19 Aralık 2000’deki “Hayata Dönüş Operasyonu” öncesinde 5 Temmuz 2000’de Burdur Cezaevi’ne yapılan operasyonda koğuşa dozerle girilmesi sonucu kolu kopan, yeniden yargılama sonucu beraat eden ve 22 Kasım 2016’da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Ankara İl Müdürlüğü’nde çalışırken işten çıkarılan sosyolog Veli Saçılık, HDP’den milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı.
Cumhuriyet'in aktardığı habere göre Saçılık, “Tek adam diktatörlüğüne karşı bir taraf belirtmeyi doğru buldum. Neticede insanların evlerinin duvarına ‘Kurdun dişine kan değdi’ yazanlara karşı bir tepki vermek gerekiyordu” dedi.
“Parlamento mücadelesi her şey değil, bir şeydir
”Saçılık, “Seçildiğim takdirde geleneksel anlamda deri koltuklarda oturup kürsülerde konuşan değil, grevden greve, direnişten direnişe koşan, halkın sorunlarıyla iç içe olan bir pratiğin içinde olacağım. Parlamento mücadelesi her şey değil, bir şeydir. Esas kazanımlarımızı sokakta elde ederiz. Ben sokağı önemseyen bir vekil olmayı tercih ederim” ifadelerini kullandı.
KHK ile işten çıkarılma sonrası: “Direniş daima”
5 Temmuz’daki cezaevi baskınından sonra kopan kolu ertesi gün bir köpeğin ağzında bulunan Saçılık, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten çıkarılmasının ardından Twitter’da şöyle yazmıştı:
“Kolumu koparıp köpeklere attınız yılmadım. Dişimle tırnağımla kazandığım işimi alınca mı yılacağım. DİRENİŞ DAİMA.”
2000’deki cezaevi baskınından 13 yıl sonra Maliye Bakanlığı, aralarında Saçılık’ın da olduğu 61 kişiye tazminat davası açmıştı. Bakanlık, Burdur Cezaevi’ne yapılan operasyon sırasında yıkılan duvarların ve su basan cezaevinin masraflarının karşılanmasını talep etmişti.
Saçılık’ın daha önce içişleri ve adalet bakanlıklarına açtığı dava sonucu kazandığı 150 bin TL’lik maddi ve manevi tazminat ise, Danıştay’ın kararı bozması ve kolu dozerle koparılan Saçılık’ı suçlu bulmasıyla kendisinden geri istenmişti.
AİHM, Nisan 2015’de verdiği kararla Saçılık’a ödenen tazminatın geri alınamayacağına hükmetmişti.
“İşimi istiyorum” eylemleri, gözaltılar
Görevden uzaklaştırılan akademisyen Nuriye Gülmen ve ihraç edilen öğretmen Semih Özakça’nın Ankara Yüksel Caddesi’ndeki “işimi istiyorum” eylemine 30 Kasım 2016’da destek veren Saçılık, o gün Gülmen ve Özakça’yla birlikte gözaltına alınmıştı.
Saçılık, 17 Mart 2017’de de Gülmen ve Özakça’nın “işimi istiyorum” eylemine destekten gözaltına alınmıştı.
22 Mayıs 2017’de Ankara Yüksel Caddesi’nde Gülmen ve Özakça için bir araya gelen gruba yapılan saldırıda polis Saçılık’ın annesi Kezban Saçılık'ı yerde sürüklemişti.
2 Haziran 2017’de de Yüksel Caddesi'nde ihraçlara karşı eylemlerini sürdüren Özakça ve Saçılık'a polis saldırmış, plastik mermilerle vurulan Saçılık sosyal medyada vücudundaki plastik mermi izlerini paylaşmıştı. (ŞA)
