Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle Türkiye'nin karşılaştırıldığı araştırmaya göre Türkiye'deki iş yaşamının en büyük sorunlarından biri olarak kadınların "iş yaşamına çekilememe"si gösterildi.
AB ve Türkiye'de kadın işgücü oranları
Bu sorunda geleneklerin ve "önyargıların" etkili olduğu ileri sürülse de, en önemli etkenlerin başında Türkiye'de istihdam alanlarının açılamaması geldiğine dikkat çeken araştırma İşgücüne dahil olmayan her üç kişiden ikisinin kadın olduğunu; ancak kadınların büyük çoğunluğunun aile işletmelerinde ücretsiz olarak çalıştığını ortaya koydu.
AB ülkelerinde 15 yaş üstü çalışan nüfusun yüzde 51,90'nın istihdam edilen nüfusun yüzde 43,60'nın; işsiz nüfusun yüzde 51,30'nun ve iş gücüne dahil olmayan nüfusun yüzde 61,70'nin kadın olduğu belirtildi.
Türkiye'de ise 15 yaş üstü nüfus yüzde 50,40 olduğu açıklandı. Bu nüfusun yüzde 27,90'nının istihdam edilen; yüzde 26,60'nın işsiz; yüzde 71,60'nın ise işgücüne dahil olmayan kadın nüfus olduğu üzerinde duruldu.
Türkiye'de kadınlar evde
Araştırmaya göre, Türkiye'de işgücüne dahil olmayan kadınların yüzde 70'i kendisini "ev kadını" olarak tanımlıyor. Ancak ev içi üretim istatistiklere yansımadığından kadınların ekonomideki rolleri de belirsiz.
AB ülkelerinde ise kadınların işgücü dışında bulunmasının başlıca nedeni emeklilik oluyor. Türkiye'de ise emekli kadınların oranının yüzde 3'ü olduğu belirtiliyor.
AB ülkelerinde kadınların yüzde 2,5'i iş olmadığını; yüzde 6,8'i özürlü ya da hasta; yüzde 17,5'i ailevi ya da özel nedenler; yüzde 12'si öğrenci olduğu için iş yaşamının dışında bulunuyor. Ayrıca yüzde 12,8'i işsizliğine neden gösteremezken; yüzde 9,8'nin ise farklı nedenleri var.
Türkiye'de ise işgücünün dışında kadınların yüzde 69,5'i ev kadını; yüzde 8,5'ü özürlü ya da hasta; yüzde 5'i ailevi ve kişisel nedenlerle; yüzde 7,7'si öğrenci olduğu için; yüzde 3,2'si emekli; yüzde 1,5'Ü rantiye; yüzde 4,5'i de farklı nedenlerle kalıyor.
Türkiye'de kadınlar ücretsiz aile işçisi
Türkiye'de çalışan kadınların yarısı aile işletmelerinde ücretsiz olarak, yüzde 38'i de ücretli ya da maaşlı olarak çalışıyor.
AB ülkelerinde iş sahibi nüfus 87,1 iken; Türkiye de ise 5,9 olarak tespit edildi.
Araştırma sonuçlarına göre AB ülkelerinde çalışan kadınların yüzde 90'ı ücretli işçi oluyor. Bu durum, Türkiye'de çalışan kadınların hala evden kopmadıklarını gösteriyor.
AB ülkelerinde kadınların yüzde 89'u ücretli ya da maaşlı çalışırken; bu oran Türkiye'de yüzde 38,1 oluyor.
İşveren ya da kendi hesabına çalışan kadın oranı AB ülkelerinde yüzde 8,4 olurken; Türkiye'de bu oran yüzde 12,9 olarak belirleniyor.
AB ülkelerinde ücretsiz aile işçisi oranı yüzde 2,6 iken; Türkiye'de ise yüzde 49 ile oldukça yüksek çıkıyor.
Türkiye'de ücretli kadınlar daha eğitimli
Türkiye'de ücretli çalışan kadınların iş yaşamına katılmasında eğitim önemli bir rol oynuyor. Çalışan kadınların yarısının lise ve daha yüksek bir okul mezunu olduğu açıklanıyor.
Avrupa Birliği ülkelerinde ise eğitim Türkiye'de olduğu gibi etkili bir öğe değil. Avrupa Birliği'nde ücretli olarak çalışan kadınların büyük çoğunluğu orta düzey öğrenimli.
AB ülkelerinde kadın ücretlilerin oranı yüzde 73,8 iken; Türkiye'de bu oranın 2,2 olduğu gözlendi.
Bu oranlar üzerinden yapılan araştırmaya göre AB ülkelerinde 2-4. dereceli eğitimlilik oranı yüzde 51,9; 5-6. Derece oranı yüzde 26,2; 0-2. Derece oranı yüzde 21,9 olduğu görüldü.
Türkiye'de ise kadınların yüzde 9'u ortaokul; yüzde 28,6'ı ilkokul; yüzde 28,5'i lise; yüzde 31,2'si yüksekokul mezunu iken; çalışan kadınların yüzde 2,7'nin okur yazar olmadığı açıklandı.
Ücretli kadınların yaş dağılımı
Türkiye'de ücretli çalışan kadınlar iş yaşamını erken terk ediyor. Yapılan araştırmalar kadınların özellikle evlendikten ve çocuk sahibi olduktan sonra iş yaşamından ayrıldıklarını gösteriyor.
Türkiye'de ücretli çalışan kadınların ortalama yaşı 31; AB ülkelerinde ise ortalama yaş 39. Araştırma sonuçlan kadının ev içi yükünün azaltılmasıyla iş yaşamı süresinin uzayacağını
gösteriyor.
AB ülkelerinde 73,8 milyon ücretli çalışan kadının yaş oranı yüzde 39. Türkiye'de ise 2,2 milyon ücretli çalışan kadın işçinin yaş oranı yüzde 31.
AB ülkelerinde ücretli çalışan kadınların yaş oranları şöyle:
15-24 yaş arasında yüzde 12,1; 25-39 arasında yüzde 40,6; 40-49 yaşlarında yüzde 27,1; 50-59 arasında yüzde 17,6 ve 60 yaş üstü yüzde 2,6.
Türkiye'de ise çalışanların yaş oranı şöyle:
15-24 yaş arasında yüzde 30,1; 25-39 yaş arasında yüzde 52,9; 40-49 yaşlarında yüzde 14,2; 50-59 yaşlarında yüzde 2,4 ve 60 yaş üstü ücretli kadınların yaş oranı yüzde 0,4.
İşsiz kadınların yaş dağılımları
DiE'ye göre istihdam halinde olmayan ve son üç ay içinde herhangi bir iş arama kanalını kullanmayan çalışma yaşındaki tüm kişiler işsiz sayılmaktadır.
İstatistiklere göre Türkiye'de kadınların büyük oranda işgücü dışında görünmesinin ardındaki neden bu tanımdan kaynaklanıyor. Son üç ay içinde iş aramayan tüm kadınlar, DiE'ye göre işsiz sayılıyor.
Avrupalı kadınlar ise iş yaşamına tutunmakta daha inatçılar. Türkiye'de işsizlerin sadece dörtte biri kadın, Avrupa Birliği ülkelerinde ise işsizlerin yarısı kadın.
Türkiye'de işsiz kadınların yarısı, 15-24 yaş arası gençlerden oluşuyor. 35 yaşından sonra iş arayan kadınların sayısı oldukça düşük. Avrupa'da ise kadınlar için iş aramanın yaşı yok.
AB ülkelerinde işsiz nüfusun yüzde 48,2'i kadın iken; Türkiye'de bu oran yüzde 26,6 oluyor.
DİSK'in araştırma sonuçlarına göre; AB ülkelerinde beş milyon kadının işsiz olduğu görülürken; Türkiye'de ise bu sayının 630 bin olduğu üzerinde duruldu.
AB ülkelerinde 15-24 yaşlarında yüzde 23,7; 25-39 yaşlarında yüzde 39,5; 40-49 yaşlarında yüzde 20,7; 50-59 yaşlarında yüzde 13,9; 60 yaş üstü ise yüzde 2,1 işsiz kadın var.
Türkiye'de ise işsiz kadınların yaş oranı şöyle:
15-24 yaşlarında yüzde 48,3; 25-34 yaşlarında yüzde 33,9; 35-54 yaşlarında yüzde 16,9; 55 yaş üstü ise yüzde 0,9. (AD)