Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun (UNFPA) da desteğiyle "Kadına Karşı Şiddete Son!" sloganıyla başlatılan ve 2010 yılına kadar sürecek kampanyanın 2005 yılının son etkinliği olacak olan konserde, kadına yönelik şiddeti anlatan türküler derlendi.
İstanbul Cemal Reşit Rey salonunda saat 20.00'de başlayacak olan "Kadına Karşı Şiddete Son/Kadınlarımız ve Türkülerimiz" adlı konser, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çoksesli Korosu tarafından gerçekleştiriliyor.
Türkiye'de kadına karşı şiddete Devlet Çoksesli Korosu'nun konser için beş bin türküyü taradığı ve 13 türkülük bir repertuar hazırladığı belirtildi.
Konser, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun (UNFPA) girişimiyle, Kadın, Çocuk ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı'nın önderliğinde, Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün desteğiyle yürütülen "Kadına Karşı Şiddete Son!" kampanyası çerçevesinde düzenleniyor.
Konsere katkıda bulunan müzisyenler
"Kadına Karşı Şiddete Son/Kadınlarımız ve Türkülerimiz" konserinde Ulvi Cemal Ergin'in ve Eduard Zuckmayer'in birer eseri yer alıyor. Muammer Sun, Selman Ada, Turgay Erdener, Nedim Yıldız, Ayşim Dolgun, Murat Kodallı, Nevit Kodallı, Ertuğrul Bayraktar, Güneş Apaydın ve Ertuğ Korkmaz'ın derlediği ve çoksesli hale getirdiği türkü konseri, belirli bir konsept ile izleyiciye sunulacak.
Konserin tek kadın bestecisi Ayşim Dolgun.
Erkan Oğur ve İsmail Hakkı Demircioğlu'nun bir dinleti sunacağı konserde, Selva Erdener'in iki türküyü solo olarak seslendirmesi planlanıyor. Devlet Tiyatroları'ndan Cem Emüler'in anlatıcılık yapacağı gecenin metinleri tanınmış yazar Meltem Arıkan tarafından yazılıyor.
Ağduk, 25 Kasım'da gerçekleştirilecek etkinlik nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nu ücretsiz verdiğini belirtti.
Kadın, şiddet ve türküler
Konserde seslendirilecek olan türküler şöyle:
Kara Kara Kazanlara: Okutulmayan, başlık parası nedeniyle zorla evlendirilen, tarlada, evde ağır işçi gibi çalıştırılan kadının dramını, isyanını dile getiriyor.
Yemen Türküsü: Savaşın şiddetinin kadının yaşamına ve duygularına nasıl etki ettiğini, savaş yüzünden kaybettikleri için duyduğu acıyı anlatıyor.
Atladı Gitti Eşiği: "Gelin Ağlatma" olarak bilinen bir geleneğin anlatımı. Bu geleneğe göre, gelin olup genç kız, yakınlarının duygusal davranışları ve ağlamaları sonucu ağlatılır.
Ceviz Oynamaya Geldim Odana: Bir çocukla evlendirilen kadının türküsü. Kadının evlendirildiği çocuk henüz oyun çağında olduğu için cevizleriyle oynamak ister.
Ağ Elime Mor Kınalar Yaktılar: Başlık parası uğruna satılan ergenlik çağına henüz girmiş kızın öyküsü.
Aktaş Diye Belediğim: Çocuk doğuramadığı için kocası tarafından üzerine kuma alınmak istenen kadının dramı. Kocası o kumayı bulma görevini de zorla kadına verir. Kadın yaşadıklarına dayanamayıp evden kaçar, kendini yollara vurur. Çıldırır, kucağında çocuk yerine koyduğu bir taş, evliya gibi dolaşır.
Feraye: Yörük aşiretinin kızı olan Feraye, konakladıkları yörenin beyiyle birbirlerini beğenirler. Kızın büyük abisi Feraye ile beyin evliliğine karşı çıkar, Feraye'yi aile namusuna gölge düşürmekle suçlar. Baskıdan bunalan Feraye evden kaçar, dağlara çıkar. Kendisini takip eden ve bulan abisi tarafından öldürülür. Bu öyküyü anlatan türkü, sevdiğiyle evlendirilmeyen beyin ağzından yazılır.
Arda Boylarında: Sevdiği erkekle değil de annesinin uygun gördüğü bir başkasıyla evlenmeye zorlanan genç kızın kendini Arda Nehri'ne atarak intihar etmesini anlatır.
Kaçındasın Gelin Ümmü: Yine bir başkasını sevdiği halde istemediği kişiyle evlendirilen kadın, evlendiği gece sevdiği kişi tarafından kaçırılır. Erkek sevgilisini atıyla kaçırırken kadın geçmekte oldukları nehre düşer ve boğularak ölür. Türkü bu erkek ağzından hapiste yazılmıştır.
Burçak Tarlası: Bu türküde ele alınan, genelin aksine eğitimli bir kadının hikayesi. Kadın birini sevmiş, evlenmek istemektedir. Ailesi ise sevdiğini söylediği gence güvenmemekte, evlenmesine karşı çıkmaktadır. Bütün bunlara rağmen kendi kararıyla evlenen kadın, kısa süre içinde kocasının zengin olduğu, onu lüks içinde, rahat biçimde yaşatacağını söyleyerek kandırdığını anlar.
Dök Zülfünü: Seçilen türküler kadına karşı şiddet sorununa işaret eder, bu durumu sorgularken, seçilen son türkü, umuda işaret ediyor. Kadına değer veren, sözleriyle konserin finalinde yer alıyor.(AD)