Ayakta eğitim modeli
Okula dönüştürülen evin 2. katında 3 oda bulunuyor. Bu odalardan birisinde ilkokul birinci sınıflar eğitim görüyor. Derslikte yeterli sayıda sıra var ancak, hiç masa olmadığından öğrenciler dizlerinin üzerinde yazı yazmaya çalışıyor.
İkinci ve üçüncü sınıflar bir derslikte, dördüncü ve beşinci sınıflar da ayrı bir derslikte eğitim alıyor. Toplam 130 öğrencisi bulunan okulun duvarında yazı tahtası yok, sular akmıyor. Su bulunmadığı için tuvalet de çalışmıyor.
Kendileri için hazırladıkları binayı kira bedeli almaksızın bir yıllığına Milli Eğitim Bakanlığı'na hibe eden köylüler ise durumu öfkeyle izliyor.
"Ben verdim, devlet vermedi"
Evini köy çocuklarının okuması için Milli Eğitim Müdürlüğü'ne hibe eden Hüseyin Yaman, durumu şöyle anlatıyor:
* Okul olsun diye evimi hibe ettim. Ben evi verecektim, Milli Eğitim Bakanlığı da öğretmen, tahta, masa, sıra gönderecekti. Ancak Milli Eğitim Müdürü sözünde durmadı. Birinci sınıfta okuyan öğrencilere masa göndermedi. Yazı tahtası da yok. Su yok. Çocuklar perişan oldu.
"Tuvalet için eve gidiyoruz"
Daha önce köylerinde okul olmadığı için ilk kez bu eğitim yılında okula başlayan 12 yaşındaki bir öğrenci ise şöyle konuştu:
* Köyde okul olmadığı için 12 yaşına kadar okuyamadım. Bu sene okul binasını köylümüz verdi, okul açıldı. Ama kimse bizimle ilgilenmiyor. Masalarımız yok, tuvalet için evlerimize gidip geliyoruz." (BB/YÖ)