Hibe ve kredi yerine iç dinamikler
Hükümetin Ortadoğu temasları ve İstanbul Zirvesi önemli barış girişimlerinde bulunduğunu belirten Bayramoğlu, savaş tezkeresinin ikinci kez Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) getirilmemesini istedi:
"Partinin bütün birimleriyle kenetlenerek, başta iç borç sorunu olmak üzere, diğer sorunların üzerine kararlılıkla gitmelidir. Savaşın olmaması ve bu doğrultuda kendi dinamiklerimize dayanarak gerçekleştireceğimiz ekonomik faaliyetler her türlü hibe ve krediden daha iyidir."
Siirt seçimlerinin sonuçlarını "demokratik süreç tamamlandı" sözleriyle değerlendiren Bayramoğlu, "ara seçimden 'başbakanlık vizesi' alarak çıkan" Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da tebrik etti.
Bayramoğlu, "seçim sonuçları ile gereken hükümet değişikliğinin geciktirilmeden yapılmasını" istedi.
"Kaybedecek zaman kalmadı"
Bayramoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
* AKP hükümetiyle 1990'lı yıllardan beri Türkiye'nin tek partili istikrarlı bir hükümete kavuşamaması özlemi sona erdi. Ancak iş başına gelen hükümetin doğal dilerinin engellenmesiyle hükümette çok başlı yapı ortaya çıktı. Seçim sonuçlarıyla bu tablo ortadan kalkacak.
* Herkes şunu bilmeli ki, artık meşruiyet tartışmalarıyla, suni engellemelerle, gerilimlerle, kaybedecek zamanımız kalmamıştır.
* Türkiye'nin içinde bulunduğu kötü tablodan çıkabilmesi için ekonomik krizin yaralı sarılmalı, reel sektörün sıkıntıları acilen giderilmeli, yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadele için güçbirliği yapılmalıdır.
* Ekonomik kaçıkları tıkamalı, üretim, yatırım ve ihracat merkezli, istikrarlı bir büyümeyi gerçekleştirebilmeliyiz. Teslimiyetçi anlayışı terk edip, IMF ile programda, büyüme ve sosyal politikalarda revizyona gidilmelidir.
"Hatalı karar yeniden Meclis'e gelmesin"
* Amerika Birleşik Devletleri (ABD) askerlerinin Türkiye'de konuşlanmasına ve Irak'a kuzeyden cephe açılmasına ilişkin hatalı karar, yeniden Meclis'e getirilmemelidir.
* Bu savaşın meşruiyeti yoktur.
* AKP ancak söz konusu tezkereyi yeniden Meclis'e getirmeyerek Türkiye'yi küresel güçler mücadelesinde belirleyici aktör konuma yükseltebilir, Avrupa Birliği perspektifinde ve Ortadoğu ile İslam dünyası nezdindeki itibarı ve konumunu güçlendirebilir. AKP, ABD ile müttefik ilişkisini sürdürerek tarihi ağırlığı kullanmalıdır. (BB/NK)