Yemen'de son günlerde yaşanan ayaklanmalarda Tawakkol Karman gibi isimler göze çarpıyor. Protestocuları harekete geçirmekte ve de değişim yolunda istekleri yönlendirmede kadınlar ise anahtar bir rol oynuyor.
Ancak Mısır deneyimi göstermekte ki kadınları devrimler sonuca ulaştıktan sonra çoğunlukla unutuluyor.
"Uluslararası toplum Yemen'deki karar mekanizmalarına yeni yönetime kadınları da dahil etmeleri konusunda baskı göstermeli; yoksa kadınları hükümette göremeyeceğiz" diyen Yemen Times'ın editörü Nadia Al- Saggaf ekliyor:
"Kadınların yaptıkları adil olarak değerlendirilmeli. Uluslararası toplum 'havuç/sopa' yaklaşımında olmalı ki karar mekanizmalarını kadınları da aralarına dahil etmek üzere cesaretlendirebilsin."
Nadia, Yemen'in geleceği için sivil toplumun, gençliğin ve entelektüellerin katılımı ile oluşan yeni bir hükümetin varlığının belirleyici olacağını söylüyor. Şeffaf yetkiler altında iktidar transferini gerçekleştirecek bir hükümet ve Yemen'e sağlanacak kapsamlı mali destek umut ettiğini belirten Nadia ülke ekonomisinin protestolar tarafından hasar gördüğünü ve zararın giderilmesinin yıllar alacağını tahmin ediyor.
Fakat Yemen'deki protestolar bitecek gibi durmuyor. Son iki gün içerisinde Yemen'in güneyindeki Taiz şehrinde yaşanan şiddetli çatışmalarda en az 19 kişi hayatını kaybetti ve yüzlerce vatandaş da yaralı.
Çatışmalar çoğu Taiz Üniversitesi'nde öğrenci olan protestocular belediye binası önüne binayı ele geçirmek amacı ile yapılan yürüyüş sırasında yaşandı. Hükümet güçleri uluslararası hukukta kullanımı yasa dışı kabul edilen bıçak, cop ve göz yaşartıcı bomba gibi araçları kullanarak protestocuları durdurdu. Facebook ise saldırıların görüntü ve videoları ile doldu.
Halk ise çatışmalarda kimin suçlu olduğuna dair fikirler konusunda değişik görüşlere sahip. Çoğu görüş hükümetin cevabının orantısız olduğu yönünde ise de bazı Yemenliler protestocuların davranışlarının çok agresif olduğunu söylüyor ve bu şiddetin diyaloğun önünü kapatmasından korktuklarını ekleyerek yaşananların Saleh tarafından koltuğunu bırakmamak için bir sebep olarak kullanılabileceğini düşünüyor.
Sana ise bugün de karışıklıklara tanık oldu. New York Times'ın bildirdiğine göre Saleh'e sadık kalan aşiretler ile muhalefete katılan askerler arasındaki çatışmada üç kişi yaşamını yitirdi.
Diğer yandan Sana'da hükümet yanlıları ve muhalif protestocular arasındaki çatışmalar ve taş atışmaları ise devam ediyor.Başkentin bazı sokakları yaşanan karışıklıklar nedeniyle adeta kilitliymiş gibi-iş yerleri ve dükkanlar kapalı, mahalle sakinleri ise evlerini boşaltmış durumda.
Maha takma isimli Yemen'den başka biri ise çoğu Yemenlinin USA'nin Saleh'in gitmesi için uyguladığı baskı dolayısıyla heyecanlı olduğunu söylüyor. Ancak yine çoğu Yemen'in sonunun Libya'ya benzemesinden endişeleniyor. Başkan Saleh'in yönetimi muhalefet liderleri ile Riyadh'da görüşmeyi kabul etti.
Halk ise bu adımı şüpheyle karşılamakta ve fazla bir gelişmenin elde edilebileceğine inanmıyor. Saleh'in ise kendisi ve ailesi için eğer koltuğunu bırakırsa ondan sonraki yaşamını kapsayacak diplomatik dokunulmazlık talep etmesi bekleniyor. Fakat Yemenlilerin bunu kabul etmesi mümkün gözükmüyor; Sana'da yaşayan bir Yemenli "Saleh ülkeye ne yaptıysa hepsinin bedelini ödemeli."
Diyalog ve demokrasi yanlısı, şiddet karşıtı kadınlar tüm sesler için güvenli bir ortam yaratılması adına hükümette yer almalıdır. Saleh Yemen'i emin ellere bırakmak istediğini söyledi: sağduyulu, sorumlu ve istikrarlı bir hükümet kadın ve erkek tüm toplumun katılımını gerektirir. (ELV/EÖ)
(*) Sınır Tanımayan Kadınlar açıklamasını Elvan Kısmet Türkçeleştirdi.
