Mühendis Mustafa Doğan öncülüğündeki vatandaşlar, "Hangi devlet dairesine işiniz düşerse düşsün, elinize bir bağış fişi uzatılmakta ve adeta zorla para alınmaktadır. Sıkıysa, (Vermiyorum) deyin! İşiniz yapılmamakta, kapıdan geri dönmek zorunda kalmaktasınız.
Nedir bu bağış dalgası? Ne için alınmakta bu paralar ve kimlerin işine yaramakta?" diye sordular.
Mektubunda, devlet memuru ve kamu yöneticilerinin kendilerine nasıl özel gelir
kaynakları bulduklarını ve nasıl saltanat sürdüklerini anlatan Doğan, devletin bütün merkez ve taşra birimlerinin hepsinde '... Mensupları Güçlendirme ve Dayanışma Vakfı veya Derneği' adları altında yarı resmi görünüşte vakıflar ve derneklerin faaliyet gösterdiğini hatırlattı.
Devletin özgür parazitleri
Vatandaşlar, mektupta şu ifadeleri kullandı: "Eskiden birkaç kamu kuruluşunda tesis edilmiş olan böylesi vakıf ve dernekler, sanıyorum şu anda sayılamayacak kadar çoğalmıştır.
Gerçek şu ki, ne kadar bakanlık, ne kadar genel müdürlük, ne kadar bakanlık taşra birimi ve resmi kurum varsa o kadar vakıf veya dernek kurulmuştur. Bu kuruluşlar vasıtasıyla devlet dairesine işleri düşen vatandaşlardan, astronomik bağışlar (çok işlem olan dairelerde en az bir milyon, işlem sayısının az olduğu dairelerde en az 10 milyon TL alındığını sağır sultan bilmektedir.
Bu kuruluşların topladıkları paraları bir hesap eden olsa; şaşkınlıktan küçük dilini yutar herhalde Sayın Başbakan' ın... Bu kuruluşlardan bir kaçının yıllık geliri tespit edilse (Örneğin Konya'da Tapu Dairesi, Tarım Müdürlüğü, Tarım
Reformu Müdürlüğü, Köy Hizmetleri Müdürlüğü, DSİ, Bayındırlık Müdürlüklerine ait dernek ve vakıflardan toplanan bağışlar bir hesap edilse) trilyonları tutan bir kaynağın devletin kontrolü dışında vatandaştan alındığı açıkça görülecektir."
Vatandaşlar, mektupta devlet kökenli bu "parazit kuruluşlar" tarafından toplanan paraların harcama kalemlerini de şöyle sıraladılar:
* Yönetici ve yardımcılarının düzenli yemekli toplantı masrafları karşılanmakta,
* Çiçek, hediye vb. ikram masrafları ödenmekte,
* Lüks otomobiller satın alınmakta,
* Genel ve katma bütçe imkanları dışında istihdam edilen özel sekreter ve hizmetliler için yapılan personel masrafları karşılanmakta,
* Tasarruf Genelgesi kapsamında alınamayan gazete, dergi, CD, vb. yayınlar satın alınmakta,
* Eşantiyon ajanda, kırtasiye, tabak, çanak vb. hediyeler yaptırılmaktadır.
Yöneticilerin 'paşa keyiflerinin tatmini için' kurulmuş olan bu vakıf ve dernekler vasıtasıyla devletin uygun görmediği harcamaların yapıldığını açıklayan Doğan ve arkadaşları, Başbakan' a söyle seslendiler:
"Millet' in sırtına yüklenen bu kamburu, kaldıramayacağı ortada fakat kimin umurunda? Devlete itibar kaybettirme pahasına söke söke alınmakta olan bu bağışlar (!) -kim ki, daha fazla alıyor; becerikli sayılmakta ödüllendirilmektedir- nüfuz tacirliğinden başka bir şey değildir ve Devlet Memurları Kanunu'na göre de suçtur. Sayın Başbakan' ım; devletin tanımı ve itibarı ile ilgili oldukça önemli olan bu konunun üzerine gidilmesi gerekir.
Bu konu ile Bakanlar Kurulu ve TBMM düzeyinde biline ilgilenilse yeridir. Lütfen vatandaşı bu yükten kurtarın!"(NA)