Türk-İş Başkanı Bayram Meral'in dile getirdiği basın açıklamasında, sendikaların, "İşverenlerin servetlerinin kaynağı olan çalışanlara ilgili açıklamalarını üzüntüyle karşıladığı" belirtildi.
"İş güvencesi yeni bir talep değildir"
* İşverenler kendileri için Avrupa şartlarını, çalışanlar için Afrika şartlarını istemektedir.
* Hükümetimiz, geçen yıl, Türkiye Ulusal Programı 'nda bir yıl içinde iş güvencesi yasasını çıkarma sözü vermiştir.
* İş Güvencesi Yasası, Avrupa Birliği (AB) uyum yasaları içinde zaten vardır. Ayrıca Türkiye, 8 yıl önce onayladığı 158 sayılı ILO Sözleşmesi'nin gereklerini yerine getirerek uluslararası düzeydeki itibarını daha da artıracaktır.
* Meclis gündemindeki tasarı yeni bir talep değildir. Bakanlar Kurulu tarafından onaylanarak 14 Şubat 2002 tarihinde sunulmuştur.
"Kredi değil iş güvencesi istiyoruz"
* Çalışanlar, bu ülkenin onurlu insanlarıdır. Devletine karşı, milletine karşı, hatta işverenine karşı sorumluluğunu yerine getiren insanlardır. Onurluca çalıştıkları bir işyerinde işten çıkarıldıklarında "neden çıkarıldık" sorusunu sorma hakkını işçilere çok gören bazı işverenlerin tutumu, ibret vericidir.
* Bugün işveren kesimi, Meclis'te görüşülecek olan iş güvencesi yasa tasarısının çıkmaması için her türlü yola başvurmaktadır. Meclis'i baskı altına almaya çalışmaktadırlar.
* Ben inanıyorum ki, Meclis'in saygıdeğer Milletvekilleri banka soyarak ülkeyi talan edenlerin, aldığı kredileri geri ödemeyenlerin, vergi kaçıranların, Sosyal Sigortalar Kurumu'na (SSK) prim borucunu ödemeyenlerin, "Devlet üretimden elini çeksin" diyerek ülkeyi krize sokanların ve milyonlarca insanı işinden edenlerin baskılarına boyun eğmeyecektir.
* Bunca küçük ve orta ölçekli işletme battı; yerli ve yabancı büyük sermayenin dev hiper marketleri nedeniyle bunca bakkal, manav, kasap battı; on binlerce esnaf ve sanatkar iflas etti.
* Çiftçilerin temsilcilerine sesleniyorum. Türkiye'nin tarımını ve hayvancılığını çökerten ve çiftçiyi açlığa terk ederek göçe zorlayan Uluslararası Para Fonu (IMF) politikalarını bu ülkemizde uygulatan büyük sermaye çevreleriyle nasıl aynı safta yer alıyor, işçilerin en temel talebine karşı çıkıyorsunuz?
* Kendi hakları için hükümet yıkıp hükümet kurmayı planlayanların, ülkeyi soyup soğana çevirip de doymayanların sesine kulak vermeyin.
* Sermayenin vatanı yoktur. Kriz sırasında birikimlerini yurt dışına kaçıranların, devletine karşı sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin söylediklerine ve söyleyeceklerine itibar etmemenizi bekliyoruz.
* İşçiler, memurlar, işsizler, dar gelirli halk da sizin vatandaşınızdır. Bunların haklı taleplerini yerine getireceğinize inanıyoruz.
* Biz kredi talep etmiyoruz. Batırdığımız kredilerin affını istemiyoruz. IMF'den alınan borçların, yaratacağımız bataklığın kurutulmasında kullanılmasını istemiyoruz.
* Onurumuzla çalışıyoruz. Bunun güvencesini istiyoruz. Bu isteğimizin yerine getirileceği konusunda Yüce Meclisimize güveniyoruz. İstediğimiz iş güvencesinin ülkede çalışma barışına, üretim artışına, krizden çıkılmasına önemli katkılarda bulunacağına inanıyoruz.
* İş güvencesinin krize ve işsizliğe yol açmayacağını biliyoruz; İş güvencesinin olmadığı şartlarda zaten yıllardır kriz içinde yaşıyoruz ve her gün binlerce işçi işinden atılıyor.