"İmar affı ile depremler arasındaki ilişkiyi daha önce de gündeme getirildiği" ifade edilen açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) tasarı için geçerli olan 'nitelikli çoğunluğun' imar affı için de geçerli olması gerektiği" vurgulanarak şu bilgiler verildi:
"Halkın can güvenliğini düşünmüyorlar"
* Odalarımız konu ile ilgili ayrıntılı raporları Meclis komisyon üyelerine sundu. Düzenlemenin, kentleşme, planlama ve çevre üzerindeki olumsuzlukları milletvekillerine anlatıldı.
* Ulusal Deprem Konseyi'nin 12-13 Haziran tarihlerindeki toplantısında, imar aflarının deprem güvenliği açısından çok sakıncalı olan uzun dönemli sonuçlarıyla, deprem zararlarının azaltılması amaçlarına ters düştüğü görüşü paylaşılmıştı.
* İmar affı, işgalciler, yağmacılar ve kayıt dışı sektörü ödüllendirmek anlamına gelir. Kamu arazilerinin sağlıklı kentlerin yaratılmasında, düşük gelirli toplumsal kesimlerin desteklenerek gecekondulaşmanın önüne geçmekte önemli işlevi vardır.
* İktidar partisinin depreme karşı alınacak önlemlere ilişkin belirgin bir politikası olmadığı bilinmektedir. Seçim Beyannamesi'nde bu durum, 'doğal afetlere karşı uygun tedbirler alınacaktır' ifadesiyle geçiştirilmektedir.
* Yapı denetimlerinin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir, Cumhurbaşkanı'nın yasayı halkın can güvenliği açısından değerlendireceğinden kuşkumuz yoktur. (NK/BB)