MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldız, İnfaz Yasası'nın değişmesi, hasta ve yaşlı mahkumlara 'ceza erteleme' önerisini yineledi. Yıldız, inanç, parti, ideoloji ayrımı yapılmaması gerektiğini belirtti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, hasta ve yaşlı mahkûmlar için ceza erteleme talebini bir kez daha gündeme taşıdı.
Yıldız, İnfaz Yasası’nda kapsamlı bir değişiklik yapılması gerektiğini vurgulayarak, inanç, parti veya ideoloji ayrımı yapılmaması gerektiğinin altını çizdi.
MHP Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olan Yıldız, daha önce de İnfaz Yasası’nın yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade etmişti. 5 Ocak'ta sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şöyle demişti:
"Hapis cezasının infazı, mahkûmun hayatını tehlikeye sokuyorsa, iyileşinceye kadar infazın geri bırakılması tartışma konusu olmamalıdır. Anayasamızın 17. maddesi ve İnsan Hakları Sözleşmeleri'nde belirtildiği gibi, her insan doğuştan gelen yaşama hakkına sahiptir. Bu hak, diğer tüm hakların temelidir."
“Yamalı bohçaya dönen infaz yasası değişmeli"
Feti Yıldız, son açıklamasını Millet Haber Ajansı Yayın Yönetmeni Sinan Burhan’a yaptı. Burhan’ın sosyal medya paylaşımına göre Yıldız, İnfaz Yasası'nın çok sayıda değişiklikle “yamalı bohçaya” döndüğünü ve bu nedenle hesaplamalarda çelişkiler yaşandığını ifade etti. Ayrıca sadece İnfaz Yasası'nın değil, yeni bir anayasanın da gerekli olduğunu belirtti.
Özellikle yaşlı, hasta ve tek başına yaşamını sürdüremeyen mahkûmlar için doktor ve adli tıp raporlarına dayanarak infaz ertelemesi yapılması gerektiğini savundu. Bu görüşün yeni olmadığını, iki yıldır aynı öneriyi dile getirdiğini de ekledi.
Din, parti, örgüt fark etmeksizin infaz ertelemesinden evrensel hukuk çerçevesinde ayrımsız herkes yararlanır… yararlanır.MHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Yıldız’ın Sinan Burhan’a açıklama…Dini, inancı, partisi suçu ne olursa olsun hasta ve yaşlı kişilerin infazları Adli Tıp…
— Sinan Burhan (@snnburhan) January 6, 2025
"Hukuk evrenseldir"
Yıldız, bu düzenlemenin terör suçları da dahil olmak üzere tüm suçlar için geçerli olup olmayacağı sorusuna, hiçbir inanç, parti ya da ideolojinin dışarıda bırakılmaması gerektiği cevabını verdi.
“Hukuk evrenseldir” diyen Yıldız, adaletin herkes için eşit uygulanması gerektiğini ve bu konuda doktor ile adli tıp raporlarının şart olduğunu bir kez daha vurguladı.
İnsan Hakları Derneği (İHD), 2023 yılına ilişkin Türkiye Hapishaneleri Hak İhlalleri İzleme Raporu’nu yayımladı. Raporda, hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine dair çarpıcı veriler ve çözüm önerileri yer aldı.
2023'te 23.899 hak ihlali
İnsan Hakları Derneği hasta mahpuslara ilişkin 3 Haziran 2024'te rapor yayınlamıştı. Rapora göre, İHD’ye gelen başvurular ve hapishane ziyaretlerinden elde edilen verilere dayanarak, 2023 yılı içinde en az 23 bin 899 hak ihlali tespit edildi. Ancak bu sayının, tüm mahpuslara uygulandığında yüzlerce kat daha fazla olduğu belirtildi.
Artan mahpus sayısı
- 2023 yılı başında: 251 bin 101 tutuklu ve hükümlü bulunurken,
- 2024 Mayıs itibarıyla: Bu sayı 329 bin 151’e çıktı. Yani, sadece 8 ayda hapishanelerdeki mahpus sayısı 78 bin 50 kişi arttı.
2022’de 22, 2023’te ise 19 yeni cezaevi açıldı. 2024’te 12 yeni cezaevi daha yapılması hedeflendi.
Hasta Mahpuslar ve ölümler
- Hasta Mahpuslar: 651’i ağır olmak üzere toplam 1517 hasta mahpus var.
- Mahpus Ölümleri: 2023 yılında en az 42 mahpus hayatını kaybetti. Ölüm sebepleri arasında hastalık, şüpheli ölümler, intihar ve ateşli silah yer alıyor.
Hak ihlalleri
Raporda, mahpusların iletişim, sağlık ve insani yaşam standartlarıyla ilgili haklarının sıklıkla ihlal edildiği vurgulandı. Özellikle kötü muamele, yetersiz sağlık hizmetleri ve tecrit gibi uygulamaların mahpuslar üzerinde ciddi etkiler yarattığı belirtildi.
Öneriler
İHD raporunda, hak ihlallerini önlemek için şu çözüm önerileri sunuldu:
- Bağımsız sağlık ve insan hakları kuruluşlarının hapishaneleri denetlemesi sağlanmalı.
- Mahpusların ailelerine yakın cezaevlerine nakilleri kolaylaştırılmalı.
- Hasta mahpusların tedavileri hızlandırılmalı ve hapishane koşullarında tedavi edilemeyen mahpusların infazları durdurulmalı.
- Eğitim ve iletişim haklarına erişim sağlanmalı, tecrit uygulamalarına son verilmelidir.
“İnsanlık onuruna uygun davranılmalı”
Raporda, ulusal ve uluslararası standartlara uygun düzenlemeler yapılması gerektiği belirtilerek, mahpusların insanlık onuruna uygun şekilde muamele görmesi gerektiği vurgulandı. BM Mandela Kuralları ve insan haklarına dair diğer uluslararası düzenlemelerin rehber alınması gerektiği ifade edildi.
21 Haziran 2023 tarihinde CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, Adalet Bakanlığına 2018’den soru önergesinin verildiği tarihe kadar hapishanelerde kaç mahpusun yaşamını yitirdiğine dair soru önergesi vermiştir. 20.11.2023 tarihli Adalet Bakanlığı cevabında “Bakanlığımız kayıtlarının incelenmesinden; 2018 ilâ 2023 yılları arasında 24/07/2023 tarihi itibarıyla ceza infaz kurumlarında eceliyle hayatını kaybeden toplam 2.258 hükümlü ve tutuklu bulunduğu anlaşılmıştır.” denilmiştir.
Bakanlık tarafından verilen cevaba göre 5 yıl içerisinde 2.258 tutuklu ve hükümlü yaşamını kaybetmiştir. Ancak mahpusların neden yaşamlarını kaybettiğine dair ayrıca veriler paylaşılmamıştır.
İnsan Hakları Derneği olarak 2018 yılı başından 2023 yılı sonuna kadar 522 mahpusun yaşamını yitirdiğini tespit edebildik. Adalet Bakanlığının vermiş olduğu rakamın ancak %23’ü kadarı ile bilgimiz olabilmiştir.
Türkiye hapishanelerinde tespit edebildiğimiz kadarıyla 2023 yılı içerisinde en az 42 mahpus yaşamını yitirdi. 23 mahpus hastalıkları nedeniyle vefat etmiştir. 23 mahpustan 5’i tahliye edildikten kısa süre sonra vefat etti. 2024 yılı başından bu yana tespit edebildiğimiz kadarıyla en az 41 mahpus yaşamını yitirdi ve bunların 24’ü hastalıkları nedeniyle vefat etmiştir. Ancak hapishanelerdeki tüm hak ihlallerinde olduğu gibi yoğun bilgi/veri eksikliği nedeniyle gerçeğin bunun çok üzerinde olduğunu belirtmek isteriz.
24.01.2013 tarihinde 2013 yılında İnfaz Yasası’nın “Hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi” başlığını taşıyan 16’ncı maddesinde yapılan değişiklik ile “Maruz kaldığı ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezasının infazı üçüncü fıkrada belirlenen usule göre iyileşinceye kadar geri bırakılabilir.” denilerek toplum güvenliği kıstasını getirerek hasta mahpusların tahliyelerine engel olunmuştur.
ATK'ye göre hafızasını kaybetmiş yüzde 98 ağır engelli mahpus "cezaevinde kalabilir"
MHP'li Feti Yıldız'dan 'hasta mahpuslar' ve 'umut hakkı' açıklaması
(EMK)