Girişim, davalardan birinde "Meclis'in yetki ve izin vermeyi reddettiği bütün faaliyetlere dayanak gösterilen Mutabakat Muhtırası ve buna bağlı tasarrufların yürütülmesinin durdurulması ve iptali"ni; ikincisinde ise "hükümetten manevi tazminat" talep etti.
"En önemli teminat, yargısal denetim"
İstanbul'da Barış Girişimi gönüllüleri Danıştay'a gönderilmek üzere bugün (Cuma) saat 11.00'de İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'ne manevi tazminat davası dilekçelerini verdi. Aynı saatlerde, Ankara'da da Mutabakat Muhtırasının iptaline ilişkin açılacak davanın dilekçesi Danıştay'a verildi.
Barış Girişimi gönüllüleri, davalarla ilgili basın açıklamasında, "hukuk devleti ve hukuka bağlı idarenin en önemli teminatının yargısal denetim olduğuna" dikkat çekti ve "tezkere reddedilmemişçesine yapılan tüm işlemlerin hukuka aykırı olduğunu" vurguladılar.
"Sığınacağımız son liman, hukuk"
Barış Girişimi'nin konuyla ilgili açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:
* Hukuk dışı bu uygulamanın durdurulması için sığınabileceğimiz son limana, hukuka başvuruyoruz.
* Diğer yandan, Barış Girişimi üyesi bizler, bir haydut görüntüsü çizen ABD'nin hükümete emirler yağdırması, tezkere için tarih vermesi, tezkere geçmeyince de egemenlik kayıtsız şartsız kendisininmiş gibi davranmasından rahatsızlık duyuyoruz.
* Havaalanlarının, limanların, karayollarının, demiryollarının izinsiz kullanımından, topraklarımızın kiralanmasından rencide oluyoruz. Hükümetin, bu vahim gelişmeleri suskunlukla seyretmesinden utanç duyuyoruz.
* Meclisin, aksi yöndeki kararına rağmen Türk Hükümetinin ABD'nin komşumuz Irak halkına açacağı savaşı kolaylaştıran bir rol oynaması; egemenlik hakkını milletten alarak ABD'ne devretmesi, bütün dünyanın yalnız bıraktığı ABD'nin anında saf tutması bizi çileden çıkarıyor, onurumuzu zedeliyor. (BB/NK)