Türkiye Yayıncılar Birliği olarak bir süredir kitaplara uygulanan sansür ve yasaklamalara karşı “Kitabıma Dokunma” çağrısı yaptı.
“Yasaklara değil kitaplara ihtiyacımız var”
Birlik’ten yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Sizleri çağrımıza destek vermeye davet ediyor, sesinizle daha çok okura, yayıncıya, yazara ve kitap dünyasının tüm diğer bileşenlerine ulaşmayı diliyoruz.
“Yasaklara değil, kitaplara ihtiyacımız var! Ülkemizde her geçen gün daha çok kitap okurlardan koparılıyor, saklanıyor, erişilmez kılınıyor. Kitapların içerikleri nedeniyle yayınevlerine, yazarlara, çevirmenlere, matbaalara soruşturma ve davalar açılıyor. Kitap toplatma, yasaklama ya da poşete sokma kararları hızla artıyor.
“Oysa kitaplar da, onlara emek verenler de önemlidir. Kitap, insanlığın kültür mirasının, nesiller arası ve toplumlar arası aktarımını sağlayan evrensel bir üründür.
“Kültürlere, farklılıklara, çeşitliliğe ve düşüncelere erişimin temeli kitaba ulaşabilmektir. Merak ettiğimiz, ilgilendiğimiz, okumak istediğimiz her konuda kitaplara erişmek, yasalarla korunan hakkımızdır.
‘Kitap suç aleti değildir’
“Okuldan kütüphaneye, kitapçıdan üniversiteye aradığımız her noktada kitaplara erişebilmeliyiz. Hiçbir kurum ya da kişi, kitap seçme ve okuma hakkımızı elimizden alamaz. Yazarların kurgularına, sanatçıların görsel anlatımına, dilin zenginliklerine yasak getirilemez, müdahale edilemez.
“Kitap suç aleti değildir, kitap okumak kimseye zarar vermez. Bir kitabı beğenmeyebiliriz. Bu onu yasaklamamızı, yok etmemizi gerektirmez. Okumama, önermeme, yok farz etme hakkımızı kullanırız.
“Kitaplar hepimiz içindir. İster yetişkin ister çocuk ya da genç olalım, her insanın özgürce kitap seçme, edinme, okuma ya da okumama hakkı vardır. İnsan kitap okudukça olgunlaşır, duygular ve hayallerle güçlenir, sanata ve bilime yakınlaşır.
“Bizler; okurlar, yayıncılar, yazarlar, çevirmenler, çizerler, editörler, matbaacılar, kâğıtçılar, dağıtımcılar, kitapçılar, telif ajansları, eğitimciler, kütüphaneciler, akademisyenler, medyacılar… hepimiz kitapları seviyoruz.
“Tüm kitapseverler olarak hep birlikte yasakçı zihniyete karşı çıkıyor ve diyoruz ki: Kitabima Dokunma…”
Türkiye Yayıncılar Birliği hakkında
1985’te kurulduğundan bu yana düşünce ve ifade özgürlüğünün anlaşılması, sağlanması için çalışıyor. 1995’ten beri her yıl yayımladığı Yayınlama Özgürlüğü Raporu ile yayıncılığın önündeki engelleri, sansür uygulamalarını ve yasaklamaları kamuoyuyla paylaşıyor, farkındalık yaratıyor. Yine 1995’ten beri her yıl, düşünce ve ifade özgürlüğü engellenen yazar ve yayıncılara Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü vererek kamuoyunun dikkatini bu konuya çekiyor. Üyesi olduğu Uluslararası Yayıncılar Birliği’nin (IPA) Yayınlama Özgürlüğü Komitesi’nde görev alıyor.
(EMK)