Pişkinsüt, yazılı açıklamasında, komisyon Başkanlığı sırasında hazırlanan raporlarla ilgili olarak hakkında fezleke hazırlanmasının ardından, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk 'ün verdiği demeçleri, 26 Temmuz'daki basın açıklamasıyla değerlendirdiğini hatırlattı.
Üslup ve düzey
Ancak Adalet Bakanı'nın o tarihten bu yana, "hukuk sorunu yanında düzey sorunu da yaratan talihsiz demeçlerine her yerde devam ettiği" savunan Pişkinsüt, "Bu üslup ve düzey ile tartışmamızın ülkemize zararı olacağına inandığım için bundan böyle kendisine hiçbir yanıtım olmayacaktır" dedi.
Sorun siyasal
Komisyon raporlarının Parlamento'nun çalışması olduğunu, kendi başkanlığı döneminden sonra da komisyonun aynı uygulamayı sürdürdüğünü Bakan Türk'ün, bilmesine rağmen, sorunu kişiselleştirme çabasında olduğunu ileri süren Pişkinsüt, siyasi olduğu çok net bilinen bu girişimin kamuoyu tarafından bütün açıklığı ile görüşüldüğünü bildirdi.
Terör örgütüyle aynı dil suçlaması
Pişkinsüt, Adalet Bakanı'nın bu durumun telaşıyla davrandığını savunarak, şu görüşleri dile getirdi:
* Sayın Bakan, fezlekenin, kısa bir süre önce yaşanan siyasi gelişmelerden sonra, yani raporların yayımından çok uzun bir süre sonra düzenlenmesinin, tatmin edici yanıtını verememekte. Yalnızca siyasi bir amacın olmadığını söyleyebilmektedirler.
* Yine yapılanları çok masumane göstererek kendilerinin yalnızca bakanlığa gelen talebi mahkemeye ilettiklerini söylemekteler. Ancak, sorumluluk sınırını aşan her türlü değerlendirmeleri ise yapabilmektedirler.
Siyasi çizgimi...
* Benim, kurnazca ifadelerle terör örgütleri ile aynı dile kullanmakla suçlanmam bunun en açık örneğidir. Böylece, bu 12 Eylül mantığı ile, kamuoyunca çok iyi bilinen siyasi çizgimi ve tutumumu, kendilerince tartışmalı hale getirmeye çalışmaktadırlar.
"Siyasi linçe direnirim, çünkü haklıyım"
* Siyasi linç girişimlerine direnecek güce sahibim. Çünkü bu gücü haklılığımdan alıyorum. Ancak hukuksuzluk sizlerin katkılarıyla egemen hale gelirse bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bedel ödemeye hazırım.
"Hukukun gücüyle değil makamın gücüyle"
* Hukukun gücüyle değil, makamının gücüyle hareket edebilen Sayın Adalet Bakanı'na şunu hatırlatmak isterim:
Tarihe kurnazlık örneği olarak kabul edilebilecek siyasi şovların düzenlenmesine katkı yapan, ancak hukukun, hukuk devletinin ve demokrasinin gelişmesine katkı yapmayan, bunun için edebiyatımıza, hala işkencenin yer almasına neden olan ve ucuz bir kahraman olarak değil ama, Türkiye için pahalıya mal olmuş bir 'kahraman olarak' olarak geçeceksiniz.
(YÖ/NU)