değil.
Esas olarak elbette, her sorunu olağanüstü yönetimlerle, ara rejimlerle çözmeyi savunma anlayışından vazgeçmek gerekiyor.
ÖDP olarak, Seçim ve siyasi partiler yasasını demokratikleştirerek demokratik bir ortamda seçimlere gitmeyi savunuyoruz. Aksi takdirde seçime gitmenin bir anlamı yok.