Anadolu Ajansı'na göre kararda, "Bir toplumu yüceltirken başka bir toplumu aşağılamanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile öngörülen ifade özgürlüğü kapsamında bulunduğunu kabul etmenin mümkün olmadığı" kaydedildi.
Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen karar, sanık ve müdahiller tarafından temyiz edilmişti.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, kararı, uygulama yönünden bozmuş, esasa yönelik temyiz istemlerini ise reddetmişti.
Gerekçe: Suç, Türklüğü tahkir ve tezyif edici nitelikte
Alınan bilgiye göre, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin kararının gerekçesi belli oldu. Kararın esastan bozma isteminin reddine ilişkin gerekçesinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, tebliğnamesinde, "Türklüğü tahkir ve tezyif" suçunun maddi ve manevi unsurunun oluşmadığının belirttiği anımsatıldı. Gerekçede, şöyle denildi:
"Suça konu yazının yayımlandığı mevkute, sanığın mevkutedeki konumu, hitap edilen kitle, yayımlanma amacıyla hitap edilen kitle tarafından algılanma biçimi de gözetilerek, dava konusu yazı dizisi bir bütün olarak ele alınıp değerlendirildiğinde, suça konu 'Türk'ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan Ermeni'nin Ermenistan ile kuracağı asil damarında mevcuttur' ibaresinin Türklüğü tahkir ve tezyif edici nitelikte olduğunda kuşku bulunmamaktadır.
Dink, yeniden yargılanabilir
"Bir toplum yüceltirken başka bir toplumu aşağılamanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile öngörülen ifade özgürlüğü kapsamında bulunduğunu kabul etmek mümkün görülmemekte olup bu nedenlerle tebliğnamedeki bu konuya ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir."
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, kararın esastan da bozulmasını istediği için 9. Ceza Dairesi'nin kararına itiraz edebilecek.
Başsavcılığın itiraz etmesi durumunda dosya Yargıtay Genel Kurulu'na gidecek. Başsavcılık itiraz etmezse Dink, Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bozma gerekçeleri çerçevesinde yeniden yargılanacak. (EÖ/AD)