Beyatlı, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın davetiyle ABD'ye gitmişti.
Beyatlı, Irak'ta bir Kürt devleti kurulamayacağı görüşünde. Çünkü; ABD, "Türkiye'ye rağmen" Irak'ta herhangi bir harekete girişemez.
"Kanlı bir ayaklanma yaşanabilir" diyen Beyatlı, yakın gelecekte, Irak'ta, Türkmenlerin de yer alacağı ortak muhalefet hareketinin Irak devlet başkanı Saddam Hüseyin'i devirecek büyük bir ayaklanma başlatacağını açıklıyor.
Beyatlı, ABD'deki resmi görüşmeleri, ABD'nin yaklaşımları, Türkmenlerin durumu, ve Türkiye'nin konumu başlıklarında özetliyor.
ABD: Irak halkı federatif sistem isterse
* ABD Dış İşleri Bakan yardımcısı, hiçbir şekilde Irak'ın bölünmesini, bir devletçiğin kurulmasını istemediklerini, Irak halkının kendi geleceğine kendisinin karar vereceğini, ancak kendilerinin demokratik bir sistem istediğini açıkladı.
* Bakan, "ancak Irak halkı federatif bir sistemi benimsiyorsa, tabii ki biz ona da karşı koymayız" değerlendirmesini yaptı.
* Böyle bir federasyon kurulması durumunda etnik yapıya bağlı bir federasyonun kan ve ölüm getireceğini, coğrafik bir federasyonun daha sağlıklı bir sistem olacağını anlattık. Böyle bir federasyonda diğer etnik azınlıkların göz ardı edilmemesi üzerinde duruldu.
* Toprak bütünlüğü ilkesi çerçevesinde bütün toplumların demokratik haklarına kavuşması gerektiğini söyledik.
* Biz görüşmelerimizde Irak'taki muhalefet hareketinin güçlendirilmesi, Irak Ulusal Konseyi'nin revize edilmesi konuları üzerinde durduk.
Türkmenler olmadan çözüm yok
* 11 Eylül sonrasında, Irak'ta kritik bir sürece gelindi.
* Biz Türkmenler olarak Irak'ın demokrasi çimentosuyuz. Demokratik bir ortamda diğer kardeş topluluklarla daha iyi ilişkiler kurmamız mümkün olabilir.
* 2.5 milyon Türkmen'in gözardı edileceği hiçbir çözüm kalıcı olmayacak.
* Demokrasinin kurulması isteniyorsa, Irak Türkmenleri mutlaka bu sistemde yer almalı.
* Daha önce Şii, Arap ve Kürt kardeşlerimiz çeşitli ayaklanmalara karışmış. Fakat Türkmenler, hiçbir ayaklanmaya katılmamış, demokrasi içerisinde çözümün sağlanmasını beklemiş. Her ne kadar silahlı katliamlarla karşı karşıya kalsalalar bile, Türkmenler demokratik yoldan hiçbir zaman vazgeçmemişler.
* Ancak bölgedeki sorunlar o kadar karmaşık ki; kimin dost kimin düşman olduğu belli değil. Biz Irak Türkmenleri olarak, Kürt kardeşlerimizle de, Arap kardeşlerimizle de son derece iyi ilişkiler içerisinde, son mutlu bir şekilde yaşıyoruz. Bazı Kürt liderlerin değişik davranışlar içerisine girmesi, yalnız bizi değil, aydın Kürt kardeşlerimizi de üzmekte.
* 1991 yılından bu yana Kuzey Irak'ta dağıtılan uluslararası yardımlardan Türkmenlerin hiçbir şekilde faydalanamadı. Kürdistan Demokratik Partisi'nin (KDP) yılda 3 milyar dolar gelir elde etti. Bu yardımların herkese adil bir şekilde dağıtılması gerekir. Diğer Kürt grupların, Asurilerin de bu yardımlardan faydalandırılması gerekiyor.
Türkiye bizi üzüyor
* Türkiye'de iktidar Irak politikasına gereken önemi vermiyor, bu da Türkmenleri üzüyor.
* Türkiye Cumhuriyeti, Ortadoğu'nun en güçlü devletidir. Türkiye, bu noktada gücünün gerektirdiği rolü üstlenmeli.
* Irak'la Türkiye arasında dostluk ve arkadaşlık köprüsünün inşası için çalışmalıyız. Irak Türkmenleri kendi mücadelelerini güçlerinin son noktasına kadar verecektir. (ÇO/NM)