Nobel ödüllü şair Pablo Neruda’nın şüpheli ölümü ile ilgili yeni bir soruşturma başlatıldı. Şairin zehirlenmiş olabileceğine dair belirtiler olduğu öne sürülüyor.
Şili İnsan Hakları Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Francisco Ugas, Neruda’nın kemiklerinde kimyasal izlere rastlandığını duyurarak, bunun zehirlenmeye dair temel bir kanıt olduğunu ve bu anlamda belirtilerin, özel ajanların müdahalelerine işaret ettiğini söyledi. Fakat bu açıklama Nisan 2013’te mezarı açılan şairin kemiklerinde zehirlenme belirtisine dair herhangi bir emareye rastlanmadığı ve şairin prostat kanseri nedeniyle öldüğünü bildiren raporla çelişiyor.
Yeni açılan soruşturmada şairin ölümüne sebebiyet veren inorganik veya ağır metaller ile birlikte hücre ya da proteinlerde hasara yol açan herhangi bir ajanın var olup olmadığı araştırılacak.
Ne olmuştu?
1971’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Neruda, 11 Eylül 1973’te Augusto Pinochet önderliğinde gerçekleştirilen askeri darbede teslim olmamak için intihar eden devlet başkanı Santiago Allende’nin de yakın arkadaşıydı.
Diktatörlüğe karşı mücadelesine sürgünden devam etmeyi planlayan şair, Şili’den ayrılmadan bir gün önce ambülansla Santa Maria kliniğine kaldırılmış, 23 Eylül’de öldüğü açıklanmıştı. Dönemin Meksika büyükelçisi Gonzalo Martinez Corbala, Neruda’nın ülke dışına çıkışını organize etmişti. 23 Eylül’de havaalanında DC-8 tipi bir uçakla şairi beklerken, Neruda yolculuğu 24 saat ertelemeye karar vermişti.
Neruda’nın şoförü Araya’nın anlatımına göre, Neruda 23 Eylül’de kendisini arayarak, Sergio Draper adlı bir doktorun kendisine iğne yaptığını, çok canının yandığını ve acilen gelmesini söyledi. Ancak Draper yıllar sonra verdiği ifadede, klinikten bu olay olmadan önce ayrıldığını anlattı. Avukat Contreras, kayıtlara göre Neruda’nın Price soyadlı bir doktora emanet edildiği ancak bu kişinin varlığının kimse tarafından teyit edilemediğini söyledi.
Eski başkan Eduardo Frei Montalva da aynı klinikte hayatını kaybetmiş ancak 30 yıl süren soruşturma sonucunda Pinochet rejimine muhalif olan Montalva’nın zehirlenerek öldürüldüğünü ortaya çıkarmıştı.
Neruda’nın ölümü ile ilgili soruşturma ilk soruşturma 2011’de Şili Komünist Partisi’nin talebi üzerine başlatılmış, 9 Nisan 2013 günü şairin Isla Negra’daki mezarı açılmıştı.
Mayıs 2013’ta otopsi sonucu açıklanmış ve Neruda’nın ilerlemiş kanser nedeniyle öldüğü bildirilmişti. (AS-BY/HK)