UAÖ, Birleşmiş Milletler'i Hizbullah ve İsrail tarafından yapılan uluslararası hukuk ihlallerinin kanıtlarını araştırmak ve saldırıların mağdurları için savaş tazminatı ödenmesini sağlamak için güçlendirilmiş bir uluslararası komisyon kurmaya, ayrıca her iki taraf için silah ambargosu uygulanması ve parça tesirli silahlar için acil moratoryuma çağırdı.
Örgüt, saldırılar sırasındaki uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin soruşturulmamasının ve yargı önüne çıkarılmamasının daha sonra "kan dökecekler" için bir cezasızlık kılavuzu olacağını da vurguladı.
"İsrail ayrım gözetmeden, orantısızca saldırdı"
UAÖ, raporda İsrail'in ayrım gözetmeksizin ve orantısız olarak saldırdığına, misket bombalarını sivil alanlarda yaygın olarak kullandığına, sivillere zarar vermemek için yeterli önlem almadığına, hareket halindeki sivilleri hedef aldığına dikkat çekiyor.
Örgüt, Hizbullah'ın Katyuşa roketlerini bazen sivillerin yaşadığı bölgelerden ateşlemekle birlikte, sivilleri kalkan olarak kullandığına dair herhangi bir bulgu olmadığını da belirtti.
UAÖ, daha önceki raporunda Hizbullah'ın da İsrail'deki sivillere doğrudan ve ayrım gözetmeden saldırdığını saptamıştı.
Raporun bulguları arasında şunlar yer alıyor:
* İsrail ambulanslara saldırdı. İnsani yardım örgütleri, İsrail yetkililerinin iznini almış olmalarına karşın, kurtarma operasyonlarını veya insani yardım girişimlerini yarım bırakmaya zorlandılar.
* İsrail'in Lübnan altyapısını bombalaması, hava ve deniz ablukası, bir toplu cezalandırma niyetinin sonucu.
* Lübnan'ın güneyinde, İsrail'in boşaltma emri verdiği alanlarda emre uygun olarak şehir ve köylerden kaçan insan konvoyları, İsrail güçleri tarafından bombalandı.
* Siviller, özellikle çocuklar çatışma sonrasında bile ölmeye veya yaralanmaya devam ediyor. Çünkü, İsrail yoğun olarak misket bombası kullandı ve bunların yaklaşık bir milyonu sivil alanlara patlamamış olarak dağıldı.
* İsrailli yetkililer sürekli sivil kayıplardan duyduğu üzüntüyü ifade ediyor, ancak örneğin belli hedeflerin seçildiği özel saldırılarla ilgili, orantılılığı hesaba katmak ve tedbir almak ile ilgili tatmin edici bir açıklama yapmadılar. Sivil kayıpların hata sonucu olduğunu belirttiklerinde, bu hatalar için sorumlu tutulan veya tutulacak bir isim belirtmediler.
* Hizbullah komandoları veya Lübnanlı yetkililer tarafından uluslararası insancıl hukuk ihlalleri üzerine yapılan bir araştırma yok.
* Soruşturmalar bağımsız dört BM insan hakları uzmanı tarafından yapıldı ve şu anki BM İnsan Hakları Koalisyonu tarafından oluşturulan soruşturma komisyonu faaliyet alanı olarak sınırlı. Bu komisyon ciddi ölçüde zaman ve kaynak kısıtlamaları altında faaliyette bulunuyor.(TK/KÖ)