Çeşitli projelerle ilgili alınan kararları örnek gösteren Bilenser, bunların da Ankara'daki üst mahkemeden döndüğüne dikkat çekti.
Bilenser: "Bursa'da İdare mahkemeler yanlı"
Bursa'daki İdare Mahkemelerini, "yanlı" karar almakla eleştiren Bilenser, bu yüzden bazı projelerin yapımının geciktiğine işaret etti.
Buna örnek olarak Acemler Köprülü Kavşağı Projesi'ni gösteren Bilenser, Danıştay'ın yerel mahkemenin kararını bozması nedeniyle projenin önünün açıldığını bildirdi.
İdare Mahkemelerinin, belediyenin kent için önemli projeleriyle ilgili yürütmeyi durdurma kararlarında çok hızlı hareket ettiğini savunan Bilenser, "Esas kararlar, aradan 1-2 yıl geçmesine rağmen, bir türlü alınamıyor. Kültür Merkezi Projesi'nde de, çok çabuk kararlar verildi. 2 trilyon lira harcadığımız ve Bursa'da çok önemli bir eksikliği giderecek Kültür Merkezi, bir beton yığını halinde öyle duruyor ve esas karar verilemiyor" dedi.
"BUSKİ davaları öne alındı"
Bilenser, termal su projesinin de yerel mahkemeye takılmasına şaşırdığını ifade etti. Bilenser, gerekenlerin yapılarak, kanıtlanmasına rağmen yerel mahkemenin, "kamu yararı yoktur" diyerek, objektif bir karar almadığını iddia etti.
Bunun tersini düşündüğünü kaydeden Bilenser, termal zenginliğe sahip bir kentte, "kamu yararı yoktur" denilmesini anlamanın, mümkün olmadığını vurguladı.
BUSKİ Genel Müdürü Mehmet Ali Meriç'in geçen yıl görevden alınmasıyla başlayan seri davalara da işaret eden Bilenser, birçok dava sırada beklerken, BUSKİ'yle ilgili davaların çok öne alınarak, art arda kararlar verildiğini ileri sürdü.
"Yasal yollara başvuracağız"
Bu tür davalar yüzünden İdare Mahkemelerinin kararlarının "objektif" olmadığını iddia eden Bilenser, "Bu konuda hiçbir çekincem yok. İdari yargı haksızlığına son verilmesi için yasal yollara başvuracağız. Sorunu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na taşıyacağız" diye konuştu.
Bilenser'in Bursa'daki idare mahkemelere yönelik sözlerinin nasıl yankı bulacağı şimdiden merak edilirken, DYP'nin iktidarda olduğu 1989-94 döneminde de benzer tepki yaşanmıştı.
O dönemde, Büyükşehir'e bağlı merkez ilçe belediye başkanları, özellikle bazı icra dairelerinde hileli hisseli parsel satışları yapıldığı gerekçesiyle harekete geçmişlerdi. Ankara'daki üst hukuk makamlarına toplu girişimler sonucunda, Bursa'daki icra dairelerinin yönetimlerinde revizyon yapılmıştı. (EÖ/BB)