Bugün bir eğitim öğrenim yılı daha başlıyor. 100 kadından 30'unun, 100 erkekten 10'unun okuma yazma bilmediği, bütçesinde aslan payının IMF'ye, banka kurtarmaya, rantiyeye, topa, tüfeğe ayrıldığı, eğitimine ise sadece yüzde 1.5 payın reva görüldüğü, paran kadar oku anlayışıyla eğitimin ticarete dönüştüğü bir ülkede yaşıyoruz, yaşamaya devam ediyoruz.
Çocukluğunu yaşamadan büyümek zorunda kalan çocuk işçilerimiz ve eğitimin sokak yasalarına terk edilen sokak çocuklarımızla, her yıl üniversite kapısından döndürülen ya da aynı kapıdan potansiyel işsiz olarak uğurlanan gençlerimizle, eğitim masrafları altında ezilen ana babalarımızla bu ülkede yeni bir eğitim yılına daha başlıyoruz.
Oysa herkesin parasız, eşit, kaliteli eğitim olanaklarından yararlanabilmesi anayasal bir haktır. Bu hakkın herkes tarafından eşit olarak kullanılmasını sağlamak ise devletin görevidir.
Geleceğimizin daha fazla heba edilmemesi için: Öncelikle bütçeden ayrılan payın en az yüzde 12 olarak artırılması, hem gençler hem aileler için bir kabusa dönüşmüş olan ÖSS'nin kaldırılması ve eğitim sisteminin yeniden düzenlenerek herkesin yeteneğine göre yönelebileceği bir eğitim anlayışının geliştirilmesi, harç, katkı payı vs. gibi her türlü paralı uygulamaya son verilme,i ayrımcılığı, ırkçılığı teşvik ederek düşmanlık tohumlarını daha küçük yaşta zihinlere yerleştirilen ders kitaplarının eşitlikçi, özgürlükçü, paylaşımcı bir anlayışla yeniden düzenlenmesi ve zorunlu din derslerinin kaldırılarak herkese ana dilde eğitim olanağı sağlanması, YÖK'ün tasfiye edilmesi ve bütün eğitim kurumlarının yönetiminde öğrencilere ve kurum çalışanlarına söz hakkı tanınması gerekmektedir.
Sinan Tutal
İl Başkanı
ÖDP İstanbul İl Örgütü