Bolat, AB Komisyonu, Türkiyenin ABye uyumunu değerlendirmede hasis davrandı. Daha teşvik edici, cesaret verici olabilirdi dedi.
Aralıkta toplanacak AB Liderler Zirve Toplantısında Türkiyenin uyum reformlarını cesaretlendirecek siyasi bir mesaj verilebileceğini belirten Bolat, Ancak AB teamüllerine göre, bu rapor büyük ölçüde belirleyici olacaktır diye konuştu.
Üyelik müzakeresi başlarsa eksikler daha hızlı tamamlanır
Raporda Milli Güvenlik Kurulunun (MGK) ülke siyasetindeki ağırlığı, askeri harcamaların şeffaflaşması, bürokrasinin uyum yasalarına ilişkin düzenleme ve yönetmelikleri uygulamaya geçirmedeki isteksizliği gibi çok doğru tespitlerin yapıldığını belirten Bolat, şöyle konuştu:
* Tam üyelik müzakereleri başladığında bu eksikliklerin düzeltilmesi daha kolay ve daha hızlı olur. Nitekim, diğer aday ülkelerin eksiklerinin büyük bölümünü tam üyelik müzakereleri sırasında tamamladıklarını da gözden kaçırılmamalı.
* Hükümet Kopenhag kriterleri doğrultusunda ödevlerini büyük oranda tamamlamıştır. Ancak AB, Türkiye'yi hâlâ bekleme odasında tutmakta ısrar ediyor.
Kıbrıs, yeni bir kriter mi?
AB İlerleme Raporunun teknik bir rapor olmakla beraber; 13 Aralıkta yapılacak Liderler Zirvesinde baz alınacak önemli bir çalışma olduğunu belirten Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:
* Strateji belgesinde Türkiye'ye 2004 Mayıs'ına kadar süre tanınıyor. Ancak, Rumlar 1 Mayıs 2004'e kadar zamanı çözümsüzlükle doldurmaya çalışmaktalar.
* Türk tarafı, Kıbrıs sorunun çözümlenmesi konusunda çözüm yanlısı bir tavırlar öneriler geliştirmek zorundadır. Ancak AB'nin Kıbrıs dayatması kabul edilemez.
* Türkiye tam üye olmadan Kıbrıs'ın AB'ye tam üye olamayacağı, Londra ve Zürih antlaşmalarında bunun çok açık yer aldığı, Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerine başlayabilmesi için Kıbrıs'ı ön plana koymak istemesinin Kopenhag kriterleri dışında yeni bir kriter olacağı aşikardır.
Bürokrasi ve yargının uyumsuzluğu aşılmalı
İlerleme Raporunda Türkiyedeki siyasi reformlardan övgü ile bahsedildiğini, bürokrasi, idare ve yargının bu reformları uygulamaya koymakta isteksiz davrandığı yolunda tespitlerde bulunduğunu belirten Bolat, Hükümetin bürokrasi ve idarenin bu direncini aşması zorunludur dedi.
Bolat, ilerleme raporunda anadilde yayın, cemaat vakıflarının mal edinme hakları gibi konulara değinirken, Türkiyede inanç özgürlükleri konusundaki kısıtlamalara yeterince yer verilmediğini de savundu.
Türkiyede başörtülü kız öğrencilerin okullarına alınmadığını, çalışma ve okuma özgürlüğünün kısıtlandığını belirten Bolat, "ABnin temel hak ve hürriyetleri belirli bir etnik kesim için istediği görüntüsü var. Eksikleri tespit konusunda tek taraflı davranmaya, Türkiye'nin gerçeklerine şaşı bakmaya devam ediyorlar" dedi.
Bolat, hükümetin AB süreci ile ilgili yeni adımlar atmayı hızlandırırken, dış politikada dengeli ve çok yönlü hareket etmesi gerektiğini de söyledi. (BB)