Fotoğraf: csgorselarsiv.org/Fatoş
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Zehra Sedighi-Hamadani (30), uluslararası koruma talebinde bulunmak için düzensiz şekilde Türkiye’ye girmeye çalıştığı 27 Ekim 2021’de, İran Devrim Muhafızları tarafından sınırda gözaltına aldı.
Hamadani (Sareh adıyla biliniyor), gözaltına alınmasının ardından 53 gün boyunca zorla kaybedildi. Daha sonra, Devrim Muhafızları’nın onu Batı Azerbaycan eyaletinin merkezi olan Urmiye’de bir gözaltı merkezinde hücre hapsinde tuttuğu anlaşıldı.
Af Örgütü'nden kampanya
Hamadani, bu süre boyunca bir devrim muhafızının kendisini kimliği ve görünüşüne yönelik sözlü istismar ve hakaretler içeren, gerilimli sorgulara maruz bıraktığını paylaştı, Hamadani, bu kişinin kendisini infaz etmekle, zarar vermekle ve çocuklarının velayetini elinden almakla tehdit ettiğini söyledi.
Uluslararası Af Örgütü, Hamadani için Acil Eylem başlattı ve Hamadani’ye yönelik fiillerin, işkence ve diğer türde kötü muamele yasağını ihlal ettiğini açıkladı.
16 Ocak 2022’de, Zehra Hamadani, Urmiye’de 6 No’lu Devrim ve Cumhuriyet Savcılığı’nda baş müfettiş huzuruna çıkarıldı. Müfettiş, Hamadani’ye, “eşcinselliği özendirmek,” “İslam Cumhuriyeti karşıtı medya kanallarıyla iletişim kurmak” ve “Hristiyanlığı özendirmek” gibi çeşitli eylemleri nedeniyle, “dünyada yolsuzluğu yaymak” suçlamasıyla suçlandığını bildirdi. İlk iki suçlama, Hamadani’nin kamuoyuna açık bir biçimde LGBTİ+ haklarını savunmasından kaynaklanıyordu.
Sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlar ve Irak’ın Kürdistan bölgesinde LGBTİ+’ların maruz bırakıldığı ihlaller hakkında BBC belgeselinde görünmesi bu suçlamaların hedefinde olmasının nedenleri arasındaydı.
İran'a çağrı
Uluslararası Af Örgütü’nün edindiği bilgilere göre, son suçlama, Hamadani’nin haç biçimli bir kolye taktığı ve yıllar önce İran’da bir kiliseye girdiği için yöneltildi. Hamadani’nin dosyası daha sonra resmi bir iddianame hazırlanması için Urmiye Devrim ve Cumhuriyet Başsavcısı’na iletildi.
Uluslararası Af Örgütü, İran Yargı Gücü Başkanı Gulam Hüseyin Muhsin Ejei’ye, bir çağrı yayımlayarak, “Zehra’nın derhal serbest bırakılmasını, kendi seçtiği avukat ve ailesi ile düzenli erişiminin sağlanmasını, zorla kaybetme, işkence ve diğer türde kötü muamele iddialarının soruşturulmasını ve sorumluların adil yargılanmasını” talep etti.
Af Örgütü ayrıca, “eşcinsel ilişkileri suç sayan ve ikili toplumsal cinsiyet “normları”na katı bir biçimde uymayan giysileri ve diğer cinsiyet ifade biçimlerini yasaklayan yasaların kaldırılması ve LGBTİ+’ları ayrımcılık, şiddet ve diğer insan hakları ihlallerine karşı koruyacak yasaların çıkarılması için de çağrı yaptı.
Arka plan
Hamadani, Irak’ın Kürdistan bölgesinde LGBTİ+’ların maruz bırakıldığı ihlaller hakkında Mayıs 2021’de yayınlanan bir BBC belgeselinde görünmesinin ardından Ekim 2021 başında Erbil’de Irak Kürt Bölgesel Yönetimi tarafından keyfi şekilde gözaltına alındı ve 21 gün boyunca alıkonuldu.
Bunun üzerine, Hamadani, Türkiye’den sığınma talep etmeye karar verdi. Gözaltında tutulduğu süre boyunca istihbarat ve güvenlik görevlilerinin onu dayak, elektrik şoku ve uzun süreli hücre hapsi dahil işkence ve diğer türde kötü muameleye maruz bıraktığını söyledi. Serbest bırakıldıktan sonra devamlı olarak yeniden gözaltına alınma endişesi yaşıyordu.
Yolculuğunun İran-Türkiye sınırındaki tehlikeli kısmı başlamadan önce görüntülü bir mesaj kaydetti ve güvendiği bir kişiden Türkiye’ye güvenli bir biçimde ulaşamaması halinde bu mesajı yayınlamasını istedi. İran Lezbiyen ve Trans Ağı (6Rang) tarafından 7 Aralık 2021’de yayınlanan mesajında Hamadani şunları söylüyor, “Biz LGBTİ+’ların nasıl bir baskıya maruz kaldığımızı bilmenizi istiyorum. Duygularımız için hayatımızı riske atıyoruz ama yine de gerçek benliğimizi bulacağız. […] Umuyorum ki bir gün hepimiz ülkemizde özgürce yaşayacağız. […] Şimdi, özgürlüğe doğru bir yolculuğa çıkıyorum. Umarım güvenli bir şekilde ulaşabilirim. Bunu başarırsam, LGBTİ+’lara sahip çıkmaya devam edeceğim. Onların arkasında duracak ve sesimi yükselteceğim. Başaramazsam, bu davaya hayatımı vermiş olacağım.”
(EMK)