Askeri harcamaları denetime açan, MGK Genel Sekreterliği'nin görev ve yetkilerini daraltan tasarı, düşünce ve ifade özgürlüğünün genişletilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) değişiklik öngörüyor. 7. Uyum Paketi ile getirilen yeni düzenlemeler şöyle:
MGK'nın kararı "tavsiye"
Tasarı, MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanunu'nun çeşitli maddelerinde de değişiklik yapıyor. Yasanın 4. maddesinde yapılan değişiklikle MGK'nın görevleri yeniden tanımlanıyor.
Buna göre, MGK, milli güvenlik ve devletin milli güvenlik siyasetine ilişkin tanımlar çerçevesinde devletin milli güvenlik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulanması ile ilgili konularda tavsiye kararları alacak ve gerekli koordinasyonun sağlanması için görüş tespit edecek.
Bu tavsiye kararlarını ve görüşlerini Bakanlar Kurulu'na bildirecek ve kanunlarla verilen görevleri yerine getirecek.
Ayda bir MGK toplanmayacak
MGK ayda 1 kez yerine 2 ayda bir toplanacak. MGK, gerektiğinde Başbakan'ın teklifi üzerine veya doğrudan Cumhurbaşkanı'nın çağrısı ile de toplanabilecek. Eski düzenlemede Kurul, Cumhurbaşkanı'nın gerekli gördüğü ve Başbakan veya Genelkurmay Başkanı'nın önerilerini uygun bulduğu hallerde olağanüstü de toplanabiliyor.
MGK Genel Sekreterinin görevleri
Tasarı, MGK Genel Sekreterliği'nin görev ve yetkilerini tek maddede topluyor. Mevcut yasadaki yetkileri düzenleyen 14. madde yürürlükten kaldırılıyor.
Mevcut düzenlemede 10 fıkrada ayrıntılı olarak düzenlenen MGK Genel Sekreterliği'nin görev ve yetkileri, tasarıda, "a) Milli Güvenlik Kurulunun sekreterlik hizmetlerini yürütür, b) Milli Güvenlik Kurulunca ve kanunlarla verilen görevleri yerine getirir" şeklinde iki fıkraya indiriliyor.
Sivil genel sekreter
Tasarıya göre, MGK Genel Sekreteri, Başbakan'ın teklifi ve Cumhurbaşkanı'nın onayı ile atanacak. Söz konusu atamanın, TSK mensupları arasından yapılmasının öngörülmesi halinde Genelkurmay Başkanı'nın olumlu görüşü alınacak.
Mevcut hükme göre, MGK Genel Sekreteri Orgeneral-Oramiral rütbesindeki silahlı kuvvetler mensupları arasından Genelkurmay Başkanı'nın inhası, Başbakan'ın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'nun kararıyla atanıyor.
MGK Yasası'nda yapılacak değişikliğin ardından uygulamaya ilişkin yönetmeliğin 3 ay içinde çıkartılması öngörülüyor.
Barış zamanındaki suçlar
Tasarıyla Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu'nun 11. maddesine, "Askeri Ceza Kanunu'nun 58. maddesinde yazılı suçların, barış zamanında asker olmayan kişiler tarafından işlenmesi halinde, bu suçlara ilişkin davalar askeri mahkemelerde görülmez" hükmü ekleniyor.
Buna göre, halkı askerlikten soğutma suçu, barışta sivil kişilere uygulanamayacak. Siviller, savaş karşıtı düşünceleri nedeniyle askeri mahkemelerde yargılanmayacak.
Harcamalara denetim
Sayıştay Kanunu'na eklenen maddeyle TBMM'nin bütçeyi denetleme yetkisi güçlendiriliyor.
Sayıştay, TBMM Başkanı ve komisyonların önerisiyle, talep edilen konuyla sınırlı olmak kaydıyla, özelleştirme, teşvik, borç ve kredi uygulamaları dahil olmak üzere,kamu kaynak ve imkanlarından yararlanan her türlü kurum, kuruluş, fon, işletme, şirket, kooperatif, birlik, vakıf ve dernekler ile benzeri teşekküllerin hesap ve işlemlerini denetleyebilecek.
Denetim sonuçları, ilgili komisyonlarda değerlendirilmek üzere TBMM Başkanlığı'na sunulacak.
Silahlı Kuvvetler'in elindeki devlet mallarının denetlenmesi, milli savunma hizmetlerinin gerektirdiği gizlilik esaslarına uygun olarak yapılacak. Bu denetimin yapılmasına ilişkin esas ve usuller, Genelkurmay Başkanlığı'nın ve Sayıştay'ın görüşü alınmak suretiyle Milli Savunma Bakanlığı'nca hazırlanarak Bakanlar Kurulu'nca kabul edilen "Gizli" gizlilik dereceli bir yönetmelikle düzenlenecek.
Sayıştay Birinci Başkanı, Sayıştay Kanunu gereğince yapılacak denetimler sırasında gerekli görmesi alinde, meslek mensupları ile birlikte Sayıştay dışında uzman çalıştırmaya yetkili olacak. Cumhurbaşkanlığı bu madde kapsamı dışında tutuluyor.
TMY 7 hafifliyor
Tasarıyla Terörle Mücadele Kanunu'nun 7. maddesinin ikinci fıkrası, "Yukarıdaki fıkra uyarınca oluşturulan örgüt mensuplarına yardım edenlere veya şiddet veya diğer terör yöntemlerine başvurmayı teşvik edecek şekilde propaganda yapanlara fiiller başka bir suç oluştursa bile ayrıca 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 500 milyon liradan 1 milyar liraya kadar ağır para cezası verilir" şeklinde değiştiriliyor.
Böylece, maddenin uygulama alanı daraltılarak düşünce açıklama özgürlüğünün sınırları genişletiliyor, terör yöntemlerine başvurmayı teşvik edici olmadıkça düşünceler cezalandırılmıyor. Eski hükümde "şiddete" teşvik unsuru bulunmuyordu.
TCK 159'da düzenleme
Ordu, TBMM ve hükümete hakaret suçuyla ilgili TCK 159. maddesinin birinci fıkrasında, devletin ve devlet görevlilerin manevi şahsiyetlerine "tahrir ve tezyif" suçlarına verilecek cezanın alt sınırı bir yıldan 6 aya indiriliyor.
Aynı maddeye eklenen fıkra ile "Tahkir, tezyif ve sövme kastı bulunmaksızın, sadece eleştirmek maksadıyla yapılan düşünce açıklamalarının cezayı gerektirmeyeceği" hükme bağlanıyor.
"Yardım, yataklık"
TCK'nın "terör örgütüne yardım ve yataklık" yapanlara verilecek cezayı düzenleyen 169. maddesinde de değişiklik yapılıyor. Maddedeki "her ne suretle olursa olsun hareketlerini teshil (kolaylaştırma)" ibaresi madde metninden çıkarılıyor.
Toplantı ve gösteri yürüyüşleri
Tasarı, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'nda da değişiklik öngörüyor. Kanunda mülki amirlere verilen yasaklama yetkisi alınıyor. Toplantı ve gösterilerin 30 gün süreyle ertelenmesi yetkisi de daraltılıyor. Buna göre, idare, miting ve yürüyüşleri ancak 10 gün süreyle erteleyebilecek.
Cumhuriyet'in nitelikleri, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün ve genel ahlakın, genel sağlığın korunması amacıyla da bir toplantı 2 ay yerine ancak 1 ayı aşmamak üzere ertelenebilecek.
Kürtçe kursa kolaylık
Tasarıda 2923 sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun'un 2. maddesinin (a) ve (c) bentlerinde değişiklikler öngörülüyor.
Tasarıyla, Türkçe dışındaki dillere özel dershane açma zorunluluğu kalkıyor. Mevcut kurslar bünyesinde de Kürtçe vd. dillerde kurslar verilebilecek. Öğretilebilecek dilleri belirleme yetkisi de MGK'dan alınıyor.
Kanunun (a) ve (c) bentlerindeki değişiklik şöyle:
"a) Eğitim ve öğretim kurumlarında, Türk vatandaşlarına Türkçe'den başka hiçbir dil, ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez. Ancak, Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin öğrenilmesi için, 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere özel kurslar açılabilir; bu kurslarda ve diğer dil kurslarında aynı maksatla dersler oluşturulabilir. Bu kurslar ve derslerde, Cumhuriyetin Anayasada belirtilen temel niteliklerine, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı öğretim yapılamaz. Bu kursların ve derslerin açılmasına ve denetimine ilişkin esas ve usuller, Milli Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
c) Türkiye'de eğitimi ve öğretimi yapılacak yabancı diller, Bakanlar Kurulu kararıyla tespit edilir."
İmha değil, el koyma
TCK'nın "genel ahlaka aykırı yayınlarla" ilgili hükmü olan 426. maddesine de "Bilim ve sanat eserleri ile edebi değere sahip olan eserler bu madde kapsamı dışındadır" fıkrası ekleniyor.
Tasarıyla halkın ar ve haya duygularını inciten veya cinsi arzuları tahrik ve istismar eder nitelikte genel ahlaka aykırı yayınların imhası konusunda düzenleme yapılıyor.
TCK'nın 427. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan söz konusu yayınlara ilişkin "ve imha" ibaresi madde metninden çıkarılıyor. Buna göre, söz konusu yayınlar imha edilmeyecek ve suça konu eşyanın sadece müsaderesine karar verilebilecek.
İşkence davaları adli tatilde de görülecek
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'na (CMUK) eklenen maddeyle "işkence" suçunun soruşturulması öncelikli işlerden sayılıyor. Buna göre, Türk Ceza Kanunu'nun "işkence" suçunu düzenleyen 243. ve 245. maddelerinde yazılı suçları işleyenler hakkında soruşturma ve kovuşturmalar acele işlerden sayılacak, öncelik ve ivedilikle ele alınacak.
Bu suçlarla ilgili davalarda duruşmalara zorunluluk olmadıkça otuz günden fazla ara verilmeyecek, adli tatilde de bakılacak.
Çocuk mahkemelerinde yaş sınırı 18
Tasarıyla Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 6. maddesinin birinci fıkrasında değişiklik yapıldı. Buna göre, çocuk mahkemelerinde yargılanma yaşı 15'ten 18'ı çıkarılacak.
Dernekler kanunu
Dernekler Kanunu'nun birinci maddesinde yapılan değişiklikle daha önce "en az 7 gerçek kişinin" bir araya gelerek dernek kurabileceğine ilişkin ibare, "gerçek veya tüzel en az yedi kişinin" dernek kurabileceği şeklinde değiştiriliyor.
Dernekler Kanunu'nda yapılacak bir başka değişikle dernek kurma hakkıyla ilgili yeni düzenleme yapılıyor. Buna göre, halen "medeni hakları kullanma ehliyetine sahip" ifadesi "fiil ehliyetine sahip" şeklinde değiştiriliyor.
Ancak, TSK ile genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları ve özel kanunlarında dernek kuramayacakları belirtilen memur statüsündeki kamu hizmeti görevlileri dernek kuramayacak.
Örgütlenme rahatlayacak
Siyasi suçları da kapsayan, yasada yazılı suçlardan mahkumların 5 yıl süreyle dernek kurucusu-üyesi olamayacağına ilişkin yasak, 2 yıl olarak uygulanacak.
Buna göre, TCK'nın devletin şahsiyetini karşı cürüm işleyenler, basit ve nitelikli zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, yağma, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas, kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, terör eylemlerine katılma ve bu eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle mahkum olanlar ile para ve değerli kağıtlarda sahtekarlık suçunu işleyenler 2 yıl süre ile dernek kuramayacak.
Kamu görevlileri de dernek üyesi olabilecek
Kurulması yasaklanmış dernekleri kuranlar ve yönetenler ile kapatılan derneklerin yöneticilerine yeniden dernek kurma yasağı, kapatma kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl süre ile sınırlanacak.
Aynı maddede yer alan, "bir siyasi partiden çıkarılan veya fiilleriyle siyasi partilerin kapatılmasına neden olan üyelere yönelik dernek kuramama yasağı" ise madde metninden çıkarılıyor.
Yeni düzenleme, belli bir kurum veya kuruluşta çalışan kamu hizmeti görevlilerinin de derneklere üye olabileceği hükmünü getiriliyor. Ancak, düzenleme bu kişilerin ancak mesleki nitelikle derneklere üye olabileceklerini öngörüyor.
Yüksek öğretim öğrencileri, "sanat, kültür, bilimsel" amaçlı dernek de kurabilecekler.
Tasarı, derneklere şube açma konusunda getirilen sınırlamaları ve dernek üyeliğinden ayrılmak isteyenlerin altı ay önceden haber vermesi koşulunu da ortadan kaldırıyor.
Vakıflara küresel haklar
Tasarıyla, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK'nın ek 3. maddesi değiştiriliyor.
Buna göre, Türkiye'de kurulan vakıflar, amaçları doğrultusunda uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hallerde, Dışişleri Bakanlığı'nın görüşü, İçişleri Bakanlığı'nın izni alınmak suretiyle, yurt dışında kurulmuş vakıf veya kuruluşlara üye olabilecek.
Türkiye'de kurulan vakıflar, Dışişleri Bakanlığı'nın görüşü, İçişleri Bakanlığı'nın izni alınmak suretiyle, uluslar arası faaliyette bulunabilecek, yurt dışında şube açabilecek, yurt dışındaki benzer amaçlı vakıf veya kuruluşlarla işbirliği yapabilecek.
Yabancı ülkelerde kurulmuş vakıflar, uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hallerde, karşılıklı olmak koşulu ile Dışişleri Bakanlığı'nın görüşü ve İçişleri Bakanlığı'nın izni alınmak suretiyle Türkiye'de faaliyette bulunabilecek, şube açabilecekler, üst kuruluşlar kurabilecekler, kurulmuş üst kuruluşlara katılabilecekler veya kurulmuş vakıflarla işbirliği yapabilecekler. Bu vakıflar, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıflar hakkında uygulanan mevzuata tabi olacak.
Kaldırılan hükümler
Tasarıyla MGK ve MGK Genel Sekreterliği Kanunu'nda yapılan değişikliklere paralel olarak söz konusu yasanın 9, 14 ve 19. maddeleri de yürürlükten kaldırılıyor.
Bu yasanın 9. maddesi, MGK kararlarıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararlarının, MGK Genel Sekreterliği'nce dağıtımı ve takibini düzenliyor. Söz konusu hükümle "bu kararların dağıtımı ve takibinin ilgili birimce yapılması" amaçlanıyor.
Aynı yasanın 14. maddesi, MGK Genel Sekreterliği'nin görev ve yetkilerine ilişkin 13. maddesinde yapılan değişikliğe uygun olarak yürürlükten kaldırılıyor.
Bu yasanın yürürlükten kaldırılan ve "bilgi ve belgeler "üst başlığıyla düzenlenen 19. maddesi ise şöyle:
"Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişileri MGK Genel Sekreterliği'ne gerekli olan açık ve her derecede gizli bilgi ve belgeleri sürekli veya istenildiğinde vermek zorundadırlar." (BB/NK)