Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davanın onuncu celsesinin ilk duruşmasında cinayet zamanında İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü olan daha sonra İstanbul İstihbarat Şube Müdürü görevine atanan Ali Fuat Yılmazer'in savunmasına devam edildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 35 sanıklı davanın duruşmasına tutuklu sanıklardan dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbarat geldiği dönemde Trabzon İl Emniyet Müdürü öldürüldüğünde de İstihbarat Daire Başkanı olan Ramazan Akyürek katıldı. Tutuksuz sanıklardan Dink'in öldürüleceğine ilişkin istihbarat geldiği dönemde İstihbarat Daire Başkanı olan Sabri Uzun ile Trabzon İl Emniyet Müdürü olan Reşat Altay duruşmada hazır bulundu. Tutuklu sanıklardan Yasin Hayal, Özkan Mumcu, Hamdi Egbatan, Ogün Samast, Osman Gülbel bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. |
Duruşmanın ikinci yarısında da savunmasına devam eden Yılmazer, Dink'i hedef haline getiren ve cinayetle sonuçlanan süreci özetledi.
İstanbul'da görev yaptığı 2007-2011 arasında sık sık dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğünü söyleyen Yılmazer “Her şeyi Erdoğan'ın talimatıyla yaptım” dedi.
"MİT'in metropollere bomba taşıdığını tespit ettik"
Yılmazer'in bugün yaptığı savunma özetle şöyle:
TIKLAYIN - YILMAZER: HRANT DİNK DE ORHAN PAMUK GİBİ KORUNMALIYDI
* Hüseyin Çapkın göreve başlayana kadar ben İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube'de bir kişiyi bile istihdam etmedim. Benim belirlememle kimse işe alınmadı. Buna rağmen şubeden 165 personel azaltıldı.
* Personelin hepsi Ahmet İlhan Güler'in personeliydi. Kumpas yapıldıysa Sabri Uzun ve Hanefi Avcı zamanında alınmış, Ahmet İlhan Güler zamanında şekillendirilmiş kadrodur. Ben o kadronun başında şube müdürlüğü yaptım.
* O günlerde Oslo, Kandil ve İmralı üzerinde müzakereler yapılıyordu. MİT elemanlarının metropollere bomba taşıdığını bizzat tespit ettik.
"Erdoğan'dan habersiz hiçbir iş yapmadım"
* Benim geçmişimde bir tane infaz iddiası yoktur, işkence yoktur. Sadece Devrimci Karargah operasyonunda Orhan Yılmazkaya var. Öte taraftan geçmişteki işkence yaptıklarıyla helalleştiğini söyleyen, itirafçılık üzerinden istihbaratçılık yapmış Hanefi Avcı türü polisçilik vardır.
* KCK operasyonlarının talimatını veren bizatihi dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Dönemin başbakanından habersiz hiçbir iş yapmadım
* Bizim zamanımızda mafya sokağa çıkamaz oldu. Biz içeri girdik, geçmişin mafyaları “Akıttığımız kana boğulacaksınız” diye miting yaptı.
* 1 Mayıs'ın izinli kutlanabilmesi için ben uğraştım, herkes karşıydı ben başbakanı ikna ettim. O dönem palalarla eylemcilere saldıracak grupları engelledik.
"Örtülü ödeneğinden istihbarata en yüklü ödenek"
* Erdoğan, 2014'de yaptığım Ergenekon ile ilgili televizyon röportajımdan sonra dava açtı hakkımda.
* Başbakanın örtülü ödeneğinden istihbarata en yüklü ödenek yapıldığı dönemdir benim dönemim.
* Dink cinayeti engellenmemiş, hatta kasıtlı bir şekilde engellenmeyerek cinayete yol verilmiştir. Devletin büyük kusuru vardır. Devlet Dink'in hayatını koruma görevini yerine getirmedi.
"Tetikçi ve çevresinin ardında örgütsel yapı var"
* Cinayet tetikçi ve çevresi tarafından işlenmedi. Arkalarında siyasal zemin ve örgütsel bir yapı, en önemlisi de bu siyasal zeminin ve örgütsel yapının devlette de karşılığı vardı.
* Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararında İstihbarat Daire Başkanlığına ilişkin soruşturma eksikliğinden bahsedilmiyordu.
"15 Temmuz'a kadar jandarmayla ilgili işlem yapılmadı"
* Hrant Dink 2007'nin zor bir yıl olacağını Agos'ta yazmıştı. Hrant Dink'in öldürülmesi olanaklı hale getirilmiştir. Kasıt aranıyorsa bu öncelikle İstanbul Emniyeti'nde aranmalıdır.
* [Cinayet gününe ilişkin görüntüler hakkında] Bu görüntüler ilk günden beri var ama 15 Temmuz'a kadar Jandarma ile ilgili bir icrai işlem görülmedi. Bunlar kamuoyuna “FETÖcü” diye yutturulmaya çalışılıyor.
Duruşma yarın (17 Ocak) Yılmazer'in savunmasıyla devam edecek.
Ali Fuat Yılmazer hakkında1989-2014 arasında polislik yaptı. Uzmanlık alanı aşırı sağ ve irticai faaliyetlerdi. 2005 yılı Temmuz ayından itibaren Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü olarak göreve başladı. Dink cinayeti işlendiğinde bu görevini sürdürüyordu. Yasin Hayal’in gerçekleştirdiği eylem ve gerçekleştirmeyi tasarladığı eylemler C Şube’nin çalışma alanındaydı. Dink cinayetiyle ilgili olarak hazırlanan istihbarat raporları, Yılmazer’in görev yaptığı dönemde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı’na gönderildi. Yılmazer, Dink cinayeti soruşturması kapsamında savcıya verdiği ifadede Dink’e karşı yapılan eylemlerden haberdar olduğunu, İstihbarat Daire Başkanlığı arşivlerinde, Dink’le ilgili açılmış dosyalar olduğunu söyledi. Cinayetle ilgili bilgilerin veri girişini yapmadığı, istihbarat bilgilerini ilgili mercilere iletmediği iddia ediliyor. Yılmazer’in, "silahlı örgüt kurmak" suçundan 22,5 yıl, "tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor. Mayıs 2015'te Dink cinayetinde sorumluğu olan kamu görevlileri hakkındaki soruşturma kapsamında da hakkında tutuklama kararı verilen Yılmazer hakkında “FETÖ/PDY (Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) soruşturması” kapsamında 10 dava var. Yılmazer 6 davadan tutuklu. |
(EA)