Öcalan, 1 Ekim 2006da başlatılan ateşkesin kalıcı bir barışa dönüşmesinin büyük önem taşıdığını ifade etti.
Sorunun çözümü için Hakikatleri Araştırma ve Adalet Komisyonunun kurulmasını öneren Öcalan, "Karşılıklı bir birimizi affedelim. Affetmek de değil karşılıklı yanlışlarımızı ortaya çıkarıp, itiraf edip, gerçekleri ortaya çıkaralım. Uzlaşma ancak bu şekilde olur. Bu Komisyonda örneğin aydınlar, barolar, Barolar Birliğinden hukukçular, Tabipler Birliğinden uzmanlar, üniversitelerden en tanınmış bilim adamları, profesörler yer alabilir. Biz silahları bırakacak aşamaya gelirsek ancak böyle bir komisyona bırakabiliriz" dedi.
bianet'in görüştüğü Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından İrfan Dündar, mektubu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Meclis Başkanı Bülent Arınç, 150-200 milletvekilinin yanı sıra yaklaşık 100 aydın ve aralarında sendikalarında bulunduğu 40'a yakın STK'ye gönderdiklerini söyledi.
Dündar, mektubu tüm milletvekilleri yerine Kürt Sorununa duyarlı olduğuna inandıkları yaklaşık 200 bölge milletvekiline göndermeyi tercih ettiklerini söyledi.
PKK "Cumhuriyeti, üniter devleti ve laikliği kabul ediyor"
Mektubunda "Biz Cumhuriyeti, üniter devleti ve laikliği kabul ediyoruz" diyen Öcalan şöyle devam etti:
"Ancak halklara, haklara ve kültürlere saygı temelinde demokratik devleti yeniden tanımlamak gerektiğine inanıyoruz. Cumhuriyetin kuruluşunda da asli unsur olarak yerimizi almıştık. Atatürk Cumhuriyeti kurmuştur ve bu kuruluş çok dar çerçevede kalmıştır, Cumhuriyetin kuruluşu elbette önemlidir fakat şimdi asıl önemli olan Cumhuriyetin demokratikleştirilmesidir. Gelin hep beraber Cumhuriyetin yeniden demokratik inşasını sağlayalım, ancak bu demokratik inşa sorunlara bir çözüm olabilir Bizim istediğimiz budur. Bunun iyi anlaşılması gerekiyor. Bizim demokratik ulus anlayışımızın bayrakla, sınırla sorunu yoktur."
"Türkiye Kürt sorununu çözmeden AB'ye giremez"
Türkiye'nin Kürt sorunu çözmeden Avrupa Birliği'ne girebilecek bir pozisyona gelemeyeceğini öne süren Öcalan, "Kürt sorunu çözümsüz kaldıkça, Türkiye meselelerini demokratik bir şekilde çözmedikçe Kıbrıs sorunu ile birlikte Ermeni sorunu da, Asuri Süryani sorunu da, Pontus Rum sorunu ve diğer bazı sorunlar da Türkiye'nin önüne getirilecektir" dedi. (KÖ)