Üniversite öğrencilerinin sorunları
Bir grup öğrenciyle birlikte önceki gün bir basın açıklaması yapan HMKÜ-ÖDER Başkanı Veysel Arslan, üniversite öğrencilerinin karşılaştıkları sorunları şöyle anlattı:
* Günlerce, aylarca dershanelere gidip milyonlarca lira para vererek ya da evimizde canımızı dişimize takıp, geceli gündüzlü çalışıp sınava girdik. Sonuçta, daha çok zorunluluktan belli tercihler yapıp üniversiteye girdik.
* İçinde bulunduğumuz şartlardan dolayı, hiçbir gencin istediği, arzu ettiği, yetenekli olduğu bir bölümü tercih etmesi mümkün değil.
* Hatta hangi bölümü bitirirse bitirsin işe girememe, işsiz kalma tehlikesi kapıda. İş artık öyle bir duruma geldi ki tercihler yeteneklere, isteklere göre değil 'Türkiye koşullarında nasıl iş bulurum"a göre yapılıyor.
* Bu olumsuz şartlarda okumak o denli zorlaştırılıyor ki... Anlamsız yasaklarla, kısıtlamalarla üniversiteler neredeyse, F Tipi hapishanelere çevrildi. Bir çok yerde, yurt ve yemekhaneler özelleştirildi. Peki dar gelirli işçi-emekçi çocuklarının barınma ve beslenme durumu ne olacak.
* Eğer şanslıysanız bir devlet yurduna girme hakkını elde edersiniz. Ama sorunlar bununla da bitmez. Bu kez kalabalık odalar, sağlıksız banyolar, ders çalışma koşullarının yetersizliği ve gerici idareler burada da bizi bekler. Giriş-çıkış saatlerine olur-olmaz yasaklar getirilir, kimlik kontrolleri yapılır.
* Bazı bölgelerde yurttan atmalara, dövmelere, kız öğrencilerin kılık-kıyafetlerine karışmaya kadar varan kısıtlamalara da rastlamak mümkün. Bunların dışında hepimiz kayıt yaptırırken bir gerçekle daha karşı karşıya kalırız. Bizlerin okuyabilmesinin önünde en büyük engellerden birisi olan har(a)çlarla karşılarız. İşçi ve emekçi ailelerden gelen bizler için ödenmesi oldukça zor olan har(a)ç miktarları paralı eğitim gerçeğini adeta bir şamar gibi yüzümüze vurur.,
* Biz tüm bu yaşananların çarpık eğitim anlayışından kaynaklı olduğunu biliyor, kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz.(YÖ)