Özkan, en çok da "biz kaç kişiyiz" isimli bir taban hareketi başlatarak umut verdiği binlerce iyi niyetli insana bu yaptığını açıklamak durumunda. Kendince yapmış açıklamasını. Ne demiş? Vatan'dan Mustafa Mutlu'nun köşesinden okuyoruz:
"Biz Kanaltürk'ü satmamak için sonuna kadar direndik. Ama Maliye'nin üzerimizdeki sıkı denetimi, büyük bir reklam ambargosunun hedefi haline gelmemize yol açtı. Tam 4,5 aydır çalışanlarımıza maaş ödeyemedik. Maddi olarak bir hafta daha bile dayanacak halimiz kalmadı.
Son olarak RTÜK, mahkeme kararıyla frekansımızı iptal ettirdi, yayınımız durma noktasına geldi. Bu saatten sonra direnmemiz mümkün değildi. Borçlarımız 24 milyon doları bulmuştu. (Kulislerdeki iddiaya göre ise Kanaltürk'ün borcunun toplamı 7 milyon dolar. M. M.)
Aylardır ortak bulmak için birçok kapıyı çaldık; ama iktidar korkusu yüzünden kimse bizimle ortaklığa yanaşmadı.
Sonunda Kanaltürk'ü Bugün Gazetesi'nin sahibi Akın İpek'e 25 milyon dolara satmak zorunda kaldık.
Borçlarımızı ödediğimizde bu satıştan bize sadece 1 milyon dolar kalıyor.
Akın İpek'in Kanaltürk'te iktidar yanlısı bir yayın politikası izleyeceğine ihtimal bile vermiyorum. Çünkü Kanaltürk'ün izleyici profili buna izin vermez.
Benim için önemli olan şey, amacım. Bu amaca doğru hızla yürüyorum.
Önümüzdeki haftadan itibaren tüm Anadolu'yu karış karış gezerek, ‘Biz Kaç Kişiyiz' hareketini tırmandıracağız.
Televizyonculuğu da bırakmayacağız. Sahibi olduğumuz Eurotürk'le bu yolculuğa devam edeceğiz.
Yobazlara ve AKP'ye karşı mücadelemi ölene kadar sürdüreceğim."
Bu açıklamanın, kimi ne kadar tatmin eder bilinmez ama, inandırıcı yanı pek yok ve Özkan'ın satışını mazur göstermiyor.
Bir kere, Kanaltürk'e biri Turgay Ciner'den olmak üzere çeşitli teklifler geldiği biliniyor. Daha düşük bir fiyat da olsa, Fetullahçılara teslim etmek yerine, bu seçeneklerden birini kullanabilirdi Özkan, ama kullanmadı.
Kaldı ki, Kanaltürk'ü inanmış insanların sesi olarak lanse edip etrafına toplayan Özkan ve arkadaşları, bu "mevziyi" satmak yerine kapatmak yolunu da seçebilirler, iktidarın baskısına da "vuruşarak" cevap verme onurlu davranışını gösterebilirlerdi. Bunu yapmak varken, Kanaltürk'ü elleriyle teslim etmeyi, üstüne para kazanmayı tercih etme samimiyetsizlik ve sorumsuzluğunu tercih etmiş bulunuyor Özkan.
Garipsenecek pek bir şey yok
Aslında, binlerce Kanaltürk izleyicisi Özkan'ın sicilini bilseler, bu davranışını pek de garipsemezlerdi.
Aydın Doğan'ın emrinden Mehmet Emin Karamehmet'e yüksek paralar karşılığı transfer olan Özkan'ın, Karamehmet'in şirketlerine göz diken eski velinimeti Aydın Doğan'a karşı Karamehmet medyasında nasıl "silahşörlük" yaptığını merak edenler Filler ve Çimenler kitabıma göz atsınlar derim. Karamehmet silahşörlüğünden alınan paraların üstüne muhtelif (derin) katkıları ekleyerek Kanaltürk'ü kuran Özkan, kanalı bir "medya" mecrası olmaktan öte, siyasi misyon üstlenmiş bir kurum gibi, anti-laiklere karşı bir muhalefet odağı olarak sundu ve bu tür duyarlılıkları olanları buna inandırdı. Cumhuriyet mitinglerine öncülük edip, "bizkackisiyiz" isimli bir hareket örgütlemeye kadar götürdü bu misyonu. Peki sonra ne oldu? Kanal, maaş ödeyemiyor, borçlar kuşattı deyip her gün verip veriştirdiği Fethullahçıların ikinci adamı Akın İpek'e sattı.
Koza grubu istese yeni bir kanal kurabilirdi
Bu satış, sadece bir kanalın değil, Özkan'a inanmış binlerce iyi niyetli insanın satılması olmasa üzerinde durmaya değmezdi. Ama paraya tahvil edilen bu insanların duyguları, inançlarıdır. Özkan, demiş ki, "Televizyonculuğu da bırakmayacağız. Sahibi olduğumuz Eurotürk'le bu yolculuğa devam edeceğiz. Yobazlara ve AKP'ye karşı mücadelemi ölene kadar sürdüreceğim."
Hangi yüzle ve kimi inandırarak yapacak ? Yeni kanalını başka bir Fethullahçıya satmak için mi destek isteyecek insanlardan?
Bugün gazetesinin sahibi, Fethullahçı İpek Koza grubunun neden Kanaltürk'ü aldığı sorusu ise tamamen bir psikolojik manevradır. İstese yeni kanal kurabilecek durumda olan Koza, Kanaltürk'e, Özkan'a parasını bastırıp "ulusalcılar"ı demoralize etmeyi başarmış ve Özkan buna imkan tanımıştır...
Kanaltürk'ün satılmasına tepki gösterenlerin şu sloganını, bakalım Tuncay Özkan dikkate alacak mı: "Kanaltürk'ü satanı biz de satarız!.." (MS/TK)