Panelin açılış konuşmasını yapan Devlet Bakanı Beşir Atalay, şu anda yeni RTÜK Yasası taslağı üzerinde çalıştıklarını belirterek, bu çalışmalarda hem AB'nin genel bakışını hem de AB ülkelerinin hukuki düzenlemelerini ve uygulamalarını titizlikle inceleyip değerlendireceklerini bildirdi.
İletişim mevzuatı ile ilgili düzenleme çalışmalarının en yoğun olduğu dönemde böyle bir panelin tam zamanında düzenlendiğini vurgulayan Atalay, burada en yetkili isimlerin AB uygulamalarını kendileriyle paylaşmasının bir kazanç olduğunu belirtti.
Panelde tartışılacak "özel mülkiyet, rekabet hukuku, birey ve toplumun hakkını koruma" gibi konu başlıklarına işaret eden Atalay, "Bu konularda bizim daha ileri somutluğa, fikir ve düşünceye ihtiyacımız var. Bunlar, bizim bugünlerde gerçekten çok da yoğunlaştığımız konular. Bu toplantıda bunlarla ilgili somutluk olursa mutluluk duyarız ve memnuniyetle paylaşırız" diye konuştu.
Bakan Atalay, özellikle Avrupa Birliği (AB) perspektifinde iletişim hukukunun kapsamlı ele alındığı ve yenilenmeye çalışıldığı bugünlerde AB medya mevzuatı ile uygulamalarını yakından değerlendirmeye ihtiyaç bulunduğunu ve değerlendirildiğini söyledi.
"İletişim Şurası rehberimiz"
Bakan Atalay, iletişim hukukuyla ilgili çok yoğun bir yenileme çalışması bulunduğunu ifade ederek buna 2003'deki İletişim Şurası ile başladıklarını belirtti.
Atalay, "Bu Şura'daki görüşler hala bizim rehberimizdir. Onları değerlendiriyoruz. O dokümanlar çok önemlidir. O Şura'yı ve ondan sonraki görüşmeleri biz kendi çalışmalarımızda faydalanmak için yaptık" diye konuştu.
Bu çerçevede ilk yürürlüğe giren yasanın Basın Kanunu olduğunu anlatan Bakan Atalay, medyayla ilgili her kesimin, STK'ların ve akademisyenlerin hepsinin görüşü alınarak ve katkıları sağlanarak, en demokratik ve mutabakatın sağlandığı bir çerçevede bu yasanın çıkarıldığını bildirdi.
Sayısal yayıncılığa geçiş kararı
Atalay, 3 gün önce Haberleşme Yüksek Kurulu'nda sayısal yayıncılığa geçmeye karar verildiğini belirterek, "Ben bu kararla radyo ve televizyon yayıncılığında ülkemizde biriken pek çok sorunun çözüleceğine inanıyorum" dedi.
Bu önemli kararı bir sürece yaydıklarını söyleyen Atalay, bütün Avrupa ülkelerinde de uygulamanın böyle olduğunu, bu geçiş sürecinin 8-10 yıllık bir takvim içinde yürütüldüğünü bildirdi.
Bakan, "Çünkü yapılacak çok şey var. Ani bir geçişle geçemiyorsunuz. Bu geçiş süreci içinde hem yasal altyapı olarak, hem organizasyonlar olarak, hem yayıncıların hazırlığı olarak, hem de siyasal yapı olarak çok çalışma yapılması gerekiyor" dedi.
Kurumlar olarak bu çalışmalara başladıklarını ifade eden Atalay, esasen bu geçişle ilgili düşüncelerinin 2003 yılı başından itibaren var olduğunu, ancak alanı iyi bilmek ve kendilerini iyice netleştirmek, sayısal yayıncılığa geçişin avantaj ve dezavantajlarını iyice tespit ettikten sonra Yüksek Kurul'un, uzman kuruluşların da görüşleri doğrultusunda böyle bir karar aldığını anlattı.
Atalay, "Ben bu kararla, radyo ve televizyon yayıncılığında ülkemizde biriken pek çok sorunun çözüleceğine inanıyorum. Kurallar, sınırlamalar getirmek anlamında bunu katiyen söylemiyorum. Ama bu alanın daha rahat işlemesi, daha düzenli işlemesi ve çalışması için bunu söylüyorum. Yıllardır çözümlenemeyen frekans tahsisi, lisans kullanma hakkı, başka isimler de verilebilir. Yayın izni, vericilerin organizasyonu, şehirlerde oluşan görüntü ve çevre kirliliğinin önlenmesi gibi pek çok husus bu süreç içinde, bu kararla çözülecektir ve rahatlayacaktır" diye konuştu.
Atalay, Bu konunun bir yasal boyutu da bulunduğunu ve her ikisini ince ince dokuyarak paralel şekilde yürütmeye özen gösterdiğini belirterek, RTÜK Kanunu çalışmalarının da bu paralelde sürdüğünü söyledi.
Karaca: "RTÜK çalışmaları için aydınlatıcı olacak"
Avrupa Birliğinden Medya Mevzuatı Panelinin açılışında konuşan RTÜK Başkanı Fatih Karaca, panelde konuşulacak konuların RTÜK'ün bundan sonraki çalışmalarına ışık tutacağını belirtti.
Yeni RTÜK Yasasının gündemde olduğunu bildiren Karaca, konuşmaların yeni yasa hazırlıkları içinde değerlendirileceğini ifade etti.(EÖ/EÜ)