Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Anadolu Yayıncılar Federasyonu'nun programı kapsamında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Suriye ile ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Uraloğlu, Şam Havalimanını, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) ile "ayağa kaldıracaklarını", ülkenin stratejik konumundaki en önemli karayolları M4 ve M5'in ise "iyileştirilmesi" için çalışma başlatacaklarını söyledi.
Suriye yönetimi ile deniz yetki alanı anlaşması da yapılacağını belirten Uraloğlu, "Suriye’de hava, demir yolu, kara yolları ve iletişim hizmetlerini içeren acil eylem planı çalışıyoruz. Havalimanlarını aktif hale getireceğiz" dedi.
Bakan Uraloğlu, açıklamasında şu noktalara dikkat çekti:
"Suriye’de beş tane havalimanı var. Şam ve Halep son zamanlara kadar işletilen havalimanları. Bir ekip gönderdik. Şam ve Halep havalimanlarında gerekli tespitleri yaptık. Hiçbir radar sistemi yok. Bizim cep telefonlarından takip ettiğimiz hava radar uygulaması var. Düşünün, o cep telefonu aplikasyonundan yönetmeye çalışıyorlarmış. İlk etapta Şam Havalimanı'nı ayağa kaldırma ile ilgili DHMİ Genel Müdürlüğü ile vaziyet alacağız.
M4 ve M5 karayolu vurgusu
Suriye'deki iç dinamiklerde M4 kara yolu hem M5 kara yolu hep konuşuldu. Yani bir kara yolu ülkenin siyasetinde bu kadar etki edebilecek durumda. Türkiye'nin operasyon yaptığı bölgeleri zaten biliyoruz ve oralarda da birçok iş yaptığımızı söylemek isterim, özellikle kara yolları noktasında. Karayolları Genel Müdürlüğümüzün eliyle olsun. Yine Milli Savunma Bakanlığımızın eliyle olsun. Orada birçok iş yaptığımızı birçok yıkılan köprüleri tamir ettiğimizi söyleyebilirim.
"Petrol aramada iki ülke yetkiyi paylaşacağız"
Suriye'nin Akdeniz'e açılan önemli bir kapı. Limanlarının neredeyse hiç gelişmediğini biliyoruz. Oralara muhtemelen belli yatırımların yapılması noktasında tespitlerimiz ve gayretlerimiz olacak. Tabii, bir Deniz Yetki Anlaşması, muhtemelen, hani yapalım diye Doğu Akdeniz'deki çıkarlarımızın korunması ve Mavi Vatan konusunda günü geldiğinde orada ilgili kurumlarımız vaziyet alacaktır. Ticaret noktasında esasında Şam'ın Suriye'nin bir tarihi var. Onu yeniden canlandırma adına biz de elimizden geleni yapacağız.
Oradaki petrol ve hidrokarbon arama noktasında, uluslararası hukuku da dikkate alarak, her türlü yetkiyi iki ülke olarak paylaşmış oluruz ya da genişletmiş oluruz. Tabii, orada öncelikle bir otoritenin kurulması lazım."
SURİYE-TÜRKİYE-KÜRTLER
Halep'in kuzeyinde yeni savaş hazırlığı
Borsa'da çimento hisselerinin fiyatları arttı
Öte yandan Suriye'de Beşar Esad hükümetinin düşmesinin ardından ülkenin ‘yeniden inşasında’ Türk şirketlerinin aktif rol oynayacağı beklentisi Borsa İstanbul’da işlem gören çimento hisselerinin fiyatlarını artırdı.
Uraloğlu'nun açıklamasının ardından ise çimento sektörü (XTAST) günlük bazda yüzde 1,72 yükseldi. Aylık bazda da yüzde 13,93 arttı.
Dünkü kapanışa göre Limak Doğu Anadolu Çimento’nun hissesi yüzde 1.96, OYAK Çimento’nun hissesi de yüzde 4.47 yükselişe geçti.
Deniz yetki anlaşması nedir?
Devletler arasında deniz alanlarının sınırlarını belirlemek ve deniz alanlarında hangi haklara sahip olduklarını düzenlemek amacıyla yapılan uluslararası bir anlaşmadır. Bu anlaşmalar, özellikle doğal kaynaklar (petrol, doğalgaz, balıkçılık) ve deniz ticareti açısından büyük öneme sahiptir.
M4 ve M5 karayollarının önemi
M4 karayolu
Uraloğlu'nun "iyileştireceğiz" dediği M4 ve M5 kara yolları, Suriye'nin en önemli stratejik iki yolu konumunda.
Bu yollar, hem ticaret hem de askeri açıdan büyük bir öneme sahip.
Irak ile Suriye arasındaki bağlantıyı sağlayan ana arter olan M4 karayolu, Lazkiye'den başlıyor ve İdlib- Halep- Rakka- Haseke- Irak sınırına uzanıyor. M4 karayolu ülkenin kuzeydeki ticaret ve lojistik bağlantısını sağlıyor.
Suriye iç savaşında çok stratejik bir role sahip olan bu yol, Türkiye destekli SMO güçleri, SDG ve Suriye rejimi ve diğer gruplar arasında çok defa çatışma konusu olmuştu.
M5 karayolu
M5 karayolu, ülkenin güneyinden kuzeyine doğru uzanan en önemli otoyoldur. Suriye'nin ana ticaret yolu olarak bilinir. Ürdün ile Suriye arasındaki ticari trafiği sağlar.
Ürdün sınırındaki Dera'dan Şam, Hama, Humus ve Halep'e kadar uzanıyor.
İç savaşta rejim ve muhalifler arasında en yoğun çatışmaların yaşandığı bölgelerden biri oldu. 2020 yılında Suriye rejiminin bu yolu tamamen kontrol altına alması, savaşta önemli bir dönüm noktası olarak görülmüştü.
(RT)