Paris ile Ankara arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkileri yoğunlaştırma çabalarını yıllardır sürdüren Fransa-Türkiye Komitesi tarafından düzenlenen toplantıya, Galatasaray Üniversitesinden Ahmet İnsel, Yeni Şafak gazetesi köşe yazarı Ali Bayramoğlu ve Liberation gazetesi Türkiye muhabiri Ragıp Duran katıldı.
Türkiye'deki Fransız işadamları ve akademisyenlerle Fransa'daki Türkiyeli işadamı ve akademisyenlerden oluşan Komite, Paris'deki Türkiye Büyükelçiliği ile Fransız Dışişleri Bakanlığı arasında köprü görevi yapmaya çalışıyor.
İstanbul'daki Fransız Anadolu Araştırmaları Merkezi sorumlusu Prof. Jean Marcou'nun moderatörlüğünde başlayan toplantıda, sırasıyla Bayramoğlu, "AKP-Demokrasi-Ordu-Meşruiyet", İnsel, "Devlet, Sağ ve CHP" ve Duran da, "Kürt Meselesi" temalı sunumlarını yaptı.
"Putinvari" rejim öngörüsü
Yaklaşık 150 kişilik davetli kalabalığının ilgiyle izlediği toplantıda ulus-devlet modelinin mevcut krizi yarattığını ve çözümsüzlüğe götürdüğünü belirten Bayramoğlu, toplumsal yarılmanın demokratik programlardan çok, günlük pragmatik çıkar hesapları temelinde gerçekleştiğini anlattı.
Ordu-AKP çelişmesini tahlil eden Bayramoğlu, Türkiye'de siyasal sistemin kilitlendiğini, AB perspektifinin kaybolduğunu hatırlattı ve önümüzdeki dönemde 'Putinvari'bir rejimin gündeme gelebileceğini kaydetti.
"Ya darbe ya iç savaş"
İnsel, Türkiye'de milliyetçiliğin yükselişi sürecinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) de artık 'tamamen sağcı bir parti' haline geldiğini somut örneklerle açıklarken, 'askeri vesayet demokrasisinin' çıkmazlarını sergiledi.
İnsel, mevcut krizin yapısal ve konjonktürel boyutlarını tahlil ederken, ulus-devlet modelinde askeriyenin demokrasi üzerindeki vesayetinin sakıncalarını güncel örneklerle teşhir etti. İnsel konuşmasını ''Önümüzde iki seçenek görünüyor: Ya darbe ya da iç savaş'' cümlesiyle bitirdi.
Kürt sorununda çözümsüzlük
Son sunumda Duran, Türkiye'deki Kürt Meselesinin yapısal ve tarihi boyutu üzerinde dururken, Şeyh Said İsyanından (1925) bu yana Kürt meselesinde tayin edici bir ilerleme olmadığını söyledi.
Ankara-PKK-Amerika Birleşik Devletleri-Irak dörtgenindeki son gelişmeleri de tahlil eden Duran, askeri çözümün 72 yıldır çözümsüzlüğü artırdığını belirtti.
"Gerçekçi ama karamsar"
Üç konuşmacı, toplantının ikinci bölümünde, aralarında Senatör de Villepin, Kenize Mourad, Ali Kazancıgil, Gökşin Sipahioğlu gibi şahsiyetlerin yanı sıra Türkiye Büyükelçiliği yetkililerinin de bulunduğu dinleyicilerin sorularını yanıtladı.
Kapanış konuşmasını yapan oturum moderatörü Prof. Marcou, sunumların gerçekçi olmasına rağmen karamsar bir hava yaratabileceğini söyledi ve Türkiye'de gerek siyasi gerekse sosyal ve ekonomik alanda, 'tüm güçlüklere rağmen bazı olumlu gelişmelerin de gerçekleştiğini' söyledi.
Toplantıyı izleyen Liberation'un Türkiye uzmanı Marc Semo, ''Bilgi çeşitliliği ve fikir zenginliği açısından çok iyi bir toplantı oldu. Kürt meselesi ilk kez gündeme geldi. Çünkü bu Komite'nin eski toplantılarında genellikle resmi görüşü savunan konuşmacılar olurdu" dedi.
Bir soruya cevap veren İnsel: "Biz burada söylediklerimizi, İstanbul'da da söyleyip yazıyoruz. Sorunlara rağmen Türkiye'deki şekli demokrasi farklı görüşlerin ifadesi konusunda henüz öyle önemli bir engel oluşturmuyor'' dedi.
Fransa-Türkiye Komitesi sonbaharda, 'Türkiye-AB ilişkileri' ve 'Türkiye'nin Avrupalılığı' konusunda yeni bir sempozyum düzenleyeceğini açıkladı. (RD/EÜ)