UAÖ Türkiye Şubesi'nin 22 Eylül-1 Ekim 2005 tarihleri arasında Giresun, Trabzon, Kars, Van, Batman ve Diyarbakır olmak üzere altı ili kapsayan, toplumsal duyarlılık oluşturma ve aile içi şiddet konusunda bilgilendirme amaçlı otobüs turu, Van'dan Kars'a geçti.
Proje kapsamında, ziyaret edilen illerde, çeşitli meydanlarda park edilen otobüsün içinde kadına yönelik şiddet temalı sergiler geziliyor. Gerektiğinde önü açılarak standa dönüştürülen "Kadına Yönelik Şiddete Son" otobüs turunun katılımcıları, izleyicileri duyarlı olmaya davet ediyor.
Kampanya nedeniyle gidilen illerde, kadın sığınma evi ve diğer talepleri içeren dilekçe imzaya açılarak el basma etkinliği de gerçekleştirildi ve büyük ilgi gördü.
Film gösterimlerinin yapıldığı ve aile içi şiddet içerikli söyleşilerin yer aldığı kampanyanın ilk ayağı Giresun oldu.
Giresun'da yerel kadın örgütlerinin temsilcileri birlikte Giresun Belediye Başkanı Hurşit Yüksel ziyaret edilerek, kadınların sığınma evi talebi iletildi.
Yeni Belediyeler Yasası'nın artık sığınma evlerinin açılmasını yasal bir yükümlülük haline getirdiği konusuna değinildi. Yüksel, Giresun'da bu yönde çalışmaları olduğunu ve yakında bir sığınma evinin açılacağı bilgisini verdi.
Giresun Belediye binasındaki toplantıya UAÖ kampanya otobüsünden üç "sessiz tanık" götürüldü. Türkiye, İspanya ve Çeçenistan olaylarına ilişkin bu üç tanığın öyküleri Belediye Başkanı Yüksel'e aktarıldı.
"Kadına Yönelik Şiddeti Durdurmak Elimizde Otobüs Yolculuğu"nun ikinci durağı Trabzon'du. Yerel örgütlerin yardımıyla gerçekleştirilen etkinliklerden sonra, İstanbul Barosu avukatlarından Canan Arın, 4320 Sayılı Aileyi Koruma Kanunu ve uygulamalarını anlatan bir söyleşi yaptı.
Trabzon'da açılan imza kampanyası katılımcılarından, "Kadına yönelik şiddetin tamamen sona erdiği dünyada ilk yapacağınız nedir?" sorusuna yanıt vermesi istendi.
Yanıtlar arasında ilginç öneriler de vardı:
*Bütün yönetim birimlerini başına öğrenim ve eğitim görmüş bayanların getirilmesini sağlardım.
*Kadınları her yerde, en yüksek yerde görmek isterdim.
*Kadınların hiçbir konuda erkeklere hesap vermemesini isterdim.
*Tüm işyerlerinde kadınların yetkili olmasını isterdim.
*Önce yüksek bir yere çıkıp herkesin duyabileceği şekilde "oh! Be!" diye bağırır; sonra da çoğu yönetim birimlerinin başına kadınların gelmesi için çalışırdım.
* Bütün kadınların başarısını can-ı gönülden kutlar ve nasıl başardıklarını merak ederdim. Sonra da "rüyada mıyım, beni uyandırın" derdim.
*Erkeğe yönelik şiddete devam kampanyası başlatırım.
*7 yaşında olan kız çocuğunun gelecekte karşısına ona şiddet uygulayacak biri olmayacağı için huzur içinde uyuyabileceğim.
*İstediğim işte çalışıp, bir şeyler üretirdim.
*Erkeğin olmadığı bir dünyada kendime bir erkek satın alacağım.
*Eşimin bütün hesaplarını üzerime geçirirdim.
*Böyle bir dünyada yıkılan onurların tamir edilmesini umarım.
*Kadınların artık 'sınıf bilincine' vardıklarını düşünürüm; tıpkı işçiler, eşcinseller, vs. gibi ve neden o güne kadar bunu fark etmediğimi merak ederim.
Van'dan Kars'a geçen "Kadına Yönelik Şiddeti Durdurmak Elimizde Otobüs Yolculuğu"na ilişkin etkinliklerde, yerel yöneticiler de ziyaret edilerek, kampanya hakkında bilgi veriliyor.(AD)