İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi, “Seçim İhlalleri Gözlem Raporu”nu bugün açıkladı.
Raporda, 31 Mart yerel seçimi öncesinde ve sonrasında meydana gelen ihlaller yer alıyor.
Raporda öne çıkan ihlaller şöyle:
Usulsüz seçmen iddiaları: Kaydırılan seçmenlerin çoğunun genç, erkek ve asker olduğu, kütüklerinin oy kullandıkları yerlerde olmadığı ve toplu şekilde oy kullanmaya getirildikleri seçim günü gözlendi. Ülke genelinde “hayalet seçmen” olarak nitelendirilen seçmen sayısı yaklaşık 44 bindir.
Partilerin seçim çalışmalarına müdahaleler: Seçim öncesinde ve sonrasında seçime giren pek çok partinin seçim büro/araçlarına, adaylarına, çalışanlarına saldırı gerçekleştirildi. Van’da başlayan ve pek çok ile yayılan protestolarda çok sayıda kişi işkenceyle gözaltına alındı. İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde avukatların yapmak istedikleri açıklamaya polis saldırısı oldu ve 14 avukat gözaltına alındı. Seçim sonrası yaşanan protestolarda gözaltına alınan kişi sayısı binden fazla.
Seçim güvenliği ihlalleri: Seçim öncesi muhtar adayları arasında başlayan adaylık tartışmalarında hayatını kaybedenler oldu. Aralarında polislerin de olduğu pek çok kişi de yaralandı. Seçim günü Diyarbakır’da yaşanan kavgayı ayırmak isteyen Dem Partili sandık görevlisi Emin Çelik vurularak hayatını kaybetti.
Usule aykırı ve mükerrer oy kullanma: Türkiye’nin değişik illerinde toplu oy kullanma, oy yakma, oy kullanırken sandıktan fotoğraf çekilmesi, mükerrer oy kullanılması gibi pek çok usulsüzlük yaşandı. Seçmen kütükleri ile ilgili hatalar, hileler konusunda muhalefet partilerinin yapmış olduğu şikayetlerin önemli bir çoğunluğu YSK tarafından kabul edilmedi.
Öneriler
Raporda, Yüksek Seçim Kurulu ve İl ilçe Seçim Kurulu Başkanlıklarına şu çağrı yapıldı:
Seçim güvenliğini tehlikeye atan kişi ve gruplar hakkında etkin soruşturmalar başlatılmalı,
Seçim usulsüzlükleri iddialarına ilişkin gerekli araştırmalar yapılmalı ve gerekli önlemler alınmalı,
Yurttaşların doğru ve güncel haber almasına yönelik çalışma yürüten basın mensuplarının can güvenliklerini sağlanmalı,
Belediye başkan adayları ile siyasi partiler adına itiraza yetkili olan avukatlar ve siyasi parti görevlilerine yönelik engelleme ve saldırılara ilişkin gerekli önlemleri alınmalı,
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile birlikte yargı kurumlarında siyasi baskının arttığı biliniyor. Yargıtay ve Danıştay’ın kendi üyeleri arasında oluşturduğu YSK yapısının yeni anayasal rejim düşünülerek yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. YSK çoğulcu bir yapıya kavuşturulmalı, kararları Anayasa Mahkemesi denetimine açık tutulmalıdır,
OHAL ve OHAL sonrası dönemde seçim kanunları ile ilgili yapılan tüm değişikliklerin geri alınması gerekiyor,
Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde ön görülen mekanizmalarda seçim usullerine ilişkin tavsiyelerin dikkate alınması gerekir,
Türkiye’de bir an önce bağımsız seçim gözlemciliği ile ilgili kanuni düzenleme yapılmalı,
Seçimlerde kolluk görevlilerinin belli bir bölgeye kaydırılarak seçim sonuçlarını değiştirmeye yönelik uygulamalarının önüne geçecek yasal değişiklikler yapılmalı,
Türkiye’deki medyanın seçim yasaklarına uymasını sağlayacak yasal değişiklikler yapılmalı,
Seçim sonuçları ile ilgili yayın yapan başta Anadolu Ajansı ve TRT olmak üzere çeşitli ajansların seçim manipülasyonları yapmasının önüne geçecek tedbirler alınmalı,
Türkiye’deki seçmen kütüklerinin sorunlu olması nedeni ile seçmenlerin oy kullanırken parmak boyası ile oy kullanması sağlanmalı,
Seçmen kütüklerinin güncelleştirilmesi ve gerçeğe yakın kütük oluşturulması için özel çalışma yapılmalı.
(AS)