Türkiye istiyor, sosyal medya şirketleri gazetecileri sansürlüyor

Türkiye’de gazetecilere yönelik baskılar, sosyal medya engellemeleriyle yeni bir boyut kazandı.
Medya ortamını giderek daha kısıtlayıcı hale getiren AKP hükümeti son dönemde birçok gazetecinin sosyal medya hesaplarını mahkeme kararıyla sansürledi.
Sadece geçtiğimiz hafta Abdurrahman Gök, Oktay Candemir ve Ruşen Takva’nın X, eski ismiyle Twitter hesapları erişime engellendi. Sansür ayrıca Gök’ün Instagram ve Youtube sayfalarını da kapsıyor.
Mahkemeler kararlarında "milli güvenlik, kamu düzeninin korunması ve halkı yanıltıcı bilgilerin yayılmasının önlenmesi" gibi somut olmayan gerekçeler gösterdi.
Ayrıca sansür uygulamaları yeni çözüm sürecine yönelik tartışma, kayyım atamaları ve toplumsal muhalefete operasyonların arttığı bir dönemde geldi.
Takva: Sansürlemek için artık suç bile isnat etmiyorlar
bianet’e konuşan Türkiye’de gazeteciliğin baskı altına olduğunu, açıkça taraf seçmeye zorlandıklarını söyledi. “Gazeteci, gazetecidir ve tüm taraflar hakikatin yanında yer almak zorundadır” diyen Takva erişim engelleriyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye’de başkanlık referandumu ile beraber rejim de değişmiş oldu. Türkiye artık başkanlık rejimi ile yönetilen ve sadece adında cumhuriyet olan bir ülke pozisyonunda. Bu yeni rejimle beraber gazeteciler de kategorize edildi ve belki de ilk defa gazeteciler bu kadar açıktan taraf belirlemeye zorlandı. Bu taraf belirleme sürecinin sonunda medyanın neredeyse yüzde 95’i kendini yüksek konfor alanı sunan iktidardan yana konumlandırdı. Adına da ‘gazetecilik’ demek için bin şahit isteyen bir habercilik anlayışı ortaya çıktı.
Geriye kalan yüzde 5’lik kesim ise muhalif alanda hakikatin bekçiliğini yapmaya devam ediyor. Ancak tartışmaya mahal vermeyecek kadar hakikatlerden rahatsız olduğunu açık etmiş olan siyasal İslamcı iktidar, ele geçirdiği yargı ile beraber ana akımın dışında kalan gazetecileri, tabiri caizse kesmeye devam ediyor.
Nitekim geçtiğimiz günlerde Van Büyükşehir Belediyesine kayyım atandığı sabah yaşananları aktardığım için beş meslektaşımla beraber ‘halkı yanıltıcıyı bilgiyi alenen yayma’ iddiasıyla gözaltına alındım. Tüm günü nezarethanede geçirdim. Baskıdan herkes nasibini alıyor ancak Kürt kimliğine sahip gazeteciler için baskı hem daha ağır hem de olağanlaşmış durumda.
Zaten artık iktidar gazetecileri gözaltına almak, tutuklamak veya sosyal medya hesaplarını sansürlemek için suç isnat etme nezaketi bile göstermiyor. ‘Yaptık ve oldu pervasızlığına ulaşmış durumdalar.”
Takva, haber yapmaya, hakikati yazmaya ve topluma anlatmaya devam edeceğini belirtti. Meslektaşlarına baskıya karşı örgütlenme çağrısı yaptı.
Gök: Platformlar yerel hukukun birebir kopyası
Abdurrahman Gök ise sosyal medya platformlarının devlet baskısına boyun eğdiğini söyledi. Sosyal medya şirketlerinin devletin sansürüne ortak olduğunu belirtip X, YouTube ve META’yı eleştirdi:
“Sosyal medya platformları çıkarları için kendi evrensel kural ve kaidelerini bile gözardı ediyor. Bu platformların topluluk kuralları var ve o platformlarda varlık gösteren herkes o topluluk kurallarına riayet ediyor. Bunlar ihlal edildiğinde platformun kendisi zaten bir yaptırıma gidiyor. Ama çıkarlar söz konusu olunca kendi belirledikleri topluluk standartlarına aykırı bile olsa Türkiye'deki hukuksuzluğa riayet ederek sansüre ortak oluyorlar.
Düşünün bir içeriğin engellenmesi yerine hesabın, kanalın ya da web sayfasının tamamı engelleniyor ve toplu bir cezalandırmaya gidiliyor. Bu cezalandırma sadece o hesabın sahibine değil aynı zamanda o haber sayfalarını ya da gazetecileri takip eden herkesi kapsıyor. Bu kadar ağır bir ihlal var ortada. Ama maalesef, ‘resmi başvurucu’ deyip işin içinden çıkmaya çalışıyorlar. Karar tarafımıza tebliğ edilmediği için nerelere itirazda bulunacağımızı da bilemiyoruz.
Örneğin ben kanalımı Türkiye'de erişime engelleyen YouTube'ye itirazda bulundum. Ancak itirazımı hızlı bir şekilde reddetti ve hangi kurumun talebini dikkate aldıklarını bile söylemiyorlar. Kararı tarafıma iletmelerini talep etmeme rağmen herhangi bir yanıt vermiyorlar. Yerel hukukun birebir kopyasına dönüşmüş durumdalar.”
Yasa geçti, baskı geldi
Türkiye’de sosyal medya platformları, hükümetin talepleri doğrultusunda hesap kapatma ve içerik kaldırma uygulamalarını giderek daha sık gerçekleştiriyor. Özellikle 1 Ekim 2020’de yürürlüğe giren sosyal medya yasası, şirketlere yerel temsilcilik açma zorunluluğu getirerek hükümetin baskısını artırdı.
Gazetecilerin sansürlenmesi, Türkiye’de basın özgürlüğü açısından ciddi endişeleri beraberinde getiriyor. Uzmanlar, son yaşananların erişim engellemelerinin muhalif sesleri susturma amacı taşıdığını belirtiyor. Hak örgütleri bu tür uygulamaların hem basın özgürlüğüne hem de vatandaşların haber alma hakkına yönelik ciddi tehditler oluşturduğunu savunuyor.
Türkiye, basın özgürlüğü sıralamalarında sürekli olarak gerileyen ülkeler arasında. Gazetecilere yönelik yargı baskısı, gözaltılar, tutuklamalar ve sosyal medya sansürleri, hükümetin medya üzerindeki kontrolünü pekiştirdiği eleştirilerine yol açıyor.
Bağımsız gazetecilerse tüm engellere rağmen haber yapmaya, kamuoyunu bilgilendirmeye devam etmeye çalışıyor.
(HA)
Gazeteci Evrim Kepenek 'dezenformasyon davasında' beraat etti

Kar topu oynarken öldürülen gazeteci Nuh Köklü anıldı

Türkiye bir kez daha Abhazya seçimlerine müdahale ediyor

Gazeteci Furkan Karabay'a yeni dava

11 İŞÇİNİN YAŞAMINI YİTİRDİĞİ ZSR FABRİKASINDAKİ PATLAMA
Savcılık patlama "ihmal kaynaklı" dedi, fabrika yöneticileri hakkında hapis istedi
