* Fotoğraf: Ankara Büyükşehir Belediyesi
Ankara 2. İdare Mahkemesi, Mamak’ta daha önce terminal olan alanda Ankara Büyükşehir Belesiyesince yapılan plan değişikliğini imar mevzuatına, kamu yararına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun olmadığı gerekçesiyle iptal etti.
Ankara 5. İdare Mahkemesi de Mamak'ın bir başka mahallesinde yeşil alanı nüfus yoğunluğuna açacak yapılaşmayı içeren plan değişikliğini şehircilik ilke ve esaslarına, planlama tekniklerine, kamu yararına dolayısıyla hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle iptal etti.
Mahkeme davaya konu plan değişikliklerinin mülkiyet hakkına ve yapılaşmaya etkisi dikkate alındığında uygulaması halinde telafisi güç veya imkansız zararlar doğacağını da belirterek, dava konusu işlemin yürütmesini durdurdu.
İki süreci de yargıya taşıyan TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Mahkemeler bilim ve tekniği esas alarak kamu yararı yönünde kararını vermiştir. Kamu yararı için verilen hukuk mücadelesi bir kez daha tescillenmiştir” sözleriyle kararları değerlendirdi.
2. İdare Mahkemesi'nin kararı
Karakuş-Candan’ın açıklamaları şöyle:
“Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin iptal gerekçesinde, bilirkişi raporuna yer verilmiştir. Raporda, daha önce terminal olan kullanımın eksik plan kararları düzeltilmeden, faydalı alan olarak konuta çevrilmesinin planlama anlayışına uymadığı belirtilmiştir.
“Raporda vurgulanan diğer husus doğu terminalinin işlevinin hiçbir meclis kararında net ve açık olarak vurgulanmadığıdır (AŞTİ'yi destekleyen bir fonksiyon mu yoksa AŞTİ'nin yerine geçecek ana fonksiyon mu?).
“Mahkeme gerekçesinde, dava konusu meclis kararında , 50180 Ada, 2 parselin 'faydalı alan' olarak belirtilerek, konuta dönüştürüldüğüne ve 2011 yılından itibaren doğu terminali için iç tutarlılığı olan bir karar geliştirilemediğine dikkat çekilmiştir.”
5. İdare Mahkemesi'nin kararı
Karakuş-Candan, Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma gerekçesini ise şu sözlerle aktardı:
“Bilimsel, nesnel ve teknik gerekçeden yoksun olarak yapı yoğunluğunun, dava konusu planlama sahasındaki gerek mevcut gerekse gelişme konut alanlarının yapı yoğunluğunun ve buna mukabil brüt nüfus yoğunluğunun arttırılmasına yönelik düzenlemeler yapıldığı, 40bin metrekara yeşil alanın azaltılmasının sosyal altyapı dengesini bozacak nitelikte olduğu, yeşil kuşağın devamlılığının ve bütünlüğünün bozularak plan ana kararlarının sürekliliğinin zedelendiği, ayrıca kentsel ve bölgesel spor alanı ile bir yeşil kuşak oluşturan dava konusu planlama sahasının güneyinde kentsel ve bölgesel park alanı olarak tanzim edilen bölgenin yaklaşık 40 bin metrekaresinin, yapı yoğunluğu E:1,00 olarak tayin edilen gelişme konut alanı olarak tanzim edilmesinin yaşam kalitesi ve yaşanabilirlik düzeyinin temel göstergelerinden olan imar mevzuatında ve şehircilik disiplininde kentsel altyapı alanları (sosyal altyapı alanı) olarak tanımlanan park alanların küçültülmesi ve bu alana ilişkin dava konusu planlama sahasında eş değer büyüklükte yeşil alanı düzenleyen eş zamanlı bir planlama çalışmasının yapılmadığı görülmüştür.” (TP)