Fotoğraf: Zamların buzdolabını bomboş bıraktığı Fahriye/Jinnews
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ekonomik kriz, artan enflasyon ve zamların baskısı altında bunalan Diyarbakırlı ev kadınları "içinde bulunduğumuz durum kölelik sisteminden başka bir şey değil" diyor.
Kadınların yönetip yayınladıkları çevrimiçi haber mecrası JinNews muhabirleri Şirin Çınar ve Sema Çağlak, büyük kentlerde pahalılığa karşı protestoların süre gittiği günlerde Diyarbakır'da konuk oldukları evlerde kadınlarla krizin kadın halini konuştular.
Yalnızca bir kilo domatesin 38 TL'ye satıldığı pazar ve marketlerden eli boş dönmek zorunda kalan yüzlerce kadından ev emekçisi Fahriye Çukur ve esnaf Özlem Maral, elektrik, su ve doğalgaz faturalarının ise geçen aylara göre iki kat fazla geldiğini söylüyor.
'İhtiyaç ürünlerini alamıyorum'
Artan zamların sonucu olarak temel ihtiyaç ürünlerini dahi alamadığını söyleyen ev emekçisi Fahriye Çukur, "Gece uyuyup sabah kalktığımızda bir bakıyoruz ki her şeye zam yapılmış." diyor.
"Sonbahardan beri buzdolabımız bomboş. 2 yıl önce 20 TL ile pazara gidip alışveriş yaparak buzdolabını doldurabiliyordum. Ama şimdi 200 TL ile temel ihtiyaçları bile alamıyorum. Sabah kahvaltı için ne hazırlayabilirim diye binlerce defa düşünüyorum" diyor.
'Bir şey alamadığım için oturup ağlıyorum'
İki yılda tüm ürünlere yapılan zamlardan sonra geçinmenin ne kadar zorlaştığını Fahriye şöyle özetliyor: "Eskiden bir teneke yağı 4 ay idareli kullanarak geçinebiliyordum. Şimdi bir teneke yağ bile alamıyorum. Eskiden 5 kilo meyve alıyordum. Kızım bir haftadır meyve istiyor ama bir kilo meyve bile alamıyorum." diyor.
Eşininin 2 bin 500 TL emekli maaşı dışında bir gelirleri olmadığını söyeleyen Fahriye soruyor: "Ödememiz gereken elektrik, su, kira, çocukların okul masrafları ve telefon faturaları var. Bu maaşla nasıl bunları ödeyebiliriz?
"Bazı günler hiçbir şey alamadığım için oturup ağlıyorum."
'Zamlar düşürülsün'
Ürünlere yapılan zamların bir an önce düşürülmesini isteyen Fahriye, "İnsanlar bu zamlarla geçinemiyor. Emekli maaşını arttırsalar bile bu zamlarla halk geçinemez. Nereye gidersen git halk 'bu zamlar düşürülsün' diyor" diye ekliyor.
'Tasarruf yapmama rağmen faturalar yüksek geldi'
20 yıldır kuaförlük yapan Özlem Maral "Normalde her ay bin TL'ye yakın fatura ödüyordum. Geçen ay ise bin 241 TL geldi. Bu ay da rekor kırarak 2 bin 306 TL geldi. Elektriği tasarruflu kullanmama rağmen faturalarım yüksek geldi. Doğalgaz faturası 150 TL, su faturası da 150 TL olarak geldi. Ayrıca iki çocuğumun okul masrafları var. Ev kiram ise aylık bin 100 TL. İşyerine gelen elektrik faturam ise 2 bin 500 TL. Gelecek ay da 5 bin TL gelebilir diye düşünüyorum. Gidişat bunu gösteriyor" diyerek özetliyor zamların yükselişini.
'Kölelik sisteminden başka bir şey değil'
Esnaf olarak batmak üzere olduğunu, iş yapamadığını dile getiren Özlem, zamanının çoğunu iş yerinde geçirmesine rağmen evine de yüklü miktarda faturalar geldiğini söylüyor.
"Bu faturalar böyle gelmeye devam ederse, yanımda çalıştırdığım elemana nasıl maaşını vereceğim? Geçen aylarda en fazla 800 TL civarında bir fatura geliyordu en azından düzenli bir şekilde bunu ödeyebiliyorduk. Evde olmamama rağmen 400 TL elektrik faturası gelmiş. Çoğu zaman iş yerinde olduğum halde eve nasıl böyle bir fatura geliyor hala anlamış değilim. Ayrıca kira, aidat derken bir sürü masraf var. Şu anda çalışıyoruz ve sadece bir öğün yemek yiyebiliyoruz.
Özlem, yaşadığı hayatı kısaca "kölelik" olarak özetliyor: "İçinde bulunduğumuz durum kölelik sisteminden başka bir şey değil." (AEK)