Kemallettin Rıdvan Yalın, 19 Ocak'ta polis tarafından vuruldu, tutanaklara şüpheli olarak geçti, olayın üzerinden 4 gün geçti, Taksim İlk Yardım Hastanesi'nde tedavisine başında İki polisle devam ediliyor, polisler Yalın'a müdahalede bulunuyor. Yalın'ın gözaltında olup olmadığı belli değil.
Avukatı: Karakol "gözaltı değil, bekleme" dedi, "bekleme"nin karşılığı yok
Yalın Taksim'de gözaltına alınan 14 kişinin ardından polis tutanaklarında 15. şüpheli olarak gösterilmiş, kayıtlarda "Üzerinde Birgün gazetesi ve Hrant Dink fotoğrafı (Birgün'ün ilavesi olarak) çıktı" ifadesi yer almıştı. Gözaltına alınan 14 kişi önceki gün serbest bırakıldı ancak "Polis beni hedef gözeterek vurdu" diyen Yalın polislerce ziyaretçileri engellenerek ve hasta hakları çiğnenerek hastanede tedavi görüyor.
bianet Yalın'ın avukatı Sinem Uludağ'a yasal süre olan 24 saatin çoktan dolmuş olmasına karşın Yalın'ın gözaltında olup olmadığını sordu. Uludağ "Gözaltında olup olmadığı belli değil" dedi ve süreci anlattı.
"Bugün hastaneye gittim, başında yine polis memuru ve hastane güvenlik görevlisi vardı. Beni Yalın'ın odasından sırtımdan itekleyerek çıkardılar. Polis 'Giremezsin, yasak, Yalın gözaltında' dedi. Tartıştık. Belge istedim, 'Belge yok, öyle emir geldi' dedi. Polis ayrıca 'Avukatı da olsanız giremezsiniz, ziyaretçi diye gelen gazeteci çıkabilir' dedi."
Bunun üzerine Taksim Polis Merkezi'ne giden Uludağ "Karakolda 'bizde de yazılı belge yok, şahıs gözaltında değil, beklemede' dediler. Olayla ilgili bilginin savcıda olduğunu söyleyip ona yönlendirdiler, o gün nöbetçi savcı olduğu için savcının kim olduğuna dair bilgi de yok" dedi. Bekleme işleminin ne demek olduğunu sorduğumuz Uludağ "Karşılığı yok, savcıdan öğreneceğiz" dedi.
52 yaşındaki TCDD memuru Yalın'ı ziyarete gelen ancak engellenen arkadaşı "Herkesin mahallede çok sevdiği birisidir" dedi ve olayın mahallelerinde üzüntü yarattığını aktardı.
"Yalın'ın hasta hakları ihlal ediliyor"
Yalın'ın yanında refakatçi olarak eşi bulunuyor. Yalın "Tuvalete bile başımda polisle gidiyorum, yattığım odaya giriyorlar, zaten beni vuran da polis. Tedirginim, sinirliyim, moralim düşük" derken Sağlık Hakkı Hareketi'nden doktor Mustafa Sütlaş her şeyden önce hastanın "suçlu bile olsa" kaçabileceği tek yerin oda kapısı olduğunu ve polisin kapının önünde beklemesi gerektiğini, aksinin hasta mahremiyet hakkıbıb ihlali olduğunu söyledi.
Yalın polisin psikolojik saldırısına maruz kaldığını söylüyor. bianet'in görüştüğü polis zoruyla dışarı çıkarılan bir başka ziyaretçi de bu durumu doğruluyor: "Polis benim yanımda da durumdan yakınan Yalın'ı 'Çok konuşma, reklam yapma' gibi ifadelerle taciz etti."
Sütlaş "Önlem almakla yükümlü polisin hastayla muhatap olması söz konusu değil, çünkü amaçları güvenlik. Taksim İlk Yardım Hastanesi'nin yöneticileri, başhekimi ve hastanın doktoru da sorumlu" dedi. (EZÖ/TK)