Erdinin ikinci çağrısı da Parlamentodaki iki partiye: YÖK reformunu iki parti işbirliği yaparak ve ivedilikle gerçekleştirmelidirler. AB uyum yasaları konusunda uzlaşan iktidar ve muhalefetin bu konuda da ortak hareket etmeleri gerekir.
Prof. Dr. Erdin, ÜOÜD adına yaptığı yazılı açıklamada, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) yasasının değişmesi için yaygın bir fikir birliği olduğunu belirtti, tarafların uzlaşmaz tutumları nedeniyle değişikliğin yapılamadığını belirtti.
Prof. Erdin, YÖK yasasını, üniversiteye hiyerarşik bir düzen getiren, karar verme yetkisini katılımcı kurullardan kişilere devreden, böylece güçlü bir idareciler sınıfı yaratarak akademik kararlarda öğretim üyelerinin görüş ve birikimlerinden istifade edilmesinin önünü tıkayan bir düzenleme olarak tanımlıyor.
Hükümet ve YÖK yöneticileri
ÜÖÜDye göre; hükümetin tutumu reform tartışmasını sağlıksız bir rotaya oturttu. Taslak da, bazı olumlu açılımlar getirirken teknik yanlışlıklar içeriyor, ve siyasetin üniversiteye müdahalesine imkan veriyor.
Prof. Erdin, ayrıca, demokratik katılım iddiasındaki taslağın üniversite camiasının görüşleri alınmadan ortaya konulmasını eleştirirken, YÖK ve üniversite yöneticilerinin de hükümetin tutumundaki yanlışları ve kafalarda doğan soru işaretlerini YÖKü ve aşırı yetkilerini bu hali ile korumak için bahane olarak kullandıklarını söylüyor.
Taslak tartışılmalı
ÜÖÜD, YÜKü sadece Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), YÖK ve rektörler arasında halledilecek bir konu olarak görmüyor; asıl ilgili taraf olan öğretim üyelerinin görüşlerinin alınması, taslağın fakülte ve üniversite düzeyinde tartışılması gerektiğini savunuyor.
Bu görüşler, bundan önce olduğu gibi, MEB tarafından şeffaf bir ortamda kamuoyunun erişimine açılmalıdır.
Açıklama, yasanın 20 yıldır tartışılmasının yeterli birikim oluşturduğu ve sorunların çözümü için neler yapılması gerektiğinin de belli olduğunu hatırlatıyor; bu nedenle üniversitelere makul bir sürede görüş bildirmeleri çağrısı yapıyor. (NM)