Fotoğraf: Uluslararası Af Örgütü
“Benim artık ODTÜ ile hiçbir ilişkim olmamasına, mezun olmama ve hatta pandemi sürecinde mezun olarak kampüse girememe rağmen ODTÜ ile bir davam var.”
Bu cümleler, 2019’da ODTÜ Onur Yürüyüşü’nde gözaltına alındıktan sonra hakkında dava açılan Melike Balkan’a ait.
ODTÜ’den 18 öğrenci ve bir akademisyenin 10 Mayıs 2019’da ODTÜ Onur Yürüyüşü’ne katıldıkları gerekçesiyle yargılandığı dava bitmek bilmiyor. İki yıldan uzun süredir LGBTİ+ aktivistleri Ankara Adliyesi’ni mesken tutmak zorunda kaldı.
Uzayan dava sürecinin bir sonraki duruşması Ankara 39. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 8 Ekim’de görülecek. Karar çıkıp çıkmayacağı ise belirsiz.
Savcılık mütalaasında Aralarında Balkan’ın da olduğu 13 kişinin “kanuna aykırı olan gösteri yürüyüşüne katıldıkları ve kolluk görevlilerince birçok uyarı ve zor kullanmaya rağmen dağılmadıkları” suçlamasıyla cezalandırılmasını istiyor.
Kaos GL’den Yıldız Tar, davanın bir sonraki duruşması öncesi Balkan ve savcının cezalandırılmasını talep ettiği bir diğer aktivist olan Özgür Gür’le konuştu.
Balkan ve Gür, öğrenciyken gözaltına alındılar, dava açıldı, o arada mezun oldular, ÜniKuir Derneği'ni kurdular. Dava ise hâlâ bitmedi. Şimdi ÜniKuir Derneği’nde “Ay bir rahat ver, beraat ver” diyerek beraatlerini talep ediyorlar.
“Yargılanan neredeyse herkes mezun ama bu dava bitmedi”
“Bir üç yıl daha da sürebilir diye korkum var, üst mahkemeler derken bu işler yıllar yıllar sürüyor” diyerek dava sürecinin uzamasının yıpratıcı olduğunu söyleyen Gür’e göre, bu iki yıllık dava sürecinin tek olumlu sayılabilecek yanı LGBTİ+’lara ayrımcılığı gündeme getirebilmiş olmaları. Balkan da Gür’ün dediklerine katılıyor ve “Yargılanan neredeyse herkes mezun oldu ama bu dava bitmedi, bitmiyor. Her duruşmada erteleme. Hepimiz yorulduk, hepimiz sıkıldık” diyor.
Balkan ve Gür yargılanan 19 kişiden sadece ikisi. Gür, “Şu an ortaya çıkıp konuşan ikimiz olsak da çok daha fazla kişi mağdur edildi” diyerek davanın birçok kişinin hayatını etkilediğini vurguluyor.
Dava devam ederken Türkiye Hükümeti, Birleşmiş Milletler (BM) bağımsız uzman ve özel raportörlerinin yazdığı polis saldırısı, LGBTİ+ aktivistlerine açılan davalar ve Türkiye’deki LGBTİ+ haklarına ilişkin mektubuna yanıt verdi. Hükümet, 9 Nisan 2020’de verdiği yanıtta ODTÜ LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nün 2019 yılında Rektörlük tarafından yasaklandığını, Valilik ile ilgisi olmadığını, polisin Rektörlüğün talebiyle kampüse girdiğini söylerken; polis şiddeti, keyfî gözaltı ve yargılamayı inkar etti.
“Ben yapmadım, Miki yaptı” diye özetlenebilecek bu cevabı Balkan yine de önemli buluyor. “Hükümet, BM ile olan ilişkisinde LGBTİ+’larla ilgili sorulara cevap vermemeyi tercih ediyor. Bu yanıtta ise ciddi ciddi oturup düşünülmüş bir metin var. Bakın LGBTİ+’lar zaten anayasaya göre eşit, şu yıllarda yürüyüş yapabildiler diyor ama yasaklı, saldırılan yürüyüşlerden bahsetmiyor” diyen Balkan, bir yandan da Hükümet’in bu cevabıyla Valilik yasağına karşılık üniversitelerin özerkliğini kabul ettiğini düşünüyor.
TIKLAYIN – Haberin tamamını Kaos GL’den okuyun
Ne olmuştu?2019'da ODTÜ Rektörlüğü'nün çağrısı üzerine üniversite kampüsüne giren polis, 9. ODTÜ LGBTİ+ Onur Yürüyüşüne biber gazı ve plastik mermi ile saldırdı. Yirmiden fazla öğrenci ve bir öğretim görevlisi gözaltına alındı ve gece geç saatlerde serbest bırakıldı. 18 öğrenci ve bir akademisyene, 10 Mayıs 2019'da kampüste düzenlenen LGBTİ+ Onur Yürüyüşü'ne katılmaları gerekçe gösterilerek dava açıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK), LGBTİ+ Onur Yürüyüşü'nde gözaltına alınan öğrencilerin burs ve kredilerini kesti. Öğrencilere ve öğretim görevlilerine saldıran polis hakkında ise işlem yapılmadı |
(EMK)