Dinçer, 2003 bütçesi ve "tasarruf paketi" ile ilgili yaptığı basın açıklamasında "Barışın maliyeti olarak açıklanan tasarruf paketiyle savaşın faturasının emekçilere çıkarıldığını" savundu.
"Hükümet halka değil, IMF'ye karşı sorumlu"
Dinçer'in değerlendirmesinin ana başlıkları şöyle:
* Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), hazırladığı bütçe ile, şimdiye kadar iktidara gelen tüm hükümetler gibi, halkın ve emekçilerin değil, sermayenin ve patronların hükümeti olduğunu gösterdi.
* 146.9 katrilyonluk konsolide bütçenin 65.6 katrilyonu ulusal ve uluslararası sermayeye yapılacak faiz ödemeleridir. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) programı olumlu bulması, hükümetin halka değil IMF'ye karşı sorumlu olduğunun göstergesidir.
* 2003 yılı bütçesinde eğitime ayrılan pay sadece yüzde 6.9. Geçtiğimiz yıl bu rakam yüzde 7.6'ydı. Bütçeden ayrılan payı her yıl azaltarak eğitim sistemini piyasaya açmak istiyorlar.
* Hükümet, bütçede Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelere toplam 13.5 katrilyon ayırarak, eğitimin temel bir insan hakkı olduğunu ve kamusal niteliğini reddediyor.
Bütçede eğitime en az yüzde 15 pay
Eğitim emekçilerinin gelir kaybına uğradığı, ek işler yaptığını vurgulayan ve eğitimdeki sorunlara dikkat çeken Dinçer, sendikanın taleplerini de sıraladı:
* AKP iktidarının yılın ilk üç ayı yaptığı yüzde 5'lik zam ve Nisan ayından itibaren öngörülen yüzde 7'lik zam eğitimcilerle dalga geçmek anlamındadır.
* Eğitimin kaynak sorunu genel bütçe uygulaması çerçevesinde çözümlenmeli, sermayenin eğitim alanında faaliyet göstermesi yasaklanmalıdır.
* Bütçeden eğitime ayrılan pay nüfus artışına ve ekonomik gelişmelere göre arttırılmalı ve ilk aşamada en az yüzde 15 olmalıdır.
* Eğitim tasarruf yapılacak bir alan değildir. Eğitimde yapılacak her kesinti, toplumsal eşitsizliği ve yoksulluğu daha da arttırır.
* Hem savaşı hem de IMF bütçesini kabul etmiyor ve halk için bütçe talebimizi yineliyoruz. (ÖG/BB)