Politis, yeni tur müzakerelerin yakında ilan edileceğini; Simerini, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğanın Yunanistana, Kıbrıs sorununun çözümü için Dayton tipi bir prosedür önerdiğini; Fileleftheros ise, Amerika Birleşik Devletlerinin (ABD) Annan Planının yeniden görüşülmesini desteklediğini ancak Annanın sözlerine değişmez ayet gözüyle bakılmaması gerektiğini yazdı.
Politis: 28 Martta referandum, 25 Nisanda seçim
Politis gazetesi, yeni tur müzakerelerin yakında ilan edileceğini yazdı. Gazetenin Lahey Tipi Sahne başlığıyla manşetten verdiği haberde, Ocak ve Şubatta Özlü Müzakereler; Hedef, 28 Martta Referandumların Yapılması; Federal Seçimler En Geç 25 Nisanda ifadeleri yer aldı.
Haberde, Kıbrıs Cumhurbaşkanı Tasos Papadopulosun Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annanı, Annan Planı temelinde yeniden inisiyatif üstlenmeye çağırdığı belirtildi.
Gazete, Papadopulosun müzakerelerin sonucundan bağımsız olarak, referanduma gitmeyi peşinen kabul etmeye niyetli olmadığını da yazdı.
Habere göre, Kıbrıs müzakerelerinin hazırlıklarına katılmış bir yetkili, Annanın Laheyde şekillenen sahneye dayanan bu şartının, ciddi bir engele neden olabileceğini; Rum tarafının kendisini korumak zorunda olduğunu söyledi.
Politise göre, 1 Mayıstan önce çözüm talep edilmesi durumunda, Lahey öncesi döneme benzeyen yeni, boğucu takvim şunları içeriyor:
* Ocak ve Şubat aylarında tamamlanacak; en kötü ihtimalle iki hafta kadar Mart ayına sarkacak özlü müzakereler
* Mart ayı başlarından itibaren, 28 Mart Pazar günü yapılacak referandumlar için kampanya başlaması
* Geçici organların belirlenmesi amacıyla, en geç 25 Nisanda federasyon seçimleri
ABnin Türkiyeye vereceği şekerleme: Kıbrıs
Gazete, bir başka haberinde de Cumhurbaşkanı Papadopulosun Türklerin sorumluluğun paylaşılması oyununu oynamalarına izin vermemek ve Avrupa Birliğinin (AB) Türkiye ile ilgili yaklaşımlarını doğru hesaplamak konusundaki sorumluluğunu vurguladı.
Habere göre, Avrupalı kaynaklar, Avrupa Anayasası konusunda hükümetler arası toplantılarda yaşanan başarısızlıktan sonra, Türkiyeyle ilgili olasılıkların azaldığını; ancak bunun Aralıkta Türkiyeyle çatışma arzu edecekleri anlamına gelmediğini söylediler.
Gazete, zaman geçtikçe hükümetler arası konferansın çıkmaza gireceğini; bu kompozisyonun Kıbrıs sorunu için patlayıcı bir harman yarattığını da vurguladı.
Haberde, İrlandanın dönem başkanlığı sırasında son hükümetler arası toplantıda ortaya çıkan delikleri kapatması kolay olmayacak. Kritik denge şartları altında ve Avrupalıların Türkiyeye verecekleri bir şekerleme aradıkları dönemde, Kıbrıs sorunu önemsiz bir konu olarak çirkin şekilde sahneye çıkabilir denildi.
Simerini: Erdoğanın önerisi; Dayton tipi
Simerini gazetesi ise, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğanın Yunanistana, Kıbrıs sorununun çözümü için Dayton tipi bir prosedür önerdiğini Yunan Dışişleri Bakanlığının 3 Aralık 2003 tarihli gizli belgesine dayanarak bildirdi.
Habere göre, Erdoğanın önerisi üç aşamadan oluşuyor:
Gazete, Erdoğan: Dayton... Sonuna Kadar Kıbrıs Sorununa İlişkin Tezler İçeren Gizli Belgeyi Açıklıyoruz başlıklı haberinde söz konusu belgede yer alanlarla ilgili şunları yazdı:
Bu belgede Türk Başbakanı ile Yunanistan Maliye Bakanı Nikos Hristodulakisin Ankarada gerçekleşen konuşması kaydediliyor. Erdoğan şunları öneriyor:
1-Kıbrıs sorununun çözümü hedefiyle Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıslı Türkler ve Rumların temsilcilerinin katılacağı bir dörtlü konferans çağrılması,
2-Bu prosedürün Dayton modeline dayandırılması ve müdahil tarafların, sorunun halledilmesine kadar müzakere masasından kalkmamaları,
3- BMnin, İngilterenin ve ABDnin prosedür dışında tutulması
Başbakan Kostas Simitisin ve Maliye Bakanı Hristodulakisin daha önce bu öneriye verdikleri yanıt olumsuzdu. Özellikle Yunan Maliye Bakanı, Türk muhatabına, Annan Planını kastederek çözüme taşıyacak araç bulunduğunu söyledi.
Helen diplomasisi, Türk Başbakanının Kıbrıs sorununa ilişkin söylediklerini yersiz ve çoğu zaman çelişkili buluyor.
Yunan Dışişleri Bakanlığına göre, bu açıklamalar, Erdoğanın Kıbrıs sorunuyla yeterince ilgilenmediğini, bunun ağırlığının Dışişleri Bakanı Abdullah Gülün omuzlarına kaldığını gösteriyor. Bunun ötesinde, Erdoğan, önceki gün yaptığı açıklamada Türkiyenin sahte devletin tanınmasını başarmak amacıyla, Annan Planını müzakere edeceği olasılığını açık bıraktı.
Elbette ki, aralarında Denktaşla anlaşmazlığının da bulunduğu her şey, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer başkanlığında önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek olan toplantıda görüşülecek.
Fileleftheros: Weston referanduma işaret ediyor
Fileleftheros gazetesi ise Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti (KKTC) ile ilgili gelişmeleri ABD Annan Şartlarına El Veriyor Kuzey Bölgelerinde Yeni Seçim Olasılığı Herkesi Korkutuyor Weston Referanduma İşaret Ediyor başlığıyla duyurdu.
Haberde, ABDnin BM Genel Sekreteri Annanın ortaya koyduğu şartlara değişmez ayet gözüyle bakılmaması gerektiği yönündeki yaklaşımı vurgulandı.
Gazete, geçtiğimiz Martta Lahey başarısızlığının yaşanmasından bu yana ortaya koyduğu şartlarda ısrarcı olan BM Genel Sekreteri Annanın Kıbrıs sorununa bir şans daha verebileceğini yazdı.
Haberde, şu ifadeler yer aldı:
* Annan özellikle 1 Mayıs 2004ten önce bir takım hareketlilikler olması gerektiğine inanıyor. Yeter ki, taraflardan peşinen mahkum edilmeyeceği yolunda bazı taahhütler alınabilsin.
* Geçtiğimiz günlerde Güvenlik Konseyinde yaşanan perde arkası gelişmelerden anlaşıldığı üzere, ABD yetkilileri, müzakerelerin Ocakta yeniden başlaması çabalarının güçlendirilmesinde ısrarlılar.
* Ancak geçtiğimiz Pazar günü yapılan seçimlerden çıkan sonuç nedeniyle, Kuzey bölgelerinde meydana gelen durum, yeni seçimlere gidilmesi olasılığından korkan arabulucuların başını ağrıtıyor. Böyle bir şey, sahneyi ve planları tamamen altüst edebilir.
* Bu arada, Türkiye Dışişleri Bakanı Gülle temaslarda bulunmak üzere Cuma gününden bu yana Ankarada bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs Özel Koordinatörü Thomas Weston, bir hareket çerçevesi ortaya koydu.
* Weston, ABDnin müzakerelerin en kısa zamanda başlaması gerektiği şeklindeki arzusunun sürdüğünü belirtti; tarafların itirazlarını ortaya koyabileceklerine ve referanduma gidebileceklerine işaret etti.
Bütün bu adımların Annan Planı ile başlaması gerektiğini söyleyen Weston, her iki tarafın da bu konuda sorunları olmasını doğal olarak nitelendirdi.
Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen seçimlerden sonra Kuzey bölgelerinde oluşan durumu da yorumlayan Weston, seçimlerin sandalyelerin eşit paylaşımı sonucunu gündeme getirilmesini kimsenin beklemediğini, sahte hükümetin kurulamaması durumunda yeni seçimler yapılması gerekeceğini anlattı. (BB)