Afganistan asıllı İngiliz yazar Tahir Şah ve İsveçli belgeselciler baba Leon Flamholc ile oğlu David Flamholc, Pakistan'ın kuzey batısındaki Peşaver kentinde bir askeri üsse beş yüz metre yakınındaki yazar Şah'ın bir yakınına ait bir evi görüntülerken, gözleri bağlanıp askeri bir tesise götürülerek gözaltına alındılar.
RSF : Uygulama keyfi ve aşağılayıcı
Pakistan İçişleri Bakanı Aftab Khan Sherpao'ya bir mektup göndererek "keyfi ve aşağılayıcı" uygulamayı ağır şekilde kınayan Paris merkezli basın özgürlüğü örgütü Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), "Belgeselcilerin askeri tesis görüntüledikleri yalanını yaymak yerine, sizlere, keyfi gözaltının hangi koşullarda gerçekleştiğinin araştırılması için soruşturma açmanızı tavsiye ediyoruz" dedi.
İsveç ve İngiliz hükümetlerine yaptığı çağrıda konuyla ilgilenmelerini isteyen RSF, bu hükümetten niçin sessiz kaldıklarını da sordu.
Askeri polisin, ardından da askeri istihbaratın sorguladığı belgeselciler, karanlık ve kirli hücrelere yerleştirilerek David Flamholc'un "Ortaçağ işkence aletleri bulunan canlı bir müze" olarak nitelendirdiği bir odada düzenli şekilde sorgulandılar.
Askerler, David ve Leon Flamholc'u şahsi yönleri ve Yahudi kökenlerine dayanarak sorguladı. Afganistan kültürü hakkındaki yazılarıyla tanınan Tahir Shah ise, bir İngiliz Müslüman'ı olarak Londra saldırılarıyla ilişkisi olmakla suçlanıyordu.
"Askeri üs görüntüleme iddiası, bir yalan"
Belgeselcilerin dövülmedikleri ancak insanlık dışı muamele gördükleri ve endişe içerisinde bırakıldıkları bildirildi. RSF'nin Londra'ya dönüşünde görüşlerine başvurduğu David Flamholc, hücre duvarlarının kan ve dışkı ile kaplandığını belirterek, "Ne zaman serbest kalacağımızı sorduğumuzda burnumuzun dibinde gülüyorlardı. Onların gözünde biz zaten suçluyduk" dedi.
Pakistanlı yetkililer ise, gazetecilerin turist vizesi ile ülkede bulundukları için yasaları çiğnediklerini açıkladılar. Sınır dışı uygulamasına "askeri tesislerden görüntü alma"nın gerekçe olarak gösterilmesine David Flamholc tepki gösterdi : "Yalan. Bana kesinlikle tüm kasetlerimi iade ettiler. İçinde duyarlı olmalarını gerektirecek görüntü bulunmadığına dair teyit aldım".
Üç kişiye, gözaltındayken yakınlarını ve ilgili büyükelçilikleri aramalarına izin verilmedi. İki vatandaşının gözaltında olduğu bilgisi iletilen İsveç Dışişleri Bakanlığı ise herhangi bir girişimde bulunmadı. (EÖ)