Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bugün alınan kararla asgari kadro aktarımı yetkisini üniversitelerin kendilerine verdi. Buna göre, üniversiteler artık YÖK onayına ihtiyaç duymadan akademik personel alımı yapabilecek.
Kararı bianet'e yorumlayan Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (Ünivder) Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere bu kararı senelerden beri beklediklerini fakat mevcut düzende iyi bir denetim mekanizması kurulması gerektiğini söyledi.
"Yıllardan beri YÖK elinde bulundurduğu merkezi yetkileri sonunda üniversitelere devretti. Bu konuda YÖK senelerdir katı bir politika uyguluyor her şeyi merkezden yapıyordu. Hatta rektör atamalarını da merkeze çekildikten sonra bu karar da karşı çıktık. Bugün getirilen değişikliği biz senelerdir istiyorduk.
"Fakat burada iki sorun var. İlki bilim ve liyakat açısından önemli, ikincisi ise kadrolaşma açısından. Merkezden rektör ataması yapılınca bunu silsile biçiminde atamalar izliyordu. Genellikle boş kadrolara yandaşlar getiriliyordu.
Denetim Kurulu
"Aslında şimdi de bunu yapabilirler ama istediğimiz şey şu. Bir denetim kurulu oluşturulması ve bu kurullarda bilim ve liyakata mutlaka uyulması. Ya da bu aşamada tarafsız jürilerinin kurulması gerekir ki yandaş atamaların önüne geçilebilsin.
"Adının genellikle yolsuzluk ve yandaşlıkla anıldığı bir ülkede, rektörlerin yetkilerinin denetim mekanizması oluşturmandan fütursuzca kullanması bu durumu daha iyi yapmaz aksine daha kötüye götürür.
"Ancak şunu da atlamamak gerekir; artık üniversiteler en üst birimlerinden en alt birimlerine kadar kendi ihtiyaçlarına göre karar alabileceği için daha kaliteli kadrolar kurabilirler.
Karar nasıl uygulanacak?
Karar ilk olarak 13 Eylül'de Resmi Gazete'de yayınlanan "Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi" ile alındı ve YÖK'e gerekli yönetmeliği hazırlaması için 60 gün süre verildi. 2 Kasım tarihinde ise gerekli YÖK yönetmeliği tamamlanarak karar resmi gazetede yayınladı.
“Devlet Yükseköğretim Kurumlarında Öğretim Elemanı Norm Kadrolarının Belirlenmesine Ve Kullanılmasına İlişkin Yönetmelik” adıyla yayınlanan karara göre, üniversiteler YÖK’ün belirlediği asgari kadro sayısına göre norm kadrolarını belirleyecek ve akademik personel alımlarını kendi kararıyla yapacak.
Karara göre YÖK, üniversitelerin bölüm ve fakültelerindeki asgari kadro sayısını kendi belirleyecek ve üniversite yönetimlerine bildirecek. Üniversite yönetimleri, asgari kadro sayısına göre ‘norm kadro sayısı’ belirleyecek. Asgari ve norm kadro alımlarını üniversitenin kendisi yapacak. Norm dışı kadrolardaki karar ise tamamen YÖK’ün kontrolünde olacak. Ancak burada da YÖK’ün belirlediği yasal bir sınır var.
Belirlenen norm kadro sayısı sınırına göre:
*Yükseköğretim kurumlarında iki katına kadar,
*Yükseköğretim Kurulu tarafından Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma kapsamında belirlenen yükseköğretim kurumları ve ihtisas alanlarıyla doğrudan ilgili birimleri için asgari kadro sayısının üç katına kadar,
*Araştırma Üniversitesi olarak belirlenen yükseköğretim kurumları ise dört katına kadar norm kadro planlaması yapabiliyor.
Unvan dengelemesi
YÖK’ün hazırladığı yönetmeliğe göre, üniversiteler bölüm içi unvan oranını da gözetmek ve uygulamak zorunda. Öğretim elemanı asgari kadro sayısını aşan bütün atamalarda ise yönetmeliğe göre asgari kadrolar da dahil olmak üzere kadroların en fazla üçte ikisi aynı unvan için kullanılacak. Bu hesaplamada çıkan sayı küsuratlı ise aşağıya doğru yuvarlanacak.
Doktor, doçent, profesör olma sürelerini kökten etkileyecek sistemin yansımaları ileride ortaya çıkacak.
Süreç nasıl işleyecek?
Üniversiteler, öncelikle YÖK’ten gelecek kararı bekleyecek. YÖK, her fakülte, bölüm, anabilim dalı için asgari kadro sınır belirleyecek ve bu kararı üniversitelere gönderecek. Üniversiteler, kendilerine verilen sayıda akademik personeli “asgari kadro” olarak görevlendirecek. Akademik personel alımlarını kendileri yapacak.
Ardından, ihtiyacı olan diğer personeli ‘norm kadro’ adı altında YÖK’le ve kamuoyuyla paylaşacak. Bu sayı üniversitenin türüne göre değişiyor.
Örneğin; YÖK, bir edebiyat fakültesinin tarih bölümü için asgari kadroyu 10 olarak belirliyor. Bu doğrultuda fakülte, kendisine verilen norm kadro sınırına göre akademik personel alımı yapıyor. Kendisine verilen norm kadro sayısı, asgari kadronun 2 katı olduğu için 20 akademik personel daha alabiliyor. Daha fazlasına ihtiyaç duyması halinde durumu YÖK’e bildiriyor.
Bir araştırma üniversitesindeki bölümde asgari kadro 5 ise, bölüme 20 akademik personel daha alınabiliyor. Çünkü araştırma üniversitelerinde norm kadro sayısı, asgarinin 4 katına kadar çıkabiliyor.
YÖK’ten uyarı
YÖK, üniversitelere akademik personel alımı konusunda uyarıda bulunuyor. Üniversitelerin tüm alımlarda alt bileşenlerle ortak hareket etmesi, mevzuata ve akademik teamüllere uygun tarzda hareket etmesi isteniyor. YÖK yetkilileri, bu uygulamanın bir ‘üniversite kültürü’ oluşması amacı ile alındığını belirtiyor.
Karar 31 Aralık 2019’a kadar geçerli. Sürenin sonunda liyakate ve kamu yararına hareket eden üniversitelerin ‘alım serbestisi’ uzatılacak.
Asgari kadro sayısı nedir? *Yönetmelikte yer alan tanıma göre: Yükseköğretim kurumlarında bir programda eğitim ve öğretime başlamak için Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen asgari öğretim elemanı sayısı. Norm kadro nedir? *Yönetmelikte yer alan tanıma göre: Yükseköğretim kurumlarında bir bölüm, anabilim/anasanat dalı veya programda eğitim, öğretim, araştırma ve diğer hizmetlerin sürdürülebilmesi için bu Yönetmelik çerçevesinde sayısı belirlenen öğretim elemanı kadrosu. Norm dışı kadro nedir? *Yönetmelikte yer alan tanıma göre: Bu Yönetmelik çerçevesinde belirlenen norm kadro sayısı dışında kalan ve ilgili yükseköğretim kurumunun ihtiyacı olduğunu gerekçeli olarak belirttiği öğretim elemanı kadrosu. |
(OI / HA)