İş'in avukatı Ferhat Bayındır, bianet'e, savcılığın İş'in öldürülmesiyle ilgili soruşturmaya başladığını söyledi. Bayındır'ın yönetim kurulu üyesi olduğu İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi, İş'in ölümüyle ilgili incelemelerden sonra topladığı bilgileri, bugün savcılığa iletti.
Batman'da 20'den fazla sivil toplum örgütü (STK) ortak bir açıklama yaparak, olaylarda ihmali bulunduğunu söyledikleri Emniyet Müdürü Arif Öksüz'ün görevden alınmasını istedi.
Batman Gazetesi'ne göre, cesetleri hastanede tutulan PKK'lilerin kimlikleri belli oldu.
Batmanlı gazeteciler, bianet'e, İş'in cenazesinde "ortalıkta polisin görünmediğini", şehirde durumun sakin olduğunu, güvenlik kuvvetlerinin de halkın da "hassas davranması gerektiğini" söyledi.
Bayındır: Rapor İş'in olaylar sırasında öldürüldüğünü gösteriyor
Avukatı Bayındır, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nun raporunun, Hasan İş'in olaylar sırasında öldürüldüğünü ortaya çıkardığını, savcılık soruşturmasının başladığını söyledi. Bayındır, İş'in öldürülmesiyle ilgili olayları şöyle anlattı:
"Olaydan sonra, akşam saat sekiz dolaylarında Hasan İş'in cenazesi devlet hastanesine kaldırıldı. Ailesinin beyanlarına göre, cenazeden kan geliyordu. Normal müdahaleden sonra otopsi yapıldı. Saat gece 2'de otopsiye katıldım. Doktorun raporuna göre, ölüm 14:00-16:00 civarında gerçekleşmişti. Aile ve ben, raporu kabul etmedik. İş'in cesedini bir üst merci olan Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na sabah götürdük. Ben de otopsiye katıldım.
"Kan, idrar tahlilleri, organlarından birer parça ve tırnak örnekleri de alındı. Bunlar İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Rapora göre, ölüm 12-18 saat öncesine denk geliyor; yani pazar günü saat 18:00-19:00 arasına, çatışma zamanına denk geliyor. Bu kesin sonuç değil; kesin sonuç, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek.
Tanıkların beyanları da ölümün çatışma sırasında meydana geldiği yönünde. Aile de bunu söylüyor. Yaklaşık 10 görgü tanığı var. Emniyet Müdürü, olay adli bir vakadır, diyor; bu beyan hukuki anlamda fazla inandırıcı değil."
"Emniyet Müdürü görevden alınsın"
Aralarında İHD, Göç-Der, bazı esnaf odaları ve sendikaların yanı sıra DEHAP, SHP ve DTH temsilcilerinin de bulunduğu 20'yi aşkın sivil toplum örgütü, son 3 gün içinde Batman'da yaşananların sorumlularının bulunmasını ve yargı önüne çıkarılmasını, "olayların yaşanmasında ihmali bulunan Emniyet Müdürü Öksüz'ün görevden alınmasını" istedi.
Örgütler, açıklamalarında, Öksüz'le ilgili şunları söyledi:
"İlimizde yaşanan olayda katledilen Hasan İş'in hedef gözetilerek öldürüldüğü herkesçe bilinmektedir. Olayın yaşanması ardından Emniyet Müdürü'nün 'Olay bir cinayettir. Kesinlikle polisle alakası yoktur. Kan davası sonucunda 6 saat Önce öldürülmüş ve olay polise yıkılmak istenmektedir' yaklaşımını, yaşanan cinayetin üstünü örtmeye yönelik çabalar olarak algılamaktayız.
"Kaldı ki; Hasan İş adlı gencin saat 19.00 civarında öldürüldüğü gerek Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporlarda, gerekse tanıklarca da doğrulanmaktadır. Emniyet Müdürü'nün böyle talihsiz bir açıklamada bulunması, bizde olayın kapatılarak bundan sonra da yaşanacak bu tür olayların önünü açma çabası taşıdığı için kaygı uyandırmaktadır."
PKK'lilerin kimlikleri belli oldu
Batman Gazetesi'nden Nizamettin İzgi, cesetleri halen Batman Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde tutulan PKK'lilerin kimliklerinin belli olduğunu bianet'e söyledi.
İzgi, Emniyet Müdürü Öksüz'le görüştüklerini, Öksüz'ün cesetleri yalnızca ailelerine verebileceklerini söylediğini açıkladı:
"Emniyet Müdürü, olayların sebebini şöyle açıkladı; 'Cesetleri istiyorlar; biz ailelerin dışında kimseye veremeyiz.' 15 günlük süre içinde alınmaması halinde, belediyeye verip kimsesizler mezarlığına gömüleceğini söyledi."
İzgi, Emniyet Müdürü Öksüz'ün şiddet uygulama taraftarı olmadığını, Hasan İş'in başkaları tarafından öldürüldüğünü söylediğini de belirtti.
İzgi'nin verdiği bilgilere göre, PKK'lilerin kimlikleri şöyle:
* Cennet Dirlik; kod adı Nurcan Nurhat (Kahramanmaraş)
* Ali Ekber Kalsen; kod adı Ali Dersim (Tunceli)
* Fuat Becene; kod adı Murat Cesur (Kars)
* Yusuf Aydoğan; kod adı Agiri Armanc (Ermenistan)
* Rıdvan Karakuş; kod adı Rojhad (Tunceli)
* Abbas Emani; kod adı Xebat Jivano (İran)
* Adı bilinmiyor; kod adı Kava Kobani (Şırnak)
Ayaz: Emniyet fazlasıyla hazırlıklydı
Batman'da durumun sakin olduğunu belirten Batman Express gazetesinden Mehmet Şah Ayaz, pazar günkü olaylarda polisin fazlasıyla hazırlıklı olduğunu, "olay çıkarma eğiliminin hallerinden anlaşıldığını" söyledi.
Ayaz, gazetesinde, pazar günkü olayları şöyle yazmıştı:
"Akşama doğru saat 17:30'u gösterirken Batman Basın Kavşağı polislerin yığınağına şahit oldu. Çevre sakinleri bu büyük yığınağı görünce, sıra dışı bir olay bekliyordu. Robot polisler, çevik kuvvet, asayiş ekipleri, resmi ve sivil tüm personeli meydana taşıyan emniyet, kar maskeli ve eli bombalı özel polislerin yanı sıra, tank, panzer, akrep... gibi tüm motorize birliklerle dayandılar meydana. Bu önceden yapılan hazırlığa sağduyu hakim olmayınca, fitili hazır bomba gibi, bir kıvılcım bekliyordu olayların patlak vermesi için.
" Halk cenazeleri almak için kararlı ve ısrarlıydı. Tüm uyarılara karşı bir türlü geri adım atmadı. Alışılmış tavırlarını sertleştiren eylemciler, bu kez ummadıkları bir tavırla karşılaştılar. Temsilciler ile emniyet yetkilileri arasında yapılan ilk görüşmede polis hemen, göz altılara ve şiddete başvurunca bardağı taşıran damla ardından geldi. Göstericileri dağıtma emri veren Emniyet Müdürü, hiçbir önlem almadan memurlarını adeta ateşin üstüne sürdü. Anlaşma ve diyalog ortamını kapatan yetkililer sıkışınca, jandarma ve tutukladıkları yöneticileri yardıma çağırıp arabuluculukları ile olayları zor bela sonuçlandırabildiler.
"Plansız bir şekilde olay çıkaran polis olayda en çok yaralı veren taraf oldu. Olayları Batman valisi Haluk İmga makamında takip etti. Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan soğukkanlı tavrı ile olayları, gösterdiği yapıcı arabuluculuk sıfatı ile durdurdu. Olay akşam saat 19:30 sıralarında 8 polis ve 10 göstericinin yaralanması, Hasan İş adındaki vatandaşın ölmesi ile sonuçlandı."
Gazeteciler: Zaman duyarlı davranma zamanı
Batman Doğuş gazetesinden Mahfuz Uyanık, devletin cenazelerle ilgili daha duyarlı davranması gerektiğini, olayların derinleşmemesi için barışçı bir yaklaşım gerektiğini söyledi:
"İki taraf da iyi niyetli olmadığı için bu işler oldu. Biraz daha ılımlı olunabilirdi; çok hassas bir dönemdeyiz. Yöneticiler, kişiler dönemin hassasiyetini gözden kaçırdılar.
"Şimdi yine hassas davranmak, iyi niyetle yaklaşmak gerek. Vatandaşla güvenlik kuvvetlerinin arasındaki olayların derinleşmemesi için barışçı bir şekilde yaklaşmak gerek.
"Batman'da yaralılar var; yollar harap edildi. Biz bunun daha ağırını da geçirdik; bunu da atlatacağımıza inanıyorum. Yeter ki güvenimiz sarsılmasın.
"Birileri bunu kullanmak isteyecektir. İzin vermemek gerek. Bu olayları karıştıranların iyi niyetli olduğuna inanmıyorum.
Cenazeler konusunda devletin biraz daha hassas davranması gerek. Bir aile çocuğu öldürülmüşse, cenazesini almak ister. Bu onların hakkıdır. Devletin daha duyarlı olması gerek."
Beytüt: Çocuklarımız adına üzülüyoruz
Batman Postası gazetesinden Halil Beytüt'se, Batman'ın silahların susmasından bu yana yeniden hayata döndüğünü, ancak son dönemde yaşananların kaygı verici olduğunu dile getirdi.
"Olanları kabullenemiyoruz. 15 yıllık çatışmanın ardından, silahların susmasıyla, huzur ortamı oluşmuştu. İnsanlar yarınlarına parlak gözlerle bakmaya başlamıştı; ıstırap çizgileri kaybolmaya yüz tutmuştu. Batman modern bir şehir olma adına önemli adımlar atmaya başlamıştı. Kültürel etkinlikler, festivaller başlamıştı. Geçmişte yaşayamadıklarını yaşama olanağını bulan bir toplum olmuştuk. Çocuklarımız adına üzülüyoruz.
"Keşke halkla güvenlik görevlileri karşı karşıya gelmeseydi." (TK)