Avnery, "Olay İsrail-Filistin uzlaşmazlığında yeni bir dönem başlatıyor. Uzlaşmazlığı çözülebilir bir ulusal anlaşmazlıktan, doğası gereği çözümsüz dinsel bir çatışma düzeyine taşıyor" dedi.
Uri Avnery şöyle devam etti:
"İsrail Devleti'nin kaderi şimdi ilkel düşünceli, algıları geri bir grup insanın elinde. Bu kişiler uzlaşmazlığın düşünsel, duygusal ve politik boyutlarını kavrama yeteneğinden yoksun, başarısızlığa uğramış, müflis bir siyasi ve askeri lider grubu. Kendi hatalarını felaketi tırmandırarak örtmeye çalışıyorlar."
İsrail devletinin geleceği tehlikede
"Bu olay yalnızca, her İsraillinin -hem ülkede hem de dünyada- kişisel güvenliğini tehlike atmakla kalmıyor, aynı zamanda İsrail Devleti'nin varoluş güvencesini de tehlikeye sokuyor. İsrail-Filistin, İsrail-Arap ve İsrail-Müslüman uzlaşmazlıklarına bir son verme şansını da ciddi bir biçimde sakatlıyor.
Avnery, İsrail işgal güçlerinin, Yaser Arafat ve Filistin Kuruluş Örgütü'nü dengelemesi amacıyla 1980'lerde Hamas kurucularını cesaretlendirdiğini de hatırlattı. İlk İntifada'nın başlamasından sonra bile, ordu ve güvenlik servislerinin Hamas'a özel muamele yaptığını söyleyen Avnery, Seyh Yassin'in ayaklanmadan ancak bir yıl sonra tutuklandığını belirtti.
Avnery sözlerini şöyle bitirdi: "Siyasi ve askeri liderlerimizin aptallıklarının sınırı yok gibi görünüyor. Bunlar İsrail Devleti'nin geleceğini tehlike altına sokuyorlar." (YS/EK)