Fotoğraf: Bektaş Abtin/Le Monde
İranlı şair ve yönetmen Bektaş Abtin, Eylül 2020'de altı yıllık hapis cezasını çekmek üzere cezaevine girmeden önce neden hapisten ve yurdundan kaçmadığını açıkladığı bir video kaydedip yayınlamış, "Ülkemizde eksik olan direnen ve savaşan insanlardır. Bu yüzden henüz gençken özgürlüğüm için kararlılıkla hayatımı feda etmek istiyorum" demişti. 48 yaşındaki İranlı şair, 8 Ocak'ta, kötü şöhretli Evin hapishanesinde kaptığı Covid-19'un yol açtığı komplikasyonları nedeniyle Tahran'da bir hastanede öldü.
Bektaş Abtin'in üyesi olduğu, sansüre karşı ifade özgürlüğü uğruna mücadele veren bağımsız İran Yazarlar Birliği, yayınladığı ayrıntılı bir açıklamayla, İran rejimini açıkça şairi "kasten" öldürmekle suçladı. Rejimin bekçileri, 13 Aralık 2021'de nihayet kaldırıldığı hastaneye nakledilmesinden on gün öncesine kadar yaşamsal desteğe erişimini geciktirmişlerdi. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü de İranlı şairin ölümünden, kendisini sağlık hizmetlerine erişim hakkından yoksun bırakan İranlı yetkilileri sorumlu tuttu.
Bektaş Abtin 2019'da İran Yazarlar Derneği'nin iki üyesi Keyvan Bajan ve Reza Handan Mahabadi ile birlikte "ulusal güvenliğe karşı örgütlenme ve tertip" ve İslam Cumhuriyeti'ne karşı "propaganda"dan hüküm giydiler. Şair, 2016'da İran istihbarat teşkilatınca 1999'da katledilen aydınları anma törenine katıldığı sırada tutuklanmıştı. O dönemde, reformcu Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi (1997-2005), eşi görülmemiş bir jestle, bu suçlardan devletin ajanlarının sorumlu olduğunu kabul etmişti. Ancak bu karanlık olayda hayatlarına kast edilenleri anmak ya da onlardan basında açıkça söz etmek imkansız değilse de riskli olmaya devam ediyor.
Artan baskılar
Eylül 2021'de Abtin ve birlikte hüküm giydiği arkadaşları, yazarların hakları için mücadele eden PEN America tarafından verilen PEN-Barbey Yazma Özgürlüğü Ödülü'ne layık görülmüşlerdi.
Bektaş Abtin'in cenazesi 9 Ocak Pazar günü İran'ın başkenti Tahran'ın güneyindeki bir mezarlığa defnedildi. Tören günü, cenazeye güçlü bir katılım olmasını önlemek isteyen istihbarat servislerinin baskısıyla değiştirilmişti. Cenazeye katılanlar arasından İran rejimine karşı "Bu özgür şair zorbalığın kabusu!" ve "Katil hükümete ölüm!" sloganları yükseldi.
Bektaş Abtin'in ölümünün ardından hastanede yattığı sırada çekilen fotoğrafı davaya bağlılığının ve uğradığı haksızlığın simgesi haline geldi. Sosyal medyada yaygın olarak paylaşılan bu fotoğrafta, kır saçlı Abtin hastane yatağında uzanmış, üzerinde mavi hapishane üniformasıyla, ayak bilekleri birbirine zincirlenmiş halde kitap okurken görülüyor.
Son yıllarda, yetkililerin sağlık hizmetlerine erişimini reddetmesi nedeniyle onlarca siyasi tutsak İran hapishanelerinde hayatını kaybetti. Bektaş Abtin, İran İslam Cumhuriyeti'nde yoğunlaşan baskılara maruz kalan mağdurların en tanınmışlarındandı.
___________________________________
Gazal Golşiri'nin makalesi, Le Monde'un 10 Ocak tarihli internet baskısından çevrilerek iktibas edilmişitr.
Bektaş Abtin1974 doğumlu İranlı şair, yazar ve film yapımcısı Bektaş Abtin Rotterdam Uluslararası Film Festivali'nin de yöneticilerindendi. "Ulusal güvenliğe karşı eylemler" gerekçesiyle hapsedilmesinden sonra Uluslararası Af Örgütü'nce izleniyordu. Bektaş Abtin, liseyi bitirdikten sonra şiirle ilgilenmeye başladı. Üç şiir kitabı yayınladı. Bir film senaryosu kaleme alıp bir televizyon filminde oynadıktan sonra 2005'te ilk filmini yönetti. Tarih, sosyoloji ve edebiyat eleştirisi üzerine kapsamlı yazılar yazdı. Abtin, 2023'e kadar İran toplumunun eğlenceli ve içten yönlerini yansıttığı altı filmin yönetmenliğini yaptı. 2 Aralık 2016'da öldürülen yazarlar için düzenlenen anma törenine katıldığı için yargılanmakta olduğu sırada, başka bir davadan ötürü cezaevine girdi. Salıverildikten sonra İran Yazarlar Birliği'nin tarihini anlatan bir kitabı yayınlandı. 15 Mayıs 2019'da "yasadışı örgütlenme ve ulusal güvenliğe karşı tertip" ve "devlet karşıtı propaganda"yla suçlandı. Toplam 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve 26 Eylül 2020'de Tahran'daki Evin Hapishanesine atıldı. |
(AEK)